Ali Asaf : Beğendin sanırım
Eylül : ehh.
Ali Asaf : Ehh! Yüzün niye gülüyor o zaman
Eylül : Yüzüm mü gülüyor?
Eylül odasındaydı. Boydan camın yanına gitmiş duvara yaslanıp Ali Asafla konuşuyordu. Ali Asaf öyle deyince camdan aşağıya baktı Ali Asafı direğe yaslanmış ellerini bağdaş kurmuş ona baktığını gördü. Ali ona el salladı.
Eylül : İnanmıyorum sana. Napıyorsun orada.
Ali Asaf : Seni gülerken görmek zor bu fırsatı kaçıramazdım dimi.
Eylül : Ne diyebilirim ki. Ali Asaflık şeyler bunlar.
Ali Asaf : Sen bir de bana evet desen neler oluyor?
Ali Asaf bunu biraz sessiz söylemişti
Eylül : Anlamadım!
Ali Asaf : Hiç canım.
Esma o sırada balkondaydı. Ali Asafın Eylülün odasına baktığını gördü. Eylülün odasına girdi.
Esma: Eylül ! Sapık ruhlu insan senin odana göz dikmiş bakıyordu. Bak hâlâ bakıyor. Şerefsiz aa yüzsüze bak dur sen dur.
Eylül o sıra semayı durdurmaya çalışıyordu.
Eylül : Esma! Esma dur dur.
Esma banyoya gitti . Orta boylu kovaya soğuk su doldurup içine buz döktü. Eylülün odanının camını açtı.
Eylül :Esma hayır hayır saçmalama. Esmaaaa!
Esma : Kuzum korkma dur sen bir.
Ali Asaf o sıra hiçbir şeyden habersiz. Eylüle bakıp gülüyordu. Esma pencereyi açtı. Eylül arkadan ona gitmesi için işaret yapıyordu. Ali Asaf bir şey anlamamıştı salak gibi gülüyordu.
Esma : Sapık hâlâ bakıyor utanmaz!
Esma bir kova dolusu soğuk suyu Ali Asafın üzerine döktü. Ali Asaf sırılsıklam olmuştu tir tir titriyordu.
Eylül :Aferin Esma! Delirdin mi ya!
Eylül ayakkabısını giyip aşağıya koştu Esma arkasından bağırdı
Esma : Eylül gitme bir şey yapar sana!
Eylül : Ali!
Ali Asaf : Galiba o esmaydı.
Eylül : Ta kendisi. İyi misin ha?
Ali Asaf gamzesiyle güldü.
Ali Asaf : Sen her zamn böyle yapıcaksan. Esmaya söyleyeyimde bana soğuk su döksün
Eylül : Soğok So dokson! Şaka yapma ciddi bir şey soruyorum.
Ali Asaf : Sanırım bir kahveye hayır demem.
Eylül : Gel başımın belası gel.
Ali Asaf : Tatlı belası.
**************
Bahar: Sonra Esma almış buz gibi soğuk suyu Ali Asafın üzerine dökmüş
Oğuz : Sen ciddisin! Esmaya bak sen
Bahar : Deli kız ya yazık aliye
Oğuz : senden kalır bir yanı yok yani
Bahar : Efendim!
Oğuz : Hiç canım
Bahar : anladım ben seni. Benim önemli işlerim var tabi deli olsamda var yani.
Oğuz : Bahar ben ne dedim ki şimdi bahar! Ah be oğuz eşek arısı soksun dilini!
**********
Esma : Yaaa çok özür dilerim çok özür dilerim!
Ali Asaf : Tamam tamam bir kusuru yok! Bu arda eline sağlık esma kurabiye çok güzel olmuş.
Esma : Ne demek. Eylül bana söylemedi yoksa dökmezdim.
Ali Asaf gülerek eylüle bakar.
Eylül :Ha bütün suç benim oldu yani.
Ali Asaf : Tamam kızlar tamam sorun yok. Esma arada bir sen dök bana hanım efendinin hoşuna gitti.
Hepsi gülmeye başladı. Eylül hariç utanmış şekilde elleri başındaydı.
Ali Asaf : Ben kalkayım o zaman. Görüşürüz.
Esma : Biraz daha kalsaydınız kendimi çok suçlu hissettim şimdi.
Ali Asaf : Ben memnun bile oldum. Her şey için teşekkürler o kurabiyenin tarifini de istiyorum bak.
Kapıya geçtiler. Ali Asaf ve Eylül baş başaydı.
Ali Asaf : Artık bir dahakine bahar döker.
Eylül : Ali!
Ali Asaf : Tamam tamam!
Ali Asaf gidicekken hızlıca eylülün yanağına bir öpücük kondurdu ve gitti.
