Zaman su gibi akıyordu.İnsan alışamam dediği herseye alışıyordu.Sevda da Zaman geçmeyecek burada diye düşünüyorken yarı yıl tatili gelmişti bile.Mehmet'le hergün boyunca konuşuyorlardı artık onu sevdigine emindi.Kendine itiraf edemediği askı herkese anlatabiliyordu artık.Tek sorunu Mehmet'in günden gune artan kıskançlıklarıydı.Erkek sinek yaklaşmayacak demesine cok takılıyordu.Alttan alıyordu ama bunalmaktan korkuyordu.Tam sevmeye başlamışken kötüye gitsin istemiyordu.Tatilde mersin de olacaktı biletini bir hafta önceden almıştı.Sabah 10'da otobüsü vardı bugun.Erken kalktı esyalarını topladı ve taksiyle otogara gitti.Yurtta ıssızlaşmıştı sınavı erken bitenler evlerine dönmüşlerdi.Sude de Sevda'dan birgun once yola çıkmıştı.Otogara geldi sabah oldugu icin sessizdi beklediği kalabalık yoktu.Simit ve ayran alıp yedi.Zaman cabuk gecsin diye otogarda gezindi.Saat 10 oldugunda otobüs perona geldi biletini çıkartıp koltuğa oturdu.Yol gelirken erken bitmisti simdi ayni yerde dolanıyoruz gibi dedi içinden.Uyudu uyandığında gece neredeyse Mersin'e yarım saati kalmıştı.İlk defa Mehmet'le sevgili olarak buluşacaklardı.Tavrini merak ediyordu kac aydır mesaj yada konuşarak sohbetler etmişlerdi.Simdi farklıydı gozlerine bakabilir miyim? Diye düşünüp duruyordu.Mersin otogara girdi otobüs sevda biran once inmek istedi.Cantasini bagajdan alıp etrafa baktı.Bulutlara baktı.Çok özlemişim tatil bitince gitmesi daha zor gelecek dedi.
Oradan da taksiye binip eve gecti.Kapiyi annesi açtı ikisinin de sevinçten ve özlemden gözleri doldu.Epeyce sarıldılar annesi binbir çeşit kahvaltılıklar hazırlamıştı masaya geçtiler.Seda da ağzının ucuyla zahmet edip
-Hosgeldin.!
Diyebilmişti.
Sevda sevinçten onun o tavrını bile görmezden geldi.Annesine odaklandı yurdu,arkadaşlarını ve okulunu anlatıp durdu.Mehmet arıyordu.
-bir dakika anne acmam gerekiyor bunu musadenle.
Diyerek masadan kalkıp mutfağa gecti.
-efendim Mehmet
-günaydın birtanem neredesin?
-evdeyim yeni geldim sayılır kahvaltı yapıyoruz.Sen nerdesin ?
-Bana haber etseydin keske... Otogardayken,seni ben eve bırakırdım.Bugun görüşebilecek miyiz? Suan ben de evdeyim sevgilim.
-Seni sabahın köründe rahatsız etmek istemedim.Sende yol yorgunusun sonucta.Aksam üzeri görüşelim.
-Senin icin gelirdim.Marinada bulusalım o Zaman çıkarken haber edersin.
-tamam görüşürüz.
Masaya geldi çayını içti çantasını odasına çıkartıp ne giyeceğini kararlaştırmak icin kıyafetlere tek tek baktı.
Buldu sonunda! Triko balıkçı yaka beyaz kazağını ve altına siyah kotunu ve topuklu botunu giymeye karar verdi.
Seda odaya geldiğinde,
-Seda sen neler yapıyorsun babamın şirkette işe başlamışsın sınava girmekten vazgecmedin umarım?
Seda suratını bozdu elindeki tokayı yatağına fırlatarak;
-Evet vazgectim.Derslerle uğraşmak bana gore degil.Sen zekisin öğretmen olacaksın iste baska birine ihtiyaç var mı ailede?
Sevda yutkundu,kalbini kırmak istemediğinden mülayim bir ses tonuyla cevabını verdi.
-bak Seda kendimi zeki diye ortaya atmadım.Meslegim bu konuda söz konusu bile olamaz.Ben senin iyiliğin icin sormustum.Senin hayatın yine tabiki kimse karışamaz hayırlısı olsun is hayatında başarılar sana.
Seda sakinliğin karşısında ezildi,kendisi olsa cingar çıkartırdı sevda ise yine mantıklı bir açıklama yapmıştı buna kızdı cevap bile vermeden odadan hızlı adımlarla çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Benim Çıkmaz Sokağımsın
Chick-Lit***Hikayeden Kesitler*** Kabullendim; Hemde her gün gözyaşı döke döke kabullendim. Etimi koparıyorlarmış gibi acı cekerek... Saç tellerimi tavana asıp sallandıyorlarmış gibi... Kabullendim..! Sende ki ben demişti murat. Sevda ve sevdiği adamın çares...