Ali kapıya vurup duruyordu.
Eylül : Bir şeyim yok iyiyim ben!
Eylül kapıyı açtı.
Ali : Ne oldu?
Eylül : Ü-üşüttüm galiba..
Ali gülümsedi
Ali : Dedim ben sana hiç önem vermiyorsun ki kendine.
Omzuna dokundu
Ali : Hadi ben sana bir ıhlamur yapayım iyi gelir.
Eylül : T-tamam.
Ali mutfağa gitti Eylül ise elini karnına koydu öylece bakıyordu.
⚫⚫⚫
Ali : Daha iyi misin?
Eylül kafasını salladı.
Ali ona daha da yaklaşıp alnını öptü.
Ali : İstiyorum artık ya..
Eylül : Neyi?
Ali : Güneşin gelmesini. Ya acaba bir doktora mı gitsek sorun vardır belki.
Eylül : Y-yok hayatım olsa hissederdim dimi.
Ali : O da doğru.
Eylül içtiği ıhlamuru yanındaki masaya koyup ellerini alinin yüzüne koyup yanağını sıktı gülerek.
Ali : Napıyorsun ya (gülerek)
Eylül : Fazla bir tatlı geldin gözüme sen.
Bir o tarafa bir bu tarafa sallayacak şekilde sıkılıyordu.
Ali : Ah deli kız! Dur
Eylül : Dur dur öpeyim bir de
Ali : Bak buna kabulum..
Eylül : İşini biliyorsun.
İkiside güldüler Eylül Alinin yanaklarından öptü. Eylül geri çekileceği zaman ali Asaf da dudağından öptü
Ali : Hakkımı almadan göndermem.
Eylül : Fırsatçı
Ali : Her zaman
İki aşık gülüyorlardı şakalaşıp Eylül ise biraz da düşünceliydi.
⚫⚫⚫
Eylül : Bahar dün çok garip bir şey oldu.
Bahar : Noldu?
Eylül : Midem bulanıyor.
Bahar şok olup sonra ayağa kalkıp kahkaha attı.
Bahar : Geliyor be!
Eylül : Bahar otur ya saçmalama! B-belki yediğim bir şey dokundu.
Bahar : Yemezler tatlım. Oldu dimi?
Eylül bir şey demedi bilmiyorum dermişçesine yaptı.
Bahar : Onu da yemezler. Yürü hemen test yaptırmaya gidiyoruz.
Ay sonunda minik güneş geliyor.
Eylül : Ali Asaf görürse..
Bahar : aa o da var. O iş bende
Bahar oğuzu arayıp yapacaklarını söyledi.
Eylül : Naptın?
Bahar : Hallettim. Oğuz aliyle dışarı çıktı.
Hadi gidelim çatlıcam.
Eylül : Tamam tamam.
⚫⚫⚫
Ceyda : İki haftalık hamilesin Eylül. Allah bağışlasın!
Bahar : Yiaaaaa!!!
Eylül : Gerçekten mi!?
Ceyda gülerek kafasını salladı.
Eylül gözleri dolu şekilde bahara baktı.
Eylül : Hamileymişim..
Bahar : Gel buraya gel!
Bahar Eylül'e sarıldı sıkıca.
Bahar : Bu en güzel haber. Sonunda minik Denizoğlu geliyor.
Bahar yanaklarından öpüp gözleri dolu şekilde ona sıkıca sarılıyordu
Eylül ise olayın şokunda olup sadece gülerek ağlıyordu.
O sıra da Esma gelmişti
Esma : N-Ne oldu!? Geliyor dimi!
Bahar kafasını salladı
Esma : Ay sonunda sonunda!
Esma koşarak Eylül'e sarıldı
Eylül : Ay kızlar durun bir bebek var.
Bahar ve Esma karnına dokunup güldüler.
Esma : minik ya gel hemen!
⚫⚫
Eylül evde gezinip dolanıyordu heyecanla alinin gelmesini bekliyordu.
Kapı çaldı.
Eylül : Ah Hoşgeldin hayatım.
Ali : Hoşbuldum güzelim.
Ali eylülün yanağını öptü.
Ali : Noldu sana pek bir mutlusun.
Eylül : Çok mu belli oluyor ya!?
Ali :Efendim!?
Eylül : Y-yok canım bir şey hadi elini falan yıka yemek yicez.
Ali : T-tamam sevgilim.
Ali yukarı çıkmıştı. Geldiğinde yemeklerini koyup yediler. Biraz vakitten sonra koltukta oturuyorlardı beraber. Can sıkıntısı ile birlikte çekindikleri fotoğraflara bakıyorlardı.
Eylül : burada sen bana güller almıştın ağırlığından zor taşıyordun.
Ali : Ah o günü hiç hatırlatma.
Gülüyorlardı
Ali : Zaman su gibi aktı geçti. Ama güzel aktı bak.
Eylül : Mucize oldu bizim için yıllar sonra görüşmemiz, evlenmemiz mutlu bir yuva kurmamız tüm zorluklara karşı aşkımızın direnmesi
Ali onun ellerini tuttu gülümseyerek dinliyordu.
Eylül nefes aldı gülümsedi
Eylül : Ve en sonunda bu aşkımızı güneşle taçlandırmamız
Ali anlamamıştı onu gülümseyerek bakıyordu hâlâ
Ali : Anlamadım?
Eylül'ün gözleri dolmuştu. Akmaması için gözlerini yukarı kaldırıp gülüyordu. Ali ise onun bir şey demesini bekliyordu.
Eylül Alinin elini aldı ve karnına koydu.
