50.BÖLÜM-DÖNÜŞ

2.9K 283 5
                                    

Şu gördüğünüz şarkı ah be ah şu gruba bayılıyorum,Kore hayranları nerede? :D <3(2017 yazmışım haahahah)

İyi okumalar dilerim :) Emeğimin karşılığı olarak oy ve yorumlarınızı unutmayın lütfen :)

Her gün üç-dört bölüm yazıyorum ve çok zor diğer kitabı da yazdığım için :)

*

Görkem gördüğü görüntünün ardından kolunu benim bedenime kalkan olarak kullandı.

Tarık karşımızda bir bıçakla duruyordu.

Bıçağı ne ara bulmuştu? Motelde buzdolabı ve birkaç eşya vardı bizde kendimize o kadar yoğunlaşmıştık ki ona dikkat etmemiştik.

Tarık'ın bakışları fazla korkutucuydu ikimizi de bıçaklayacak gibi bakıyordu ,ki bunu ondan bekliyordum. O kötü olan her şeyi yapabilirdi buna potansiyeli olan bir pislikti.

"Ne yaptığını zannediyorsun sen?" Görkem kısa bir an bana baktı,bakışları korkmamamı söyler gibi sıcacıktı.

Yutkundum. "Ne mi? Bu ne romantiklik? O kızı sana bırakır mıyım zannediyorsun? O benim anladın mı benim!" Sinirden gözü dönmüştü bu haliyle Görkem'e zarar vermesinden korkuyordum.

Görkem sert bakışlarını sürdürdü. "Senin mi? O kimseye ait değil,o bir mal değil hayvan herif!" Ayağa kalkamıyorduk çünkü yapacağımız herhangi bir hamle ile bıçağı ikimizden birine saplaması bir olurdu.

Sakin sakin halledecektik bu işi, buradan kaçamazdı hele ki narkozlu bedeniyle asla,en fazla biraz yürür motelden çıkardı ancak bu seferde insanlar onu bu haliyle görünce durdururdu. Zaten Görkem ile kavgaya girerse henüz yeni kapanan yarasının anında açılacağını biliyordum,zaten arabadayken kanamış bizse o kısmı tekrar tedavi etmiştik,zorda olsa yapmıştık bunu.

Görkem derin bir nefes aldı ve "Durmak zorundasın,bunu biliyorsun Tarık boş yere yaygara çıkarma,böyle yaparsan sadece dikişlerini patlatır ve burada kan kaybından geberirsin,sana karşı olan nefretimizi düşünüce bu pekte umurumuzda olmaz,sonuçta seni öldüren biz değil kendin olursun. Bunu farkındasın değil mi?" Tarık bitkin yüzüyle bakışlarını ikimiz arasında getirip götürdü.

İfadesine bakınca tedirgin olduğunu,Görkem'in dediklerine kulak verdiğini anlayabiliyordum,evet kıvama geliyor.

Ama sonra beklemediğim cümleler duyunca dehşete düştüm.

"Sence umurumda mı? Her halükarda beni tutuklayacaklar.." bakışlarını bana çevirdi. "Ve Berfin....sende böyle bir oyuncu yeteneği olduğunu bilmezdim,narkozlu halimle nasılda kandım sana değil mi? Sana her şeyi öttüğüm an nasıl nefret etmişsindir benden,anneni..o sürtüğü ben öldürdüm. Yaptığım için de pişman değilim,tek yaptığı ikimizi uzak tutmaktı." Sürtük mü? Anneme sürtük mü demişti o?

Sinirden elim ayağım titredi. "Sürtük mü? Sen...anneme sürtük mü dedin?!" Gözüm dönmüştü ,Görkem'in beklemediği bir şekilde ayağa dikildim ve ona yaklaştım.

Elindeki bıçağı uzattı "Yaklaşma Berfin,yoksa sevdiğim kadın olmanı umursamayıp seni bıçaklarım..ki bunu hiç istemem biliyorsun" Bense kızgınlıktan gözü kör olmuş bakışlarımı sürdürdüm.

"Anneme sürtük mü dedin sen?! Senin o küfrü ettiğin kadın var ya...sen o kadının tırnağı etmezsin benim gözümde alçak herif! Senden var ya öyle nefret ediyorum ki ölsem dahi..en kötü şekilde öldürüleceğimi bilsem dahi seninle birlikte olmam,senden o kadar çok nefret ediyorum işte,tiksiniyorum senden. Seni gördüğümde kusmak istiyorum seni yumruklamak ölene dek dövmek istiyorum..Seninle aynı havayı soluyor olmam bile bana bir hakaret gibi geliyor..anladın mı?" Söylediklerimi dinlerken gözleri kızardı,doldu ve sonra bir göz yaşı döküldü. O ağlayabiliyor muydu? Gerçekten mi? Gözlerini yumdu ve birkaç saniye bekledi.

TAKİPÇİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin