2 gün sonra
Ali Asaf : Ne var niye çağırdın beni?
Ziyanur : Bana hâlâ kızgın mısın?
Ali Asaf : Baba ne diyeceksen de işim var! Hem ne saklıyorsun sen orada
Ziyanur : Hi hiç
Ali Asaf babasına bakar sonra odadan çıkar.
Ali Asaf odadan çıktığında Eylül'e bakmaya gitti odasında yoktu. Hemşireye sordu
Ali Asaf : Özgül öykü hocanız nerede?
Özgül : Hocam içeride diye biliyorum.
Ali Asaf odanın içine kadar girdi arka taraftaki küçük koltukta Eylül uyuya kalmıştı. Onu öyle görünce yüzünü güleç bir hal aldı Ali Asafın.
Ali Asaf : Sen hem çok da güzel uyuyorsun ama.
Ali Asaf ona hayran hayran bakıyordu. Üzerini örttü. Alnına bir buse kondurdu saçını okşadı geri gitti.
Bahar : Ee ne oldu bir gelişme var mı? Ali Asaf : Yani bilmiyorum ya ama eskisinden daha yumuşak
Oğuz : Olur olur merak etme!
Ali Asaf güldü. Yanlarına alp ve Esma geldi.
Esalp : Selam!
Bahar : Selam canım sen niye buraya geldin.
Esma : Sevgilimi göremez miyim? Bugün alpin doğum günü.
Ali Asaf : Mutlu yıllar oğlum!
Oğuz : Mutlu yıllar!
Esma doğum günü deyince baharın aklına bir şey geldi.
Bahar : Doğum günün kutlu olsun alp! Benim hemen gitmem lazım.
Bahar aniden eylülün odasına girdi uyuyordu.
Bahar : Eylül! Eylül!
Eylül : Ne var ne oldu ya! Bir uyutturmadınız.
Bahar : Bugün Ali Asafın doğum günü.
Eylül duraksadı sonra bozmadı devam etti
Eylül : Ee bana ne bundan.
Bahar : Ne demek kızım bana ne. O kadar flört ediyorsunuz.
Eylül : Ne flörtü ya yok öyle bir şey.
Bahar : İyi peki madem. Ben yinede söylim de.
Bir kaç saat sonra
Eylül hastaneden çıktı Ali Asaf ondan önce çıkmıştı. Eylül esmayı bugün eve gelmeyeceğini söyledi. Bir kaç işini bitirdikten sonra onun kapısının zilini çaldı.
Ali Asaf : Eylül!
Eylül elinde tuttuğu bir kaç poşetle selam verdi.
Eylül : Beklemiyordhn galiba beni.
Ali Asaf : Ha yok bekliyordum. Yani şey niye beklemeyeyim.
Eylül : Geçelim mi artık kapıda kaldık sanki
Ali Asaf : AA doğru geç geç.
İçeri geçtiler. Eylül aldıklarını mutfağa koydu
Ali Asaf : Onlar ne?
Eylül aldığı hediyeyi getirdi.
Eylül : Bugün kuşlar cıvıldadı bana
Ali Asaf 'a hediyeyi uzatır. Ali Asaf çok sevindi kutuyu açtı.
Ali Asaf : Sen benim klasik araba oyuncaklarını sevdiğimi nerdn biliyorsun?
Eylül : Kim bilir!?
Ali Asaf eylüle baktı. Sonra ona sarıldı Eylül içinde kaybolmuştu.
Eylül : Ali Asaf dur!
Ali Asaf : Şuan senin bile bu anı bozmanı istemiyorum.
Ali Asaf geri çekildi. Eylüle gülüyordu.
Ali Asaf : Çok çok teşekkür ederim. Bunu ömrüm boyunca saklayacağım o süre zarfında arada sırada sen de bir tozunu alırsın.
Ali Asaf imalı söylemişti. Göz kırpıp güldü.
Eylül : ee ne yapalım?
Ali Asaf : Açık söylicem buraya geleceğini tahmin etmiyordum.
Eylül : Ne tahmin ediyordun?
Ali Asaf : Yani. Bugün alpin doğum günüymüş ee esnada bir şeyler yapar orada kalırsın diye düşündüm
Eylül : Hm. Esma nın organizasyonu mu yoksa sen mi? Bunu kendime sormam bile çok saçma.
Eylül güldü. Ali Asaf eylüle baktı şaşırdı ve güldü.
Ali Asaf : Vayy! Eylül hanım beni şaşırtıyorsunuz.
Eylül : Ee neler yapıyoruz.
Ali Asaf : Sen geç otur oraya ben hallederim ya.
Eylül : Aa! Hayır yok öyle beraber yapıcaz. Yani beni geçemezsin de olsun hadi.
Ali Asaf : O biraz sıkar Eylül hanım!
Eylül : Vayy iddialı ha!
Ali Asaf : En az senin kadar.
Beraber güldüler yemekleri hazırladılar. Yedikten sonra etrafı düzenlediler Ali Asaf kahve yapıp terasa çıktılar.
Eylül : Çok güzel değil mi?
Ali Asaf : Burası mı?
Eylül kafasını salladı. Kahvesinden bir yudum aldı.
Ali Asaf : Yani en özel anımızın olduğu yer bencede çok güzel.
Eylül'ün aklına o gece geldi. Ali Asafın Eylülü öptüğü gece. Biraz utandı gerildi ama bozmadı. Ali Asafa döndü.
Eylül : İyi ki doğmuşsun.
Ali Asaf ona baktı
Eylül : İyi ki. Belki sen kendini benim için çok önemsiz sanıyorsundur. Ama değil işte benim sana hayatım boyunca ödeyemeceğim teşekkür borcu var eğer bir ansan birini sevicekse. O insanı kendi gözünde kahraman yapmalı. Sen ise benim kahramanımsın.
