55.BÖLÜM-ÖZÜR

2.9K 202 6
                                    

İyi okumalar dilerim :) <3

Yorumlarınızı bekliyorum

*

Telefondan bir süre cevap alamayınca korktum,bir şey mi olmuştu? Birkaç saniye sonra Görkem öksürdü ve "Berfin..sen misin gerçekten?"

"Bu sese sahip başka biri yoksa evet benim" dedim,korkuyordum.

"Ben...ne diyeceğimi bilmiyorum.." sesi çatallanmıştı,hasta mıydı?

"Bir şey deme Görkem..yani kötü konularda sadece iyi şeylerden konuşalım...bak her şey geçti ben de artık iyiyim..daha fazla üzülüp hayatımızı mahvetmesek?" o kadar içten söylemiştim ki hayır cevabını alırsam cidden büyük bir hüzne uğrardım.

"Kötü şeyler...ne gibi? Benim seni bu hale getirmem gibi mi?" hala kendisini suçlu hissediyordu..

"Görkem bunun sebebi sen değilsin artık anla bunu sen sadece..beni korumak istemiştin"

"Evet ama işin sonunda zarar görmene de ben sebep oldum"

"Önemli olan bu değil artık her şey geçti gitti..ben yalnızca seninle buluşmak istiyorum"

"Yapamam..baban..o izin vermeyecektir bunu biliyorsun,haklı da" Ne diyeceğimi bilemiyordum gerçekten neden bana karşı böyle savunmacı davranıyordu? Anlamıyor muydu o kazanın umurumda olmadığını,ben komadayken gördüğüm rüyalardan sonra hayatın gerçek değerini anlamıştım ve zamanımı boş yere küskünlük yaşayarak harcamak istemiyordum,daima sevdiğim kişilerle olmak istiyordum.

"Hayır..babamı dert etme onu ben halledeceğim tamam mı? Sen sadece..lütfen benim dediğim gün dediğim yere gel" yani haftaya,bu hafta biraz daha kendime gelmek istiyordum hem bu sabah tartıda kırk sekiz kiloyu görmüştüm bu hafta içinde elli olmak için uğraşacaktım zamanla eski kilom olan 52'ye dönecektim inşallah bu derece zayıflık hoşuma gitmiyordu çünkü,tahta gibi.

Cevap vermesine müsaade etmeden kapattım,gelmezse..yapabileceğim bir şey yoktu ama geleceğini biliyordum.

Telefonu kapattıktan sonra biraz dinlendim ve kendime gelince aşağıya indim,babam haberlere bakıyordu bu sırada.

Hala bunu söyleyip söylememem gerektiğinden emin değildim ama yapacaktım,eğer ki bu Görkem'i babamın gözünde yükseltecekse söylemeliydim.

"Baba senle bir şey konuşmak istiyorum" babam televizyonun sesini kıstı ve "gel tabii kızım" dedi.

Yanına oturdum ve derin bir nefes aldım. "Söyleyeceklerimi kesmeden dinle olur mu? Sana anlatıp anlatmamak konusunda hala emin değilim ama anlatırsam rahatlayacağım.." başıyla onayladı. "Dinliyorum.."

"Tarık'ın beni kaçırışının ardından iki ay geçmişti..ben psikolojik olarak çok kötüydüm baba gerçekten berbattım...ve artık düşünemiyordum her şey çok saçma geliyordu size kavuşamayacağıma inanmaya başlamıştım..bana hiçbir zaman yaklaşmadığı için şükrediyordum ama yine de dayanamıyordum orada..ve ben...bir gün bir şey denedim.." burada yutkundum işte en önemli kısım burasıydı.

"Denizi seyretmek istediğimi söyleyip beni bir yere götürmesini istedim..götürdü,sonra bir süre gerçekten seyrettim denizi ve yapmaya yeltendiğim o aptallığı düşündüm başka şansım yoktu ondan kurtulmak için.." babamın bakışları meraklıydı pür dikkat ağzımdan çıkan cümleleri değerlendiriyordu.

"Sonra...yaptığım ama çok şükür ki sonu düşündüğüm gibi bitmeyen şeyi yapıp..atladım..suya attım kendimi,o an hiçbir şey umurumda olmadı baba. Sadece kurtulmak istedim ve atladım..bir süre suyun içinde olduğumun farkındaydım ve suya gömülüyordum..sonra bayılmama ramak kala birisinin beni tuttuğunu hissettim ama kendimden geçtiğim için kim olduğunu anlamadım" babam çok şey söylemek istiyordu ama başta belirttiğim şey yüzünden bekliyor gibi görünüyordu.

TAKİPÇİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin