30 • ❝festival, deadkitty ve bir mesaj hakkında...❞

897 76 36
                                    

Gece evine geldiğinde Lotta'nın yüzünde hafif bir gülümseme vardı. Dudağının kenarından kan sızıyordu. Neyse ki bir yerinde başka bir şey yoktu.

"Efendim?" dedi Darthy endişeli bir sesle.

"Ne oldu Darthy?" dedi Lotta neşeli bir sesle kendini koltuğa bırakarak.

"İyi misiniz? Bir anda bağlantımız kesildi. Herhangi bir yerinizde bir şey yok değil mi?" Lotta başını salladı.

"Hayatımın en keyifli gecesi bu gece, Darthy! Merak etme iyiyim." Gerçekten de bu gece en keyifli gecesiydi, kendini hiç bu kadar özgür hissetmemişti. Birilerini öldürmeden, yüzlerini dağıtmış ve bu bir festival havasında gerçekleşmişti. Etrafındaki herkes bu festivale katılmıştı. Onun yaptıklarını yapmışlar, birbirlerini dövmüşler ve Lotta'yı yalnız hissettirmemişlerdi. Orada ki tek kötü sadece o değildi. Sık sık oraya gitse ve biraz ortalığı dağıtsa iyi olacaktı. Küçük bir kahkaha attı. Gerçekten canlanmış hissediyordu.

Telefonundan mesaj geldiğini bildiren ses geldiğinde sırtında ki ağrıya aldırmadan doğruldu ve telefonu eline aldı. Ekranda ki yabancı numara kaşlarını çatmasına neden olsa da mesajın içeriğini okuduğunda yüzünün hafif bir gülümseme yayılmasını engelleyemedi.

|| Merhabalar güzelim! Telefonunu izinsiz bir şekilde aldığım için hiç üzgün değilim. Neyse, bana söylediğin işi yapmak için her zaman hazır olduğumu söylemek için bu kalbimden dökülen mesajı atıyorum. Umarım güzel yüzüne bir zeval gelmemiştir. Tekrar buraya gelmek istersen, merak etme harika poponu bizzat ben kollayacağım! XOXO, Deadkitty.

Numarayı Deadkitty diye kaydederek yanına attı. Hıh, poposunu onun gibi birine emanet ederdi sanki de! Kıkırdadı. Eğlenceli adamdı. Neden birden bu kadar yakınlaşmışlardı bilmiyordu... ya da biliyordu. Katil katili çekerdi sonuçta, değil mi?

"Darthy ben yatıyorum bebeğim. Misafir gelirse direk kov! Tony hariç, hadi XOXO," dedi XOXO'nun anlamını bilmeden. Tabii ki Darthy'de bilmiyordu. Darthy belleğini taradı ve bu kelime(?) ile ilgili hiçbir şey bulamadı.

"Ha?" diye bir ses çıkardı sadece.

***

Lotta güneş ışıklarının yüzüne vurması dolayısıyla uyanmak zorunda kalmıştı. Mızmızlanarak sırtını cama doğru döndü. Başı çatlayacak gibiydi ve güneş ışığı da bu konuda hiç yardımcı olmuyordu.

"Mızmızlanmayı kes ve uyan bakalım!" Tony'nin sinirli sesini duyduğunda gözlerini hafifçe açtı. Tony yatağının başında kollarını göğsünde birleştirmiş şekilde ona bakıyordu. Sinirli yüzünden hemen kalkması gerektiğini anlayabiliyordu. Saçlarını düzelterek yataktan doğruldu ve suçlu gibi yatağın üzerinde ayaklarını altına alarak oturdu. Yatarken üstünü filan değiştirmemişti, dudağının kenarında hala bir kan izi olduğuna emindi. Makyajı ise büyük ihtimal akmıştı. Boğazını temizledi. Tony bir çok berbat haline tanık olmuştu ama bu içlerinde en kötüsüydü. "Berbat, berbat ve yine berbat görünüyorsun. Artı olarak oda leş gibi kokuyor. Ayrıca yüzünün yarısı neden morluk içinde? Dudağında neden kan izi var? Tanrı aşkına kalpten götürmeye mi çalışıyorsun beni? Bu ne hal?!" Tony bunları söylerken yakasını çekiştiriyor, parmak sallıyordu ve birazdan Lotta'nın üzerine atlayıp saçını başını yolacakmış gibi bir hali de vardı.

"Açıklayabilirim," dedi Lotta zayıf bir sesle.

"Sus! Birde konuşuyor!" Tony bir anne edasıyla bunu söylediğinde Lotta yerine sindi. "Lotta artık senin için ciddi anlamda endişelenmeye başladım."

"Endişelenecek bir şey yok. Dün biraz eğlendim işte," dedi Lotta. Tekrar saçlarıyla oynamaya başladı.

"İçerek mi?" dedi Tony.

"Diyene bak," dedi Lotta göz devirerek. Bir an bir sessizlik oldu.

"Kendine gel Lotta."

Tam Lotta cevap verecekken Darthy'nin konuşmasıyla yüzüne zavallı bir gülümseme yayıldı.

"Efendim Kış Askeri'nin nerede olduğunu bulmamı istemiştiniz. Çok yaklaştığını haber vermek istedim. "

"DAHA AZ ÖNCE KENDİNE GEL DEDİM!" diye bağırdı Tony. O kadar tiz bir sesle bağırmıştı ki Lotta'nın zaten ağrıyan başına sesi bıçak gibi saplanmıştı. Başını elleri arasına alarak kısık sesle inledi. Ah Tony bazen gerçekten çekilmez olabiliyordu.

"Daha bir şey yapmadım ki!" dedi şakaklarını ovarken.

"Ama yapacaksın!" Tony yakasını gevşetip yatağa oturdu. "Tansiyonum yavaş yavaş düşüyor, hissedebiliyorum!"

"Abartma Tony." Lotta adamın elini kucağına alıp bileğini ovalamaya başladı. "Sende iyice huysuz ihtiyarlara döndün. Halimize bak!"

"Beni sen delirttin." Lotta güldü. "Adamın peşinden gitmek yok. Darth!"

"Efendim Bay Stark?"

"Adamı bulduğunda bana koordinatları gönder. Füzelerimin hepsini kıçında patlatacağım o herifin!"

"Silah üretimini durdurmamış mıydın?"

"Yedekte vardı biraz," dedi Tony sesini alçaltarak. Lotta tek kaşını kaldırdı ama bir şey söylemedi. "He aklıma gelmişken. Steve tam anlamıyla... yıkılmış! Nedenini biliyor musun acaba? İnan bana, başını göğsüme alıp saçlarını okşayasım geldi adamın halini görünce. Minnak kedime ne yaptın doğru söyle?"

"Hiçbir şey!" dedi Lotta adamın elini kucağından hızla iterek.

Tony'le muhabbet ederken konunun nereye savrulacağı hiç belli olmazdı. Çok ciddi bir şey konuşulurken birden iş goygoya vurulabilirdi. En azından Lotta ve Tony muhabbet ederken bu böyleydi. İlk baştaki konudan dönüp dolaşıp konunun nasıl Steve'e geldiğini anlayamamıştı Lotta.

"Emin misin acaba? Dokunsan ağlayacak moddaydı. Aşk acısı çekiyor gibiydi. Senin de bu aşk konularında nasıl yontulmamış bir odun olduğunu bildiğim için bir sorayım dedim. Malum genç ve masum erkeklerin kalbini çalıp, onların üzerinde tepinme gibi kötü bir huyun varda. Tabii Steve burada genç adam olarak değilde masum adam olarak, neyse sen anladın," dedi gülerek. Zorlasa kafasının iki yanında şeytan boynuzları çıkacaktı.

"Darthy Tony'e koordinatları sakın göndermiyorsun!" dedi Lotta.

"Gönderiyor! Sende evde kalıyorsun!" Lotta başını salladı.

"O benim yapay zekam! Git kendi yapay zekandan iste ne istiyorsan!"

"Senin yapay zekan benim yapay zekam sayılır! Di mi Darthy?"

"Hayır," dedi sadece Darthy. Tony hemen elini kalbine koyarak alınmış bir yüz ifadesi gösterdi.

"Aşk olsun!"

Lotta kahkahalarla gülmeye başladığında ters bir bakış gönderdi ona. Sonra o da gülmeye başladı. İkisinin de buna ihtiyacı vardı...

Carnifex || MarvelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin