Bölüm 45

371 14 2
                                    

Uyandığımda Emre yoktu.Salona geçtim ve koltuğa uzandım.

Keşke ona öyle söylemeseydim. Gelince önünde diz çöküp " Emre söylediklerimin hepsi yalandı. Beni aldattığın için söyledim, seni seviyorum" felan mı desem?  Yoksa hiçbir şey olamamış gibi devam mı etsem?

Ben bunları düşünürken Adalwolf kapıyı açtı ve içeri girdi.

- Günaydın

- Emre sende mi kalıyor?

- Hayır. Bir sorun mu var?

- Dün kavga ettik. Eve hala gelmedi.

- Neden kavga ettiniz?

- Boşver.

- Büyük müydü kavganız?

- Önce duvara yumuruk attı.  Sonra aynaya. Eli parçalandı ve dışarı çıktı.

- Dün gece yalnız mı kaldın?

- Evet.

- Bana gel, benimle kal?

- Tek başıma korkuyorum ama Emre gelip beni göremezse telaşlanır.

- Seni bulamayınca bana gelir zaten.

dedi. Başımla onayladım. Birkaç parça eşya aldım, evden çıktık.

Adalwolf'un arabasına bindik. Arabayı kullanmaya başladı.

- Adal sen kaç yaşındasın ?

- 3 gün sonra 20.

- Okuyor musun?

- Almanyada üniversite okuyordum. Bırakmak zorunda kaldım.

- Hangi üniversite?

- Münih Teknik Üniversitesi.

- Sen kafayı mı yedin?  O okul bırakılır mı?!

- Böyle olması gerekti .

dedi. Demek bu çocuk o üniversiteyi kazanacak kadar zekiymiş.

Evin önüne geldik. Ev bizim kaldïğımız evden daha büyük ve daha güzeldi. Hele içerisi..

Duvarlar şahane tablolarla dolu. Sağ tarafta kocaman bir kitaplık var. Ayrıca odalardan birini kütüphaneye çevirmiş. Kütüphanenin yanında müzik odası var. Duvarlar şarkı sözleriyle ve boyalarla dolu.Sağ tarafta bateri, yanında birkaç koltuk ve köşede gitar var.Resim çizdiği ve spor yaptığı odalarda var. Burada mantıksız olan tek şey bu kadar güzel bir evin dağ başında olması..

Evi gezdikten sonra dayanamayıp sordum.

- Bu ev neden dağ başında?

- Yaşadığım olaylar rotamı yalnızlığa çevirdi.Şehrin ortasına yalnız kalamazdım, buraya geldim. Bir zaman sonra canım sıkılmaya başladı. Bateri ve gitar aldım( önceden eğitimini almıştım). Yazdığım ve çaldığım  şarkılar bana yetmedi. Resimle uğraşmaya başladım, aylarca resim çizdim. Uzun süre yalnız kalacağım için Türkçe yi ve Almanca yı unutmaktan korktum ve bu yüzdende kışın kitap okudum. Spora gelince de " etkileyici olmayı seviyorum".

dedi. Güldüm.

- Okulu bırakman sana bir şey kaybettirmemiş.

- Okuldan sıkılıyordum zaten. 1 ay sonrasında unutacağımız bilgiyi zorla kafamıza sokmaya çalışıyorlar. Şu genç yaşımızda sürü gibi toplanıp, en ufak bir çılgınlıkta ceza alıyoruz. Okul bitince de yaşımız ilerlemiş oluyor. Bu bize ne kazandırır?

- Seneye sınava gireceğim, aklımı karıştırma!

dedim. Güldü.

Aslında mutsuzdum ama Arda gibi Adalwolf'un sohbeti de beni bağlamıştı.

ILK GÖRÜŞTE AŞK'A INANIR MISIN?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin