SIFIR

421 183 143
                                    

DİKKAT! Bu bölümün ikinci paragrafı beyninizi zorlayabilir ama siz o kısmı pek umursamayın. İsterseniz uğraşırsınız, tabii olarak size kalmış bir olay ama 'anlaşımazsa olmaz' değil yani...

İşin aslı bir canlının kalp hücresinde yaşayan Nimorlar. Bu Nimorların İnsanlardan farkı bizlerden daha estetik elbiseler giymesi ve vücutlarının yapılı olması.

Bu Nimorların yaşadığı hücreler, ölümsüz olduğu için asırlardır aynı hücrede soylarını devam ettiren Nimorlar olabilir. Bu Nimorların sayısı ise gerçek dünya nüfusundan 9 kat kadar fazla sayıdadır. Ve bu sadece bir hücrede yaşayan halk miktarıdır. Tabi bu kadar Nimora dünyanın hücreye oranla, dünyadan 9 kat büyük bir hücre gerekli. -bir hücre atıyorum dünyanın 28 000 000 000 da biri ve bu hücrenin dokuz katı büyüklüğünde bir hücrede yaşıyorlar. sonuç olarak Ekvatorun uzunluğunu 40.000.000 metre olarak yuvarladığımızda bunun 28.000.000.000 da biri 0,0014285714285 ve 9 katı 0,0128571428571 olur. Yani o hücrenin bir Ekvator çizgisi olduğunu düşünürsek uzunluğu 0,0128571428571 metre olurdu-

(Hayır! Okumaya devam edin, bundan sonrası daha basit...)

Her hücrenin bir 'Tacır' ı olur, kral gibi bir şeydir. Orada Tacır seçimi falan olmaz; saltanat vardır. Tacırın oğlu 21 yaşına gelmeden babasının tahtına oturursa karısı olacak kişiyi kendisi seçer ve seçtiği kişi Elika ünvanına sahip olur. Tacırın oğlu evlendikten sonra ölürse karısı istediği erkeği seçer ve Tacır öldükten sonra seçtiği erkek Tacırın yerine geçer. Bu Kanun Tacırın Oğlu için de geçerlidir; Tacırın Oğlu evlendikten sonra karısı ölürse istediği kadın ile evlenir ve Tacır öldükten sonra seçtiği kadın Elika olur. Bir de 'Mekia' vardır; evlilik çağına, yani erkeklerde 21, kızlarda 20 yaşına gelen Nimorları Mekia'nın yanına götürürler ve onlara göre bir eş bulur. Bu seçtiği Nimorların birbirini sevmemesi olası değildir. Mekia'nın cinsiyeti yoktur, bir melek türüdür. Bu işi tanrıdan haber alarak yapar ve tanrı gibi ölümsüzdür. Onlara göre tanrı bulundukları canlıdır.

Bu halkın bulunduğu hücrelerde bereket haftası diye bir süre zarfı vardır. Bu bereket haftasında tarladaki yiyecekler dakikalar içinde olgunlaşır ve Nimorlar inanılmaz derecede kâra girerler. Bereket haftası dışındaki günler ise tarla mahsülleri olması gerekenden iki kat fazla sürede yetişir fakat bereket haftasının ne zaman geleceğini kimse bilmese de bazı söyleşiler yaratabilirler. Önemli bir olayın ardından bereket haftası gelmişse, sebebinin o olayın olduğunu düşünürler ve yaptıklarını tekrar yaparak bir bereket haftası daha yaşamaya çalışırlar. Oysaki durum çok farklıdır; bereket haftasının gelmesi için bulundukları canlının çok nadir bulunan bir vitamin türünden tüketmesi gereklidir. Eğer bir hücrede bereket haftası yaşanıyorsa, hafta bittikten iki gün sonra başka bir hücrede bereket haftası başlar ve orada da bittikten sonra başka bir hücrede başlar. Bu şekilde tüm hücreler bereket haftasını yaşarlar.

'Nimorlar orada zamanlarını nasıl geçirir?' diye sorgulayacak olursak bunun cevabı pek normal olmaz. Henüz çocuk Nimorlar Harbiltep'e giderler. Orada daha önce kazanılan savaşlardaki törseflerin zayıf noktalarını öğretirler. Törseflerin benzetilmesi gereken şey bakterilerdir. Bu zayıf noktaları savaştan 15 yıl sonra çıkan Nimorlar bilir ve bir daha savaşmayacakları için Harbiltep' de öğretici olarak yaşarlar. Eğitim, 15 yaşına giren Nimorlar da son bulur ve artık tarla ile ilgilenmeye başlarlar. Daha sonra ise evlenip Törseflere karşı sürekli savaşırlar. Törseflerin amacı hücreleri ele geçirip bulundukları canlıyı öldürmektir. Tıpkı gerçek hayatta hasta olmamızı sağlayan virüsler gibi. Bereket haftası olduğunda ise tüm Törsefler oradan uzaklaşır ve hafta bittikten ancak 4 gün sonra geri gelip savaşa devam ederler.

Oranın dünyasından bahsetmedik! Bir küre düşünün, içi boş bir küre. Bu kürenin merkezine doğru uzanan yapıtlar, Nimorlar ve cisimler. Kürenin merkezinde ise hücrenin ışık ve ısı kaynağı olan Yoper, gerçek hayatta güneşe benzetilebilir. Dünyanın tam tersine yakın bir tabiat. Törseflerin nereden geldiğini merak edenler için söylüyorum; yeryüzünden çıkıyor. Sonuç olarak hücrenin tabanı, kürenin dış yüzeyi görevinde. İnsanlar orada yeri kazmazlar çünkü bu Törseflere kolaylık sağlar. Çocuk insanlara ilk öğretilen şey de budur; yeri asla merak etme!

Nimorlar evlendiklerinde kendi evlerini yapar ve evin tabanını Törseflerin kırıp içeri giremeyeceği yiyeceklerle kaplarlar. Tarla mahsülleri ve hayal gücünü kullanarak Evi istedikleri gibi inşa ederler.

Oradaki Nimorlar kendilerinin bir hücrede olduğunu bilecek ya da kanıtlayacak kadar araştırma yapamazlar. Zaten insanoğluda ' başka evrenler var mı? Varsa oralara gidilebilir mi? ' Bilmiyor! Hatta bulunduğumuz evren hakkında her şeyi bildiğimiz söylenemez

Çiğnenmez Kural! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin