Darthy'nin dediğiyle Tony ve Charlotte birbirlerine bakmaya başladılar. Sonra Charlotte kendine gelerek konuşmaya başladı.
"Nasıl? Ne zaman?"
"Sabah saatlerinde. Bay Fury'nin arabasına kurşun yağdırmışlar, sonra bir çeşit bombayla patlatılmış. Şehrin en işlek caddesinde oluyor bütün bunlar, bir çok insan yaralanmış."
"Fury?" diye sordu Tony merakla.
"Haber yok. Olay yerinden kaçmış."
"Kim yapmış bu saldırıyı?"
"HYDRA. Güvenlik kameralarını inceledim," dedi Darthy.
"Hemen göster," dedi Charlotte. Önünde hologram bir ekran açıldı ve videoların listesi alt alta sıralanmaya başladı. Rastgele bir tanesini alıp ekrandan ileriye doğru itti ve tam televizyonun karşısında, onlara dönük yeni bir hologram açıldı. Video oynamaya başladı. Videoda işlek bir yolun görüntüsü vardı. Hiçbir şey yokmuş gibi görünüyordu ama yolun ortasında duran bir siluet bütün normalliği bozuyordu.
"Görüntüyü yakınlaştır," dedi. Görüntü yakınlaştığı anda dişlerini sıkması bir oldu. Yolun ortasında duran siluet metal kollu Kış Askeri'nden başka birisi değildi. Kaşlarını çattı. Seni adi velet! diye düşündü. Sinirlenmişti. Gece onu baya hırpalamıştı, hiçbir şey olmamış gibi öylece dikilmesi sinirini bozuyordu. Hemde o daha kendine gelememişken... "Dün bana saldıran adam."
"Bu mu?" dedi Tony şaşkınca. Başını salladı sadece Charlotte. Görüntüler akarken kadraja Fury'nin arabası girdi. Uçarak... Araba dumanlar saçarken taklalar atarak Kış Askeri'nin üzerine doğru geliyordu. Asker kenara çekildiğinde Charlotte farketmeden derin bir nefes aldı. Araba kadrajdan çıktığında arabadan çıkan dumanlar etrafı sardı. Ordan oraya kaçışan insanlar, oradaki çığlıkların desibelini tahmin edebiliyordu Charlotte. Görüntüler burada son bulduğunda hologram kayboldu. Tony düşüncelere daldı. Charlotte ona bakıp,
"Arkadaşlarınla bir iletişime geç istersen. Fury onlardan biriyle birlikte olabilir." Tony omuz silkti.
"O yaşlı huysuzu özleyeceğim," dedi sadece. Charlotte güldü.
"Fury ölmüş gibi konuşma, daha hiçbir şey belli değil," dedi Charlotte. Tony ona bakıp dudaklarını büktü.
"Ölüp ölmemesi önemli değil, sırlarını başkasına aktarsın yeter. Öğrenemezsem çatlarım," dedi. Charlotte gözlerini devirdi.
"Adi herifin tekisin, biliyorsun değil mi?" Tony sırıtarak Charlotte'un yanağından bir makas aldı. Sonra ayağa kalkarak gerindi.
"Gitsem iyi olacak. Yüzbaşı bunu öğrendiyse araştırmak isteyecektir. Gidip onun başının belaya girmesini engellemem gerekiyor."
"Saldırıyı HYDRA düzenledi farkında mısın? Bunun seni ilgilendirmesi gerekiyor."
"Ona bakarsan senide ilgilendirmesi gerekiyor," dedi Tony kaşlarını kaldırarak. Charlotte yüzünü buruşturdu.
"Tanrı günahlarını affetsin," dedi Charlotte.
"Amen," dedi Tony ve Charlotte'a el sallayarak gitti. Bu yaptıkları biraz 'ölmeden mezara koymak' deyimiyle açıklansa da bu işe karışmak istemiyordu ikiside. Çünkü ikisi de Fury'nin ölmeyeceğini biliyordu. O ölmezdi. Bu şekilde değil...
●
Charlotte Fury'nin durumunu düşünmekten kafayı yemek üzereyken birden kendini dışarıda buldu. Çıkar çıkmaz kendini tuhaf hissetmişti ama yinede yoluna devam etti. Charlotte fazla dışarı çıkan biri değildi. Tuhaf gelmesi gayet normaldi. Yürürken kalabalık ne kadar onu rahatsız etse de etrafına baka baka yürümeye devam etti. New York gerçekten capcanlı bir şehirdi.