"Anne! " diye bağırdım. Gümüş gri koridorlardan koşarken."Anne!" dedim tekrardan. Üzerimde hiç sevmediğim o balo kıyafetlerinden biri vardı. Ayağımda leydilerin giymesi gereken diyar dışında topuklu diye isimlendirilen ayakkabılar. Ama ben bunlarla koşamıyorum ki. Çizmelerim neredeydi benim? Neden hiç kimse yoktu? Neden annemi arıyordum?
"Maya!" diye bir ses duydum. Koştuğum koridorun sonundaki çift kanatlı kapının ardından geliyordu ses. Hızla kapıya ulaşıp iki elimle kapıyı itekledim. Karanlık bir odaydı ve yer yer küçük aydınlatmalar vardı. Bulunduğum yerin bir hol olduğunu bir kaç adım sonrasında anlamıştım. Hayranlıkla etrafıma bakınırken buranın kocaman bir kütüphane olduğunu anladım. Ama içinde bulunduğum beden burayı tanıyordu. Durduğum noktadan çok net gördüğüm oldukça büyük bir masa vardı. Ve üzerinde bir kaç kitap. İlerleyip kitaplara baktım tek tek. 'Gümüş Efsaneler', 'Gümüş Hükümdarlar Tarihi', 'On iki Ejderha Efsanesi', 'İlk Gümüş Kraliçe', 'Gümüş Savaşçılar' isimli kitapları görünce hemen onları koyabileceğim bir şeyler aradım. Bez bir çanta bulunca kitapları çantanın içine tıkıştırdım.
"Prensesim!" dediğini duydum Adam'ın. Hemen arkamı dönüp bana doğru koşan Adam'a baktım.
"Adam! Annem... Annem yok."dedim.
"Buna zamanımız yok sevgilim. Zeus seni bekliyor. Seni koruyacak." dedi.
"Peki sen? Annem?" dedim.
"Sen bu diyarın veliahtısın Maya. Sen olmazsan benim olmamın bir anlamı yok. Beni prens yapan sensin." dedi Adam ellerimi tutarak.
"Annem. Annem nerede Adam? Söyle Chris'e annemi bulsun." dedim.
"Prensim, prensesim." dedi kapıdaki asker. Diğer askerlerin aksine üniforması yoktu. Zırhı da yoktu. Esmerdi. gözlerinin kahve tonu bu kadar uzaktan bile belli oluyordu.
"Gümüş savaşçı Daniel! Annem nerede? Kraliçe Kristen nerede?" dedim sinirle.
"Üzgünüm prensesim. İsyancıların elinde. İsyancılar balo salonunu bastı. Herkesi esir aldılar. Sizi hemen buradan çıkartmalıyız." dedi karşımızdaki gümüş savaşçı.
"Hadi sevgilim. Mia ve Chris yolu açacaklar bizim için." dedi Adam. Elimden tutarak beni sürüklemeye başladı.
"Jack nerede? Ya Alysa? Grace? Robert? Antony? Neredeler Adam?" dedim Adam'ın arkasından koşarken. Gümüş savaşçı ise gözden kaybolmuştu.
"Bilmiyorum sevgilim. Seni güvenli bir yere götüreyim onları da bulacağım." dedi Adam koşmasına ara vermeden.
"Ben hepinizden iyi dövüşüyorum. Hepinizden daha iyi bir kılıç ustasıyım. Bana bir pantolon, bir çizme getirin. Ben isyancıların hepsini öldürürüm." dedim. Adam durunca da ona çarptım.
"O kadar da basit bir isyan değil bu Gümüş Prenses." dedi bir erkek. Alnımı ovuşturarak Adam'ın arkasından çıktığımda karşımda Zeus vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gümüş Kraliçe (ASKIDA)
Fantasy"Tanrılar hükmü verecek ve hakkı olan, seçilmiş olan kraliçeliğe gelecek. O zaman Gümüş diyara, karanlığa batmış olan bu diyara aydınlık gelecek. Gümüş İmparatorluğunu yıkan hükümdarlar cezalandırılacak, imparatorluk yeniden bir araya gelecek ve 12...