61.BÖLÜM-YEMEK

2.8K 188 6
                                    

İyi okumalar dilerim 

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin :) <3

*

Babamla gergindik.

Kağan'ı sınav yerine şimdi bırakmıştık ve merakla sınavın bitişini bekliyorduk,canım kardeşim şimdi hangi sorularla cebelleşiyordu Allah bilir?

Yapabildiğim tek şey onun için dualar etmekti,çalıştığını ve yapabileceğini biliyordum.

Batıl inanç belki ama sırf bu yüzden ona pirinç okutmuş ve zemzem suyu bile almıştım.

Hedefi için böylesine uğraşan bir çocuğun heyecanına yenik düşmesi beni üzerdi.

"Kaç dakika kaldı?"

Saatime baktım. "Daha yarısı bitti baba,var sürenin dolmasına" babam başıyla onayladı ve bir süre sonra sıkılınca telefonundaki haberlere verdi kendisini.

Bende onun gibi hissedince internette gezinmeye başladım yoksa bu bekleyiş son bulmazdı.

Haberlere göz gezdirdim ne var ne yok diye,ülkemizde neler oluyor diye.

Beklediğim üzere gördüğüm ölüm haberleri kalbime bir bıçak darbesi gibi sapladı.

Ne zaman son bulacaktı bu ölümler? Ne zaman herkes mutlu mesut sürdürecekti ömrünü ? Ne zaman bu olumsuzluklar peşimizi bırakacaktı bizim?

Hep ölüm,hep keder.

İç çektim,bu hayatta yaşanabilecek en kötü şeydir ölüm.

Kimine göre kendi ölümü , kimine göre sevdiğinin ölümü.

Ben zaten tattığımdan biliyorum hangisinin daha çok koyduğunu.

Kendi ölümünüzden çok üzüleceğiniz tek ölüm ailenizden birinin ölümüdür,bunu o kişi ölene dek fark edemezsiniz ama kaybedince anlarsınız.

O kişinin hayatınızdaki önemini değerini, bir süre onsuz yapamayacağınızı sanar ve isyan edersiniz ama şu sözü duydunuz mu hiç ?

Kimi benden çok Seversen, onu senden alırım." ve ekler:

"Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım."

Öyle işte,gerçekten de öyle. Düşüncelerimle boğuşurken duyduğum ses ile kendime geldim.

"Berfin çıkıyorlar " Babam ve ben gibi bir çok veli çocuklarının gelmesini bekliyordu hepsi biz gibi heyecanlıydılar.

Babamla ayağa fırladık ve beklemeye koyulduk,çocuklar teker teker çıktılar. Kağan görüş alanıma girdiğinde çıkışa bakmayı kestim.

Ama yüzündeki ifadeden bir anlam çıkaramıyordum,üzgün mü yoksa değil mi? Mutlu mu heyecanlı mı? Sınavı nasıl geçti?

Yanımıza geldiğinde babam Kağan'a sarıldı ve konuştu. "Aslan oğlum benim" Babam ona sarılırken ikisini hayretle izledim daha sınavın nasıl geçtiğini bile sormamıştık oysa ki.

Kağan geri çekildiğinde babamla meraklı gözler ile baktık ona,nedense sormadık o konuşur diye.

Sonra Kağan'ın ifadesiz suratında bir gülümseme belirdi.

"Güzel geçti" dedi sırıtmasını engellemeye çalışırken ama mutluluğu yüzünden okunuyordu.

"Gerçekten mi Kağan?" diye sordum hayret içinde,nedense böyle söyleyeceğini düşünmemiştim.

TAKİPÇİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin