16

488 14 2
                                    

Yağmur damlaları sanki bu kirli dünyayı temizlemek istercesine gökten inerken biz Aliyle sırılsıklam olmuş bir vaziyette yürüyorduk . Artık okul gömleğim üstüme yapışmış çıplak bacaklarım donmuştu ama olsun ben yağmuru severdim . Sanki içimdeki tüm mutsuzluk kırgınlık acı yağmurla dökülüverirdi . O koku . Bana sevgiyi hissettirirdi . Hiç bir zaman hissedemediğim sevgiyi . Insanlar sanki yağmur onları öldürecekmiş gibi kaçışırken biz Aliyle yolun ortasından dünyayı kurtarmış kahraman edasıyla yürüyorduk .

Ali beni önce bir cafeye götürmüş orda konuşmuştuk . Ama Ali her ne kadar ısrar etsem de ağzını açmamış , gözlerine gölge düşmüştü sanki  ben soru sordukça . bende o anlatmadığı  sürece ona soru sormayacaktım . Konuşurken beni inceliyor  baktığı her yer alev alev   yanıyordu .

" Ne düşünüyorsun "

" Hiiç " dedim omuz silkerek .

" Üşüdün mü ? "

"  Yoo "

" Allah aşkına biraz inandırıcı yalan söyle Zeynep dişlerin birbirine çarpıyor resmen hala üşümedim diyorsun "

" Hiçte bile "

" Evet haklısın tabi  evet evet bencede " derken üstündeki ceketi çıkarttı . Omuzlarıma bıraktı . Minnettar bir şekilde gözlerine baktım . O simsiyah gözlerine .. Ceketin fermuarını çekti kollarım ceketin içinde kaybolmuştu resmen .

" Ama sen üşüyeceksin şimdi "

Üstünde tshirtle kalmıştı . Yağmur saçlarından damlarken itiraf etmeliyim çok seksiydi . Tshirtü üstüne yapışmış kaslarını ortaya çıkartmıştı .

" Sen halinden mutlusun ama "

Koluna vurdum .

" Piçlik yapma Ali "

O benim halime kahkaha atarken bende gülüyordum . Sonunda motorun yanına geldik . Atlayıp yağmurdan sıkış tıkış olmuş sokaklarda motorun bize kazandırdığı avantajla 10 dk da evime gelmiştik . Inerken ceketi çıkarmaya çalışıyordum .

" Sende kalsın verirsin bana "

" Ya yok böyle olmaz sen eve gel hem biraz kurusun belkide o zamana kadar yağmur diner "

Kafamı desteklercesine salladım . En sonunda kabul etti . İkimizin üstünden de su damlıyordu . Ben çantamın içinden anahtarı bulmaya çalışıyordum ki ellerim soğuktan  titrediği için  pek te başarılı olamıyordum  . Ali en son olaya müdahale edip  anahtarımı buldu ve kapıyı açtı . Bizde içeri girdik . Ali tam halıya basacakken

" Beklee  , halıyı batırırsak annem benim canıma okur " derken  kendime bir hayali anne yaratmıştım sanki .Bir şeylere tutunmak zorundaydım çünkü .

Ali bir şey demedi . Gülümsedi sadece belkide salaklığıma . Ben parmak uçlarımda içeri girip gazeteleri serdim .

Kafamı kaldırdığımda Alinin   t shirtünü çıkardığını gördüm . Gözlerimi kaslarında gezdirirken resmen hayran kalmıştım . Allahım ne yaratmışsın be  ! Bu kulun ne yapsın .Daha fazla bakarsam ..  Dikkatimi ıslak saçlarıma vererek bir havluyla kuruttum .  Ali de bu sırada verdiğim havluyla kurulanıyordu .

Ve kendimi çıplak gibi hissediyordum . Beyaz okul gömleğim üstüme yapışmış eteğim sırılsıklamdı . Ama yağmurun altında yanında mutlu olduğun biriyle yürümek .. Çok güzeldi .

" Ali sana kıyafet getireyim mi ?"

" Senin kıyafetlerinin bana olma ihtimali " dedi sırıtarak .

Eskidendi her şeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin