♥ 19 ♥

231 14 0
                                    

İyi okumalar...

Gözlerimi açıp yerimde esnedikten sonra komidinin üzerinde ki saate baktım.

12:30

Neredeyse öğlen oluyordu. Bugünün cumartesi olduğunu kendime hatırlatarak yerimde biraz daha tembellik yapmak istedim. Başımı yeniden yastığa koydum, güneş gözlerimi rahatsız ettiği için yan tarafa dönüp gözlerimi sımsıkı kapadım.

Dün akşam uyuyamadığım için laptopumu kucağıma alıp net de takılmıştım. Kızlara haber vermem gerektiğini bildiğim için skape'ı kullanmıştım. Olayları iki defa anlatmak istemediğim için toplu arama yapmış, bir seferde halletmiştim. Bir ara Nick nasıl olduğumu mesaj atarak sormuştu. Cevap vermemiştim. Ne diyecektim ki? Basit bir 'iyiyim' mi? Değildim, hiç iyi değildim. Hala canım yanıyordu, inanamıyordum olanlara. Ben onlara ne yapmıştım ki bana böyle acımasız bir oyun oynamışlardı. Gözlerimin dolduğunu hissetdiğimde kapattım gözlerimi. Zaten dün yeterince gözyaşı dökmüştüm. Değmezdi. Onlar bunun yanlarına kalacağını sanıyorlarsa yanılıyorlardı. Bende Vanessa'ysam onlardan bunun intikamını alacaktım. Ama bugün değil. Bugün olanlar hakkında düşünmeyecek, sakin bir gün geçirecektim. Yarın düşüne bilirdim.

Geç saatde uyuduğum için kendimi hala uykulu hissediyordum. Biraz daha yerimde oyalandıktan sonra kalktım. Uyuşuk adımlarla banyoya girdiğimde aynada ki yansımamı gördüm. Görüntüm tek kelimeyle berbattı. Gözlerim kıpkırmızı, saçlarım birbirine girmiş, bakışlarımda hayattan bıkmış birinin ki gibiydi. Avuçlarıma doldurduğum suyu  yüzüme çarptım. Bu biraz kendime gelmemi sağlardı.

Banyo da işlerimi hallettikten sonra geri odama girdim. Komidinin üzerinden telefonumu alıp beyaz pijamamın cebine sıkıştırdım. Terlik giymeyi sevmediğim için çıplak ayak, yavaş adımlarla aşağı doğru yürüdüm. Merdivenleri inip, salona girmeden direk mutfağa yöneldim. Evin sessiz olması işime geliyordu. Annemler çoktan işe gitmiş olmalıydılar. Üşendiğim için kendime mutfak masasın da hafif bir şeyler hazırlayarak yemeğe başladım.

Bilindik sesi duyduğumda telefonumu elime aldım. Mesaj yerine girdikten sonra okumaya başladım.

'Günaydın. Tahmin edeyim yeni uyanıyorsun.'

Gülümseyerek Nick'in yazdığı mesajı okuduktan sonra cevap yazdım. Hiç şaşırmamıştım beni iyi tanıyordu.

'Günaydın.Doğru tahmin:)'

'Nasılsın?'

Gözlerimi devirdikten sonra parmaklarımı telefonun üzerinde gezdirdim.

'Şunu sormayı bırak artık. Nasıl olabilirim.'

'Tamam :*(. Bugün için bir planın var mı?'

'Evet tüm gün evde pineklemeği düşünüyorum'

Mesajı gönderdikten sonra daha fazla yiyemeyeceğimi düşünerek kalktım sofradan. Masayı toplayıp bulaşıkları makineye yerleştirdikten sonra telefonumu elime aldım. Hiç bir mesaj göremeyince tuhaf karşılasam da pek üstünde durmadım.

Yine aynı yavaşlıkla odama girdim. Yatağımın yanında ki çantanı aldıktan sonra içinden kulaklıklarımı çıkarıp yatağımın üzerine attım. Aslında amacım müzik dinleyerek kafamı dağıtmaktı ama istem dışı gözüm telefonda ki takvime kaydığında gözlerim büyüdü. Unutmuştum. Aceleyle yatağıma oturduktan sonra laptopumu kucağı çektim. Uygun bir site bulup tıkladığımda sesini açarak Teen Wolf'un 4. sezon finali izlemeye başladım.

Bittiğinde laptopu kapatıp komidinin üzerine telefonumun yanına koydum. Gözlerimi ovuşturdum, hiç kırpmadan bakarsan böyle olur işte. Aşağıdan sesler geldiğini duyduğumda annemin geldiğini anladım. Babam bu kadar erken gelmezdi. Kapım tıklandığında başımı kaldırarak baktım. 'Gir' dememle annemin içeri girmesi ve ardından beni soru yağmuruna tutmasına afallamıştım.

İlk Bakış ♥Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin