29

304 9 0
                                    

Aklımda 50 kiloluk bedenimden daha ağır düşüncelerle iceriye geçtim Belimi bir kolun sarmasıyla ürperen hucrelerim o huzur kokusunun gelmesiyle eski haline döndü . Ali  kollarıyla hızla beni kendine döndürdü . Çenesini başıma dayamıştı . sag baş parmağı dudagimda dolanirken gözlerimi kapadim . kulağıma dogru egildi .

"Şiirlerin içinden çıkıp gelen kadınlar vardır . öpse şiir saçını dağıtsa mısra , gülse kıta olan. Adamları şair yapan . en güzel şiirleri yazdıran . Sen o kadınsın işte nefesi papatya kokan . cigerlerimin adını haykirdigi . sen içimsin . içimdesin . insan icini söküp atabilir mi ? insanın ici gider mi hic ? gidemez ki . sen Eylül'ün en guzel gunleri . sen yagmurun sesi . yagmur sesli kadınım . gece gözlüm . gece olunca gozlerine yildiz birikiyor her yildiza asik oluyorum . ben yerde olan gokyuzume aşık oldum . benim gokyuzum kahverengi gozlerin gokyuzu yok olur mu hiç ? gidipte acinla siir yazdirma bana ne olur sen varken siirler yazayim sana ama arkanda kalmami isteme benden gokyuzumu birakmami isteme . yapamam çünkü .her gun yeniden asik olurum sana . her gun siirler yazarim söz . sarkilar soylerim sana . yagmur seslim , ama gitme .

dudaklari hafif bir opucukle dudaklarimla birlesti . gozleri dolu dolu . kirli sakallari dağılmış saclari vardi bu adamin ama cocuktu içi sevilmeyi bekleyen bir oyuncak gibi . ama unuttugu birsey vardi ben onu yagmurdan , gokyuzunden , papatyalardan , yildizlardan , gokyuzunden daha cok seviyordum . kollarimi boynuna dolayip huzuru icime cektim . disarda ki yagmur sesi sanki bizim armaganimizdi ve bizim acmamiz icin beklememiz gerekiyordu .

Eskidendi her şeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin