♥ 11 ♥

463 28 8
                                    

Selam. Hepinize sabrınız için teşekkürler. Bu arada ileriki bölümde hikayeme video hazırlamak istiyorum. Video'da kullana biliceğim gif, resim veya müzik öneriniz varsa lütfen bana bildirin.

Boş bakışlarla diğer öğrencilere bakıyorum. Etrafımızda erkeklerin olduğu kadar kızlarında bakışları rahatsız edici bir biçimde bizim üzerimizdeydi. Erkeklerin aksine kızların bakışlarında başka duygular vardı. Erkelerin bakışları beğeniyle üzerimizde dolanırken, kızlar kıskanç bakışlarla bizi öldürmek istiyormuşcasına bakıyorlar. Ama  onların içinde en ürkütücü hiç şüphesiz Lexi'nin bakışlarıydı.  Aradan geçen günler de aramızda yeni bir kavga olmasa da hala bana karşı nefret duygusu besliyordu.

Yanımızda ki sandalye gürültüyle çekildikte bakışlarımı o yöne çevirdim. Selly karşıma oturduktan sonra kafasını hızla  arkasında ki masaya çevirdi. Arkadaşlarının yanına oturan Ethan'a en öldürücü bakışlarını attıktan sonra yeniden bize döndü.

"Selly bir şey mi oldu?" diye soran Jasmin'e ne kadar kaş göz işareti yapsam da artık laf ağızdan çıkmıştı.

"Yok bir şey! " diye Selly beni hiç şaşırmayarak sinirle cevap verdi. Selly neşeli olduğu kadar da sinirli biriydi. Ne zaman bir şeye sinirlense ona bulaşmaz ve sinirinin geçmesini beklerdik. Ama ne yazık ki Jasmin bu sefer bunu unutmuş, kızgın sarışının gazabına uğramıştı. Selly sinirlenince ağzından çıkanları kulakları duymazdı. Jasmin ve beni çok kırdığı zamanlar oldu. Sonra söylediklerine pişman da olsa kalbimizi kırdığı gerçeğini değiştirmiyordu bu. Ama artık buna da bir şekilde alıştık. Hepimizin eksik yönleri var. Selly'nin kime sinirli olduğunu az çok tahmin edebiliyorum.

Biraz önce zil çaldıktan sonra kızlarla kantine inmeye kararlaştırdığımız vakit Ethan yanımıza gelmiş ve Selly'le konuşmak istemişti. Jasmin ve bende onları yalnız bırakarak kantine inmiştik. Ve şimdi Selly sinirli bir biçimde yanımıza geri döndü. Bunun tek açıklaması var Ethan'la kavga ettiler. Bu manzara karşısında gözlerimi devirdim

Selly sinirle bir şeyler mırıldanırken dikkatimi bu sefer kantinden içeri giren Gucci çekti.  Etrafa bakındıktan sonra Ethan'ların masasını bulmuş ve adımları o yöne doğru yönlendirmişti. Onların yanına geçip oturduktan sonra bakışları benim bakışlarımı buldu.

Biraz bile bakışlarını benden çekmeden sadece bana bakıyordu. Ve bende tabii aynı şekilde onun gözlerinin içine bakıyordum. Uzun süredir bu böyleydi. Gucci'yi bana bakarken yakalıyordum ve anladığımı gördüğünde bile bakışlarını benden çekmiyordu. Şimdi de aynı durumu yaşıyorduk. Onun da artık bana karşı boş olmadığını biliyordum. Ama bundan sonrasında ben bir şey yapamam. Ben hala ilk adımın erkeklerin atması konusunda ısrar eden bir kızım. Yani o duyguların itiraf etmeden ben hiç bir şey yapmayacağım.

"Ne var o telefonda acaba? Sabahtan beri telefonuyla uğraşıyor beyefendi "

"Selly sen iyice paranoyaklaşmaya başladın. Kızım telefonda ne ola bilir ki? Biraz güven artık şu çocuğa "

Kızlar aralarında konuşurken bende kendi dünyamıza hızlı bir geçiş yaptım. İlk önce söyledikleri anlamasam da sonra aklımda yavaş yavaş anlam kazanmaya başladı. Bakışlarımı istemeyerekte olsa Gucci'den çekip Ethan'a çevirdim.  Zavallı Selly'nin onu öldürme planlarından habersiz telefonuyla uğraşıyordu. Aklıma gelen ani fikirle kızlara doğru döndüm.

"Aşkım istersen senin için o telefonu alabilirim"

"Aklından neler geçiyor Vanessa"

"Ne yapmayı düşünüyorsun aşkım?"

"Siz onu bunu bırakın da Selly sen istiyor musun onu söyle?" diye sordum muzip bir şekilde.

"Tabii ki istiyorum" dedi Selly.

"Şimdi geliyorum" dedim oturduğum sandanyeden kalkarken.Ethan'ların masasına doğru ilerlerken  masadakiler bana bakıyorlardı. Yanlarına vardığımda

"Selam çocuklar" dedim. Onlardan da cevap aldığımda bakışlarım bir an Gucci'i buldu. O da en az diğerleri kadar şaşkındı. Bakışlarımı ondan çekip Ethan'ın oturduğu sandalyeye doğru ilerledim. Göz ucuyla etrafıma baktığımda kantinde ki herkesin beni izlediğini gördüm. Ethan'ın yanına vardığımda kulağına eğilip konuştum.

"Valla Ethan senin yerinde olmak istemezdim. Buraya oturduğundan beri telefonunla oynuyorsun ve zaten sana sinirli olan Selly'i daha fazla sinilendiriyorsun. Şimdi yerinde olsam telefonu bana verirdim Selly'e vermesi için yoksa..." sözümü kesip işaret parmağımı Selly'e tuttum. Ethan gösterdiğim kişiye baktıktan sonra yeniden kulağına öğilip sözlerime devam ettim." Şu öfkeli güzel seni sağ bırakmaya bilir"

Lafımı bitirip doğrulduğum da Ethan bir kaç saniye yüzüme şaşkınca baktı. Ardından bakışlarını Selly'e çevirdi. Bakışları yine beni bulduğunda dayanamayıp içten bir kahkaha attı. Resmen karşımda deli gibi gülüyordu. Biraz sonra gülmeyi kestiğin de Selly'e çapkın bir şekilde gülümseyip ardından göz kırptı ve telefonunu kimsenin göremeyeceği şekilde avuçlarıma bıraktı. Telefonu cebime yerleştirdikten sonra kızların yanına dönmek için yürüdüm. Ama daha bir kaç adım atamadan aklıma gelenle yeniden Ethan'a döndüm.

"Şifre var mı?" diye sordum fısıltıyla. Düşüncem aslında mantıklıydı. Yani bu günlerde herkes telefonuna şifre koyuyordu. Ve Ethan'da beni şaşırtmayacak cevabı verdi.

"Selly. Şifre Selly"

Kafamı anladım şeklinde salladıktan sonra kızların yanına gittim. Ama daha ben oturamadan zil çalınca sınıfa gitmek sorunda kaldık. Sınıfa giderken telefonu Selly'e vererek

"Operasyon tamam. Emanetiniz buyrun" dedim.

******

Derin bir nefes alarak yanaklarımı şişirdim. Başımı soluma çevirdiğimde hala aynı manzarayla karşılaştığımda sıkıntıyla aldığım nefesi geri verdim. Selly yanımda oturmuş Ethan'ın telefonunda ki rehberden tüm numaraları tek tek inceliyordu. Hayır anlamıyorum ki kız numarası olsa bile nasıl anlacayak ki !

Ethan'ın telefonu Selly' in telefonuyla aynı model olmadığında bizim deli kız telefonun nasıl çalıştığını anlamamıştı. Ben tam nasıl kullanılıcağını anlatıyordum ki sınıfa giren kimya hocasıyla birlikte yerimize geçmek zorunda kalmıştık. Ama ben daha sırama oturamadan Selly beni en arkadaki sıraya sürüklemişti bile. Arkada oturan çocuklar bizim yerimize geçerken bende el mecbur arkaya oturdum. Şifreyi girdikten sonra ilk önce mesajlara girmek istemişti hanımefendi orada bir şey bulamayınca rehberi kontrol etmek istemişti.

 Selly'in yaptığı iş bana sıkıcı -çoook sıkıcı- geldiği için bu sefer aklımı ders anlatan hocaya vermeye çalışmıştım. En azından kovalent bağ (yazar burda kimya hakkında başka bir şey bilmez) daha eğlenceliydi.Tam kendimi kaptırmış neredeyse anlıyordum ki (!) kolumu sıkal ellerle refleks olarak soluma döndüm. Selly hala kolumu sıkarken elinde ki telefonun ekranını bana çevirdi. Gördüğüm resim karşısında gerçekten çok şaşırmıştım.

Sonra ki resime çevirdiğimde yine aynı kişinin resmi vardı. Gucci. Onunla tanıştığımda beri okulun özel sitesinden tut twitter'a kadar her popüler siteye baktım ama hiç birinde kayıtlı değildi. İlk resimde tüm sınıf resim çekilmişti. Bazılarında Ethan'la ikisi ve tek resmi vardı. Bir süre resime aktıktan sonra Gucci'nin olduğu tüm resimleri benim telefonuma göndermiştik. Toplam 6 resmi vardı. Biliyorum biraz çocukça ama bende resmi olmasını gerçekten istiyorum.

 Resimleri telefonuma gönderdikten sonra sandalyemi biraz geriye çekip başımı duvara yasladım. Bir bir resimlere bakıyordum. Ethan'la olan resimlerinde Ethan gülümserken Gucci yüzünde hiç bir ifade barındırmıyordu. Sonra ki resimde ise Gucci tekti. Elinde bir kaç defterle kollarını hafifçe iki yana açmış şaşkın bir şekilde bakıyordu. Gerçekten çok tatlı görünüyor.

"Vanessa geliyor musun?"  diye Jasmin'in sesini duyduğumda bakışlarımı elimde ki telefondan alıp şaşkınca ona baktım. Resimlere ne kadar daldıysam zil sesini duymamıştım. Sadece altı resim olsa da ben tekrar tekrar baktım.

"Geliyorum" dedim telefonu cebime koyup ayağa kalkarken. Selly de sanırım telefonda bir şey bulamamıştı. Çünkü neşesi yerindeydi. Sınıftan dışarı çıktığımızda sınıf kapısının yanında gördüğüm kişilerle yüz ifadem istemsizce değişmeye başladı.

 Yukarıyı okuyun...

İlk Bakış ♥Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin