♥ Kesit ♥

233 12 2
                                    

Sinirden kıpkırmızı olmuştu. Beyaz teninde kırmızılık hemen fark ediliyordu. Ellerini o kadar çok sıkmıştı ki kanı çekilmiş bembeyaz olmuştu. Boyun damarları gerilmiş, belli oluyordu. Biraz sakinleşmeye ihtiyacı vardı. Onu sakinleştirmeliydim... Ama nasıl?

İçimden geldiği gibi hareket edicektim. Biraz daha ona yakınlaştım. Elimi kaldırıp avucumu yanağına bastırdığımda şaşkın bakışlarını yüzüme dikti. Ama o kadar sinirliydi ki şaşkınlığını çabuk atlatmıştı. Bakışlarını elime verdiğinde elimi hareket ettirip boynuyla kafasının birleştiği yere getirdim.

Parmaklarımın bir kısmını saçlarının arasınaydı baş parmağımsa boynunda. Biraz daha yakınlaşıp gözlerinin içine baktım. Baş parmağımı kıpırdatıp boynunu okşarken diğer parmaklarımı yumuşacık saçlarının arasında hareketleriniyordu. En yumuşak ve sakinleştirici sesimle fısıldadım.

"Sakinleş..."

Bakışları yumuşamıştı. Kahverenginin en güzel tonu olan bakışları yumuşasa da elimin altındaki teni hala gergindi. Gözlerim boynuna kaydığında damarının hala belirgin olduğu gördüm. Parmak uçlarımda yükselip aramızda ki mesafeyi sıfıra indirerek boynuna yaklaştım. Diğer elimi kalbinin üzerine koydumda o çok sevdiğim kokusu etrafımı sarmıştı. Tam damarının üzerine masum bir öpücük kondurarak yine aynı sesle

"Lütfen" dedim.

Hissediyordum. Bedeni rahatlıyordu.

Sakinleşiyordu.

Sağ elini belime koyduğunda elinin sıcaklığı tenime işliyordu. Yavaşça geri çekilip yüzüne bakabilecek kadar uzaklaştım. Gözleri hafif kısılmış, elimin altında ki kalbinin ritmi hızlanmıştı. Kabul etmek istemesem de benimde ondan bir farkım yoktu. Nefeslerimiz birbirine karışırken bakışları gözlerimden dudaklarıma kaydı.

Onu öpmemi söyleyen iç sesime karşı erken olduğunu söyleyen diğer sesime kulak verdim. Erkendi hemde çok.

Yavaşça geri çekilip kafamı yana çevirerek bakışlarımı kaçırdım.

Utanmıştım.

Elini çeneme koyup kafamı nazikçe kaldırdı. Gözlerime bakarken gülümsüyordu. Gülümsemesi beni daha da utandırırken bakışlarımı boynuna çevirdim. Gözüme çarpan şeyle daha dikkatli bakmaya başladım. Onu öptüğüm için rujumun izi boynundaydı. Aslında sadece parlatıcı sürmüştüm ve bu yüzden dikkatli bakmadıkça anlaşılmıyordu. Yine de ona yaklaşıp silmek için elimi boynuna uzattım.

Elimi tutuğunda ona baktım.

"İz kal-"

"Biliyorum"

"Tamam o zaman bırakta sileyim işte"

"Hayır"

"Neden?"

"İstemiyorum"

"Neden?" Diye tekrarladım sorumu.

Gözlerinin rengi koyulaşmıştı. Bakışlarını bakışlarımdan ayırmadan yaklaşıp "Çünkü" deyip nefesini bıraktı. "Senin dudaklarını boynumda hissetmek istiyorum. Sadece bir kaç saniye bile olsa benim olduğunu hissettiriyor o iz bana Vanessa. Kalbimin ritmini değiştiren kızın benim olduğunu hissetmeğin nasıl olduğunu anlayamazsın" sesi sonlara doğru üzgün çıkmıştı.

Gözlerinde gördüğüm sevgi, şevkat, özlem özel hissetmemi sağlıyordu. Söylediklerini düşündükçe istemsizce gülümsedim. Benim gülümsemi gördüğünde onun da yüzüne gülümseme yayıldı. Gözlerine ulaşıyordu gülümsemesi. Sahte seğildi. Gerçekten gülüyordu. İçinde ki sevgiyle birlikte gülüyordu.

Selam. Size gelicek bölümlerden bir kesit sundum. Tam olarak hangi bölüm olduğunu söyleyemem.

İlk Bakış ♥Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin