Eskidendi her şey

7

Sabah her ne kadar huzurlu uyansam da Tuna yı , okuldaki dedikoduları hatırlayınca tekrar moralim bozuldu . Hemen lacivert eteğimi ve gömleğimi giyip kravatı çantama sokuşturdum . Dalgalı olan saçlarımı da açık bıraktım  . Çantamı koridorunbir köşesine atıp annemin odasına girdim .

Evet onu özlüyordum saçlarımı okşamasını isterdim mesela bana sarılmasını , burda yanımda olduğunu hissettirmesini dilerdim

Hani herkes der ya hayatta en değerli şey aile diye bende  demek  isterdim . Artık sadece annem vardı tabi buna var denirse

Gözlerimin dolmasına izin vermeden  annemin yanına gittim yatağının yanına oturdum uyuyordu . Melek gibi . Yanağına hafifçe bir öpücük kondurdum . Geldiğim gibi sessizce çıktım odasından . Belki de hayatından da çıkmıştım haberim yoktu .

Evet 15 dk..

Göz ucuyla orta sırada oturan Seline baktım hayattan bezmiş gözlerle tahtaya bakıyordu dinlemediğine adım gibi emindim Son dersti .Bende dahil sınıftaki herkes aynı vaziyetteydi . Bugün okulda insanlar sadece mal mal suratıma bakmış orospu olduğumu düşünmüş  sadece bunu sesli ifade etmemişlerdi

Doruk ve popüleritesi burda devreye girmişti . Napmıştı hiç bir fikrim yoktu ama beni mutlu etmişti .

Selin tabiki durmamış okula gelince bütün sorularını ard arda sıralamış ve en son sende az değilsin diyerek bitirmişti .

Sınıftakiler tek tek gelmiş babam için üzüldüklerini çok kötü olduğunu acıyan gözlerle ifade etmişlerdi .Selinse  laflarını bin kere düşünerek seçiyordu içinde b harfi olan tek kelime dahi etmiyordu bense sadece eskisi gibi olmayı diliyordum .

Zilin çalmasıyla sınıftan koşarcasına çıkanların aksine uyuz uyuz kitaplarımı toplayıp Seline okul bahçesinde o evine ben Tunaya ! gidecek şekilde ayrıldık . Kaderime aklıma uzunca saydırırken bir yandan da okulun arka sokaklarına doğru yürüyordum .

Doruğa işimin olduğunu haber veren bir mesaj attım yoksa okulu birbirine katardı buna emindim .

Daha önce görmediğim sokaklardan geçerken garip bir şekilde huzurluydum . Eski evlerin arasından geçerek bay ukalanın dediği cafeye girdim .

Burası kırmızı ve siyah tonlarının hakim olduğu duman altı bol içki kokulu ama güzel dizayn edilmiş bi cafeydi.

Bay ukalanın oturduğu cam kenarındaki masaya tam  bir liseli havasında - okul eteği ve gömleği yandan astığım çantam derslerden nasibini almış dağınık saçlarımla - vardığımda onun kot pantolonu kırmızı t shirtü hafif dağılmış saçlarıyla mükemmel göründüğünü farkettim ki bu suratımı asmamda büyük bir etkendi .

" Oo  okul darma duman etmiş seni iyice çirkinleşmişsin "

" Zorla geldim zaten kalkar giderim bak "

" Hahahah  hadi canım o kadar kolay değil çirkin " dedi ve burnumu sıktı .

O sıradada birasından bir yudum almıştı . Cebinden bir paket sigara çıkarıp bana uzattı .

" Yok istemem sen iç zıkkımını "

" Aa kalbimi kırıyosun " dedi kalbini tutarak bu sırada da yapmacık bir şekilde gülümsüyordu .

"  Yazık . Kalbinde mi vardı senin  "

Sigaradan uzun bir nefes alıp yüzüme doğru üfledi . Yüzümü buruşturdum . O sırada telefonum titremişti .

" Nereye gittin ? " evet Doruktu tahmin edildiği üzere .

" Ne böyle iyice telefonun içine düştün çok mu sıktım . Eğlendirebilirim seni  istersen " dedi ve o piç gülüşlerinden birini attı .

" Ee gidiyorum ben yeter "

" Yok öyle bir şey otur bakalım şuraya "

" Gel dedin geldim yaptığın piçliklere daha fazla tahammül edemiyorum kusura bakma bay ukala "

Elimi çekip oturttu

" Eğer bir daha benim mekanımda bana sesini yükseltirsen sonuçlarınada katlanırsın küçük "

bunu fısıldayarak söylese de kulaklarıma katlanarak ulaşmıştı . Elimi o kadar sert tutuyordu ki canıma acıyordu bunda camların battığı yeri tutmasının da etkisi vardı elbette .

" Elimi bırak "

" Yoksa ? "

" Yoksa .. " napardın dövermiydin komik olma Zeynep  ancak çığlık atarsın o da onun mekanında pek etkili olmazdı . Kısacası hiç bir bok yapamazdın .

Gülerek arkasına yaslandı . O da bunun farkındaydı .

Telefonu elime alarak Doruğa cevap attım

" Eski bir arkadaşımla buluştuk bir cafede oturuyoruz " kısa bir süre sonra cevap geldi .

" Yalan söyleme  Zeynep  bizim çocuklar görmüş seni  abimle "

Bir dakika bu çocuk Doruğun abisi ? Ne dönüyordu lan burda ?