O Zaman Bende Mutlu Oldum

790 48 3
                                    

Ali Asaf : Başardın!
Ali Asaf Eylül'ün içini ısıtacak bir gülüş attı her geçen gün onunla gurur duyuyordu.
**********
Ali Asaf : İyi misin Eylül?
Eylül : konuşmak istemiyorum.
Eylül soyunma odasına gitmişti. Gömleğini giyiyordu. Sütyeni gözükecek açıklıkta düğmelerini daha düğümlememişti. Aniden içeriye Ali Asaf girdi Eylülü öyle görünce bir an durdu sonra bozmadı devam etti.

Ali Asaf : Eylül bu tavrın ne!? Hayır ben soruyorum nasıl olduğunu bir sarılıyorsun bir tersliyorsun . Eylül ne oluyor?
Eylül : Kapıyı çal da gel önce!
Ali Asaf : Umrumda değil! Ben seni merak ediyorum. Suç mu yapıyorum?
Eylül :Tamam anlatıcam önce bir dışarı çıkalım.
Ali Asaf ve Eylül odadan çıktılar. Eylül biraz utanmıştı. Yüzüne gelen saçını arkaya attı Ali Asaf ona bakıyordu. Eylülün odasına girdiler.
Ali Asaf : Dinliyorum.
Eylül önce nefes aldı sonra başladı. Eylül : İlk hastam... İlk hastam da böyleydi riskli bir ameliyatı vardı o da benm gibi yetim büyümüştü. Çocukdu daha hatta onun annesini de bulmuştum benden söz istedi beni kurtaracak mısın diye başaramadım. Aklıma bir an o geldi.
Eylül'ün gözü doldu. Gözlerini sildi. Ali Asaf yerinden kalktı eylüle sarıldı. Çenesini eylülün başına koydu ona sıkıca sarıldı çaktırmadan da kokusunu çekmeye çalıştı Eylül bunu fark edince geri çekildi.
Eylül : Özür dilerim ben de canını sıktım.
Ali Asaf bir tebessüm etti.
Ali Asaf : Varsın seninle beraber üzüleyim seninle güleyim hadi asma o suratını tamam. Hem sana
Eylül sözünü kesti.
Eylül : Gülmek yakışıyor...
Ali Asaf : Bakıyorum da dediklerimi unutmuyorsun
Eylül :Bizde de var tabi bir şeyler hep sen mi mükemmelsin.
Ali Asaf güldü eylüle çapkın bir bakış attı
Ali Asaf : Sen başlı başına mükemmelsin zaten.
Eylül utandı geri yerine oturdu.
Ali Asaf : Neyse o zaman doktor biliyorsun bize ihtiyacı olanlar var o zaman ben gidiyorum.
Ali Asaf kapıyı açtı gidicekken durdu duvardan kafasını çıkardı.
Ali Asaf : Bu arada rimelin akınca yakışmıyor sana
Elleriyle kendi ağzını kaldırmıştır. Gülmüş ifadesi yapmıştır
Ali Asaf : Gül biraz biliyorsun yakışıyor.
Ali Asaf odadan çıktı gülerek acile indi.
**********
Oğuz : Delirdiniz mi oğlum burada mı uçuracaksınız.
Bahar : Gör gör de örnek al iki lafla gönlümü alacağını zannettin dimi!
Bahar gider oradan
Oğuz : Ee hayatım hani barışmıştık. Bahar! Bahar bekler misin bi!
Ali Asaf : kız haklı! (gülerek)
Oğuz  : Hepiniz üzerime gelin anasını satayım. Bahar bekle bahar!
Ali Asaf oğuz ve baharın arkasından güler. Eylülü arar.
Ali Asaf : Ne yapıyorsun?
Eylül : Acildeyim küçük bir kaza olmuşta bir hastanın kaşı patlamış ona pansuman yapıyorum.
Ali Asaf : Hmm ne zaman biter işin?
Eylül :Bitti sayılır. Ne oldu ki?
Ali Asaf : Kim bilir!?
Eylül : Allah Allah! Bir takım gizemli laflar.
Ali Asaf : Gelince görürsün sevineceğin bir şey. Arka bahçeye bekliyorum seni.
Eylül : İyi hadi bakalım.
Eylül telefonu kapatır. İşi bittikten sonra alinin çağırdı yere gider. Ali Asaf'ı uçurtma uçururken görür. Koca bir gülümseme alır yüzünü.
Eylül : Nereden geldi aklına bu!
Ali Asaf : Üzgündün bugün bende böyle bir şey yapmak istedim.
Ali Asaf Uçurtmayı Eylülün eline verir kendide tutar. Elleri birbirlerine değmiş. Arada bir çaktırmadan Ali Asaf Eylülün kokusunu çekiyordu.
Eylül : Çok çok mutlu etdin beni.
Ali Asaf : Sen mutluysan o zaman bende mutluyum!
Eylül : En son seninle uçurmuştum.
Ali Asaf : Ben de ilk seninle. Ve bu son hiç gelmesin.


GİZLİ SIR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin