Neden şuan bunu yaşamak zorundayız?

503 29 10
                                    

Sahneden inmeye yelteniyordum ki adam kolumdan tutarak:

"Hey! Nereye böyle ? Hem de bu sesle ?" Hiçbir şey söylemeden buradan çekip gitmek istiyordum neden böyle bir şey yapmıştım ki ben?

Can gerizakılısı yüzünden düşüneme yetimi kaybetmiştim,o varken beni hep başka birisi yönetiyordu sanki.O yöneteni bir bulsam zaten üçün birini tutturacağım ama işte...

Gerçi bende ki şalaklık kendi içimde neyin arayışındayım ben ? Biri beynimi geri versin lütfen !! Beynimi pazardan almış gibiyim.

"Aşağıya inip gitmek istiyorum" dedim. Adama yalvaran gözlerle bakıyordum lütfen beni bırak,artık çeneni kapattı şu lanet yerden çekip gideyim dercesine.Ne demeye buraya gelmiştim ki ben ? Ah tabi,midem.

"Bırakamam küçük hanım. Bu bir yarışma beklemen gerekiyor rakiplerin var çünkü,bakalım onlar nasıllar ? Hey millet ,sizce kim Serra ya meydan okuyabilir!? "

Kalabalıktan gelen "HİÇ KİMSEEEE !" çığırışlarına aldırmadan

" Umrunda değil,çekiliyorum." deyip aşağı atlamaya yeltenirken aptal herif beni yine tuttu ve lanet ağzını açarak

"Sen bilirsin amaa ödülü kazanabilecekken çekip gitmen yazık oldu doğrusu"

"Ne ödülü ? "

"Ha şöyle yola gel asi kız seni ."

"Ne yolu ne ödülü ?! " dedim yumruklarımı sıkarak. Adam görmüş olacak ki :

"Tamam tamam sinirlenme ödül güzel yani ondan şey ettim. Kaçırmanı istemem."

"Ödül ne ki ?"

"Ödül şöyle ki Rüya Cafe'de 1 ay bedava istediğini yiyip içerken aynı zamanda sevgili starımız Can la birlikte düyet yapacaksınız tabi o düyeti burada haftaya pazar saat 20.00 da herkes izleyecek. Değil mi millet .!?

Lanet kalabalık tekrardan " EVEEET ! " diye çığırışırken anlamsız bir yüz ifademle Can'a bakıyordum. Can halinden memnun bir ifadeyle eliyle onay işareti vermeye çabalıyordu.

Ah kahrolasıca rakiplerim umarım sesiniz bir Rihanna kadar olur ve beni buraya gömersiniz dedim kendi kendime.

"Pekala ısrar etmeyeceğim rakipler gelsin zaten kazanamaycağıma göre pek bir önemi yok."

"Şimde Serra'nın rakiplerini okuyorum gençler,haksızlık olmasın diye aynı şarkıyı okumuş olacaksınız yani herkes Masum Değiliz şarkısını söyleyecek.Şarkıyı Serra seçti ama önemi yok şarkı zaten fevkaladenin fevkinde. Sevgi Ateş, Burak Güven,Seda Kamber. Sırayla sahneye lütfen!"

Adam hızlıca konuşup tüm olayı halletmişti,sahneden indim ve masama oturdum. Sahneye ilk çıkan rakibime baktım sanırım Sevgi olmalıydı. Baya da taş kızmış diye geçirdim içimden. O sırada şarkı tekrar çalmaya başladı.

Kendimi düşündüm sahnede Sevgi heyecandan titriyordu,ben nasıldım acaba? Kim bilir ? Ah birdakika Can gerizekalısı bilir.Kim bilecek. Kız söylemeye başlayınca tipiyle sesinin hiç alakası olmadığı kanısına vardım ve benimle birlikte buradaki herkes. Tamam benim sesimde öyle ahım şahım değildi ama bu ne canım her gün kahvaltıda helyum mu çekiyor içine bu taş bebek ?

Kendi kendime kızla dalga geçerken söylemeyi bırakmıştı. Herhalde şarkı bitti diye düşünürken şarkı bitmemiş Sevgi söylemeyi bırakmış ve çılgınca ağlamaya başlamıştı. Ne oldu ki birden. Aptal gibi kızla dalga geçmeseydim görürdüm belki ah taş kafam (!) Adam kedi suratını takınarak :

" Aa çok ayıp Sevgicim. Senin gibi güzelliğe hiç yakıştıramadım. Eğleniyoruz sadece sıkma canını . " dedi ve Sevginin omzunu sıvazlamaya başladı .

Sırada Burak vardı. Bakalım o nasıl söyleyecek. Dönüp sahneye çıkacak kişiye bakmaya başladım yani Burak'a. O ne lan öyle bu adam kasıtlı mı yapıyor ne hepsi mi taş bebek olur bunların. Yuh artık. Bir ben acınılası kalmışım aralarında resmen ha bide Seda var tabi onu daha görmedim.

Burak şarkısını çoktan söylemişti. Sesi güzeldi bana kalırsa ama sanki kalabalık biraz tereddütteydi ne çok alkış sesi vardı kulağa gelen ne de az. Son olarak Seda çıktı sahneye kısa boylu siyah saçlı minyon tipli bir şeydi. Ama onun sesi hiç de tereddüt edilecek gibi değildi . Gayet net açık ve güzel hemde fazlasıyla. Yani ben kaybetmiştim.

Oh be ne kadar da güzelmiş kaybetmek. Insan elli kere kaybetmek istiyor yahu . Tamam abartmayacağım sadece Can ı bir daha görmek istemiyorum ve sakin hayatıma geri dönmek en iyisi olacak. Alkış tufanı koptu haliyle. Hiç şaşırmadım Seda selam vererek indi sahneden.

Ben ne yapmıştım peki? Gereksiz yere bir ton laf edip sonra kuzu gibi adamı dinlemiştim. Ah salak kafam. Ne olurdu bir kere de düzgün bitseydi bir anım. Bir kere.

"Çekişmeli olacağa benziyor gençler. Herneyse uzatmayacağım kazananı açıklıyorum. "

Umrumda bile değildi sonuçlar çünkü kaybetmiştim. Adam orda bir şeyler gevelenmeye devam ederken çantamı aramaya başladım unuttuğum bir şey var mı diye bakındım ve tamamdır.

Gidebilirim.Kapıya doğru yöneldim. Adımı mı atıp çıkacaktım ki :

"Ve kazanan Serra Eryılmaz. Haydi bakalım Asi kız sahneye. "

Durdum. Arkama yavaşça döndüm Can sırıtıyordu . Aldırmadım

"Öyleyse birinciliğimi Seda alsın . Hayırlı işler. "

Bol güneşler diyecek gibi oldum ki hayali bir kürek alıp ağzımı parçaladım.

Ve bu sefer kesin kararlıydım o kapıdan çıkmaya kesin bir adım attım ve ilerlemeye başladım. Birden kolumdan tutularak hızlıca arkamı döndürüldüm.Hemde acımasızca. Siyah gözlerle buluştuğunda gözlerim, kiraz rengindeki dudaklarına kaydı.

"Geri zekalı mısın ?"

Gecenin bir saatinde bölüm paylaşıyorum herneyse aldırış etmeyin !

Arkadaşlar ben bu hikayeyi öylesine yani tamamen vakit geçirmek için yazıyorum, yani sizin tepkileriniz benim için önemli eğer beğendiysenizve devam etmemi istiyorsanız bunu belirtmeniz yeterli. Seve seve devam ederim ama sevmediyseniz açık açık söyleyin bende boş yere zaman kaybı yapmayayım. Bu arada herkese merhaba umarım hoşçakalın demek zorunda kalmam ! Öptüm.

Bir Küçük İzmir HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin