Bu bölümde ciğerimi köşeye bırakıyorum. Küçük yıldıza basmayı ve yorum atmayı unutmayın!~
Lisa, annesinin koluna girmiş, ağır adımlarla hastaneden çıkıyordu. Attığı her adımda canı daha çok yanıyor, düşünceleri onu esir alıyordu.
Jungkook onun birkaç adım gerisinde adımlarını takip etti.
Lisa üç gün boyunca yoğun bakımda kalmıştı. Jungkook yoğun bakımın kapısında bir dakika olsun uyumadan beklemiş, her gece ağlamıştı. Lisa'nın durumunda olan insanlara sorulan klasik soru onlara da sorulmuştu. "Bebeği mi kurtarmamızı istiyorsunuz, eşinizi mi?" sorusuna Jungkook'un tek cevabı Lisa idi.
Lisa yoğun bakımda gözlerini açtığında etrafında hasta bakıcılardan başka kimse yoktu. Gözleri karnında buluştuğunda aklındaki soruların cevabını bulmuştu. Vücudunu oynatmak onun için oldukça zorken yataktan kalkmaya çalıştı ancak hasta bakıcılar onun yanına koşup sakinleştirdiler.
Kendi odasına geçtiğinde dinlenme süresi boyunca kimseyle konuşmadı. Annesinin ve babasının tüm ısrarlarına rağmen, gözlerini haki rengindeki duvardan ayırmadı.
Ailesi olanları bilmediği için Jungkook'a destek olmaya çalışıyordu ancak Jungkook'un içindeki suçluluk duygusu gün geçtikçe büyüyor, yaşayamaz hale getiriyordu.
Jungkook, Lisa'nın adımlarını izlerken ameliyathanenin kapısında çaresizce beklediği anları hatırladı. Böyle olacağını düşünmemişti, böyle olmasını istememişti.
Lisa yan yana park edilmiş arabaların önünde durduğunda babasının arabasına yöneldi. Jungkook elindeki hastane kıyafetlerinin olduğu çantayı yere bırakıp Lisa'nın kolunu tuttu.
Lisa hiçbir duygunun barınmadığı gözleriyle ona baktığında Jungkook o an yok olmayı diledi.
"Lisa, Jungkook'la gitmen daha iyi olur. Biraz yürüyüş yapın, doktor hareket etmen gerektiğini söyledi."
Lalisa, annesine dönüp başını belli belirsiz salladı ve Jungkook'un arabasına doğru ilerledi.
Jungkook arabayı sitenin girişine bırakmıştı. Buradan eve yürümenin Lisa için iyi olacağını düşündü. Başıyla site güvenliğine selam verip Lisa'nın eline uzandı ancak Lisa, sert bir şekilde elini çekti ve küçük adımlarla yürümeye başladı.
Siteye girdiklerinde birçok insanın ağladığını gördüler. Lisa neler olduğunu anlamaya çalışırken Jungkook siyah giyimli ağlayan insanlar arasından sıyrıldı ve Lisa'nın elini nazikçe tutup kalabalığın olmadığı tarafa çekti.
Lisa günlerdir konuşmadığı için çatallaşmış sesiyle "Bırak," dediğinde Jungkook "Bırakamam." diye mırıldandı.
"Bu kadar çabuk bırakamam Lisa."
Lisa gülüp başını iki yana salladı. Solgun yüzü, içten bir gülümseme olmadığını onaylıyordu.
"Sen beni bıraktın Jungkook. Beni ve Mina'yı, yalnız kaldığın ilk anda bıraktın."
"Hayır!" Jungkook'un bağrışına iki kişi dönmüştü.
"Sana olan sevgimin, bağlılığımın üzerine yemin ederim ki, bırakmadım. O an sağlıklı düşünemiyordum, sanki bir büyünün etkisi altına girmiş gibiydim. Yemin ederim Lisa, böyle olsun istemedim."
Lisa başını salladı. "Biliyorum, istemedin."
Jungkook onun biraz olsun affettiğini düşünerek rahatladığında Lisa kendini ondan uzaklaştırdı.
"Ayrılmak istiyorum Jeon Jungkook. Seni tanımamış gibi hayatıma devam edeceğim, sende öyle yap. Bizim için en sağlıklısı bu."
Jungkook bir süre onun dediklerine odaklanmaya çalıştı. "Ne?" Sorusu anlamadığı için değildi, Lisa'nın böyle bir şey demesini beklemiyordu.
"Boşanalım."
"Lalisa, anlamıyorsun,"
"Asıl sen anlamıyorsun! Bu şekilde tekrar yanında olmamı bekleyemezsin. Sana en saf duygularla bağlanmamı, her gün kendimi peri masalındaymış gibi kandırmamı bekleme."
Lisa evine doğru adım attı ve arkasını dönmeden konuştu. "Eşyalarını toplamana gerek yok. Birkaç saat izin verirsen ben kendi eşyalarımı alıp gideceğim. Boşanma işlemleri için en kısa zamanda haber göndereceğim. Mahkeme salonu dışında görüşmemek üzere."
Lisa acısını önemsemeden sert adımlarla yolda ilerlemeye başladı. Jungkook ise gözlerinden süzülen yaşlarla duvara yumruk atıp yere çöktü.
"Böyle olmasını istemedim!" diye bağırırken kaybettiği her şeyin acısını iliklerine kadar hissetti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lilith
Fiksi Penggemar"Adem ile Havva buyursunlar içeri, girmesin kapıdan Lilith!" ➤start: 130118 finish: 010618 ➤tüm hakları saklıdır.