Deborah'ın bana ayırdıklarını söylediği bu karanlık mağaranın girişindeki küçük oyukta oturmuş karşımdaki muhteşem manzaraya bakıyordum. Gümüş diyara çok benzeyen doğası, muhteşem turkuaz rengi okyanusu ile tatil cennetlerine benziyordu. Burada Adam ile vakit geçirmeyi çok isterdim. Korku dolu bakışlarıyla geçen bir tatil... Ne kadar da romantik olurdu!Adam, kendi doğasının da benimkine çok benzediğini öğrense hala korkar mıydı benden? Bunu çok merak ediyordum. Ama işte, o... O zor kararı vermiş ve Gümüş diyarı terk etmiştim. Kaçmıştım. Bu sefer bilerek isteyerek kaçmıştım. Yalnızdım. Şimdi de yalnızdım, orada da... Yapacaklarım vardı. Ama bulduğum ilk fırsatta kaçmıştım. Yalnızlığıma kaçmıştım. Belki de sorumluluklarımdan kaçmıştım.
Bitmemiş bir hikayem vardı. Kalemim tükenmiş, ruhum ölmüştü. En sevdiklerim tek tek terk ederken beni, benden korkarken, ben beni yalnız bırakmışım. Kalemimi yalnız bırakmışım. Ne yeni bir kalem tutmaya mecalim var ne de bu hikayeyi bitirmeye. Ruhum yoktu artık. O bile beni yalnız bırakmıştı.
Yalnızlığımla uzun uzun zaman geçirecektim. Artık hep yalnızdım. Diyara dönsem bile yalnızdım. Desteğe ihtiyacım vardı. Adam... En çok ona ihtiyacım vardı. Şimdiden özlemiştim onu. Karşımdaki bu manzara bile yetmiyordu. Ben, ben artık hissettiklerimi dile dökemiyorum. Uygun bir kelime bulamıyorum. Sığınabilecek hiç bir liman kalmamıştı. Hepsi, hepsi korkuyordu benden. Kime sığınacaktım ben? Kimin omzunda ağlayacaktım? Kim teselli edecekti? Kimin kolları arasında huzuru bulacaktım? Sevdiğim tek adam bile benden korkuyordu!! Tanıdığım sevdiğim herkes benden korkuyordu!!
Ama neden? Neden korkuyorlardı? Ben bu gücü kendim istemedim. Muhtaçtım buna. Benden istediklerinin karşılığında bu güce ihtiyacım vardı. Ben ülkemi kurtarmak için güçlü olmak zorundayım. Düşmanım sadece Kara Büyücü değildi. Ben bunu biliyordum. Ama onlar, benden korkanlar biliyor mu? Öğrendiğim gerçekleri ne kadar kaldırabilirler? Hepsi tek tek atlamazlar mı buldukları ilk uçurumdan?
Neden yalnız bıraktılar beni? Neden bu kadar yükün altından ben yalnız başıma kalkmak zorundayım? İnsan yalnızken büyür. Biliyorum. Ve tecrübelerin hepsi acıdır. Peki ben büyüdüm mü? Yoksa hala babasının dönmesini bekleyen o küçük kız çocuğu muyum? Dünyanın değişmesini umut eden, her bilgiye ulaşmak isteyen ama üşenen o küçük kız mıyım? Ah... Küçükken de düştüğümde yaralarımı ben sarardım. Büyüdüğüm de mi ben saracağım yaralarımı? Kimse görmeyecek mi? Canımın ne kadar yandığını, ağlamamak ve dik durmak için verdiğim mücadeleyi? Ne kadar çok isterdim düştüğümde birinin elimden tutup beni ayağa kaldırmasını. 'Geçti. Ben yanındayım.' Demesini. Neden ben yalnız başıma ayağa kalkmak zorundayım? Neden ben hep birilerine destek olmak zorundayım? Neden kimse bana destek olmuyor? Ben neden hep kendi kendimi teselli etmek zorundayım? Ben bu yalnızlığı istememiştim.
Eskisi gibi her şeyi içimde yaşamalıyım. Babam zannettiğim adamın ihanetinden sonra askeri eğitime kafayı takmıştım. Aslında hep prensestim. Prenses gibiydim. O adam gidince dışarı vuramadığım o duygular yüzünden böyle olmuştum. Duygularını kimseye göstermeyen yüzünde hep neşeli maskesi ile askeri eğitim almak isteyen Prenses Maya olmalıyım. Çünkü o zaman da biliyordum şimdi de biliyorum. Benim yaralarımı benden başka kimse saramaz. Gözyaşlarımı kendim silip ayağa kalkmalıyım. Elimden tutan kimse kalmadı artık.Sessiz çığlıklarımı kimsenin duymadığı küçücük dünyamda yine kendimle başbaşa kalmalıydım.
Adam... Meğer ne kadar çok seviyormuşum onu. Üstelik kuzen çıkmıştık. Ne ironi. O ilişkiyi öğrenmeliydim. Adam gerçekten kuzenim miydi?
"Prensesim. Gelebilir miyim?" Dedi Deborah derin düşüncelerimi bölerek. Gelmesini söyleyip insan formuyla yürüyüşünü izledim. Çok uzun süre insan formunda kalmış olmalıydı. Ejderhaya dönüştüğünü kendi gözlerimle görmesem asla ejderha olduğuna inanmazdım. Luna ejderhaların insan formunda zorlandıklarını anlatmıştı bana. Ama Deborah hiç de zorlanıyormuş gibi görünmüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gümüş Kraliçe (ASKIDA)
Fantasy"Tanrılar hükmü verecek ve hakkı olan, seçilmiş olan kraliçeliğe gelecek. O zaman Gümüş diyara, karanlığa batmış olan bu diyara aydınlık gelecek. Gümüş İmparatorluğunu yıkan hükümdarlar cezalandırılacak, imparatorluk yeniden bir araya gelecek ve 12...