5- İlk Gün

4.8K 62 3
                                    

Yazım Yanlışları Çok Özür Dilerim :)

Keyifli Okumalar.  Resim hiç koymadım. Hayal gücünüze bırakıyorum. Ama Rüzgar'ı merak edenler için koydum :)

 -------------------------------------------------------------------------------------------------------

Etrafı kızlarla çevrili olan çocuğa doğru yönelmeye başladım. Sınıfıma gitmeyecektim şimdi. Sonuçta ilk günümdü değil mi?

"Ay canııım şu mektubu mu al lütfen!"

"Benimkini de al ya"

"Bir öpücük istiyorum ben ama"

"Kızlar çatlayın o benim!"

"Ne kadar tatlı yaa"

"Sarıldım ona sarıldııım!!!"

"Çok zavallılar değil mi ?" diyen sese döndüm. Turuncumsu uzun saçları olan bi kızdı. Gözleri  elaydı. Ve karşımızda duran salak kızların o çocuğa karşı salak konuşmalarını dinliyordu.

"Neden onu sanki Tanrı gibi yüceltiyorlar?"

"Bilmiyorum bende.Ama aşıklar ona. Zengin alkolik bi züppeden ne beklerler bende anlamıyorum." Dedi gülümseyerek. Bende ona karşılık verdim. Kızlar bayağı aşıktılar ona. Aynı liseli ergenler gibi sarılıyorlardı. İmza bile alıyorlardı ?

Bu çocuk ünlümüydü ? Yoksa ben mi tanımıyorum?

"Boşver onları sen." Dediği an gözümü onlardan aldım. "Aç mısın? Yemek yiyelim mi?" diye ekledi.

"Aslında evet. Kahvaltı yapmadım. "dedim. O da kolumdan tuttu ve yukarı kata çıktık. Büyükçe insan topluluğuyla karşılaştık. Yemekhane biraz küçüktü ama oturacak yerlerde vardı.

"Sen geç otur bi yere. Yemek alıp geliyorum" dedi. Ve uzaklaştı yanımdan. O giderken arkadan onu süzüyordum. Çok iyi bir fiziği vardı aslında. Saçları kalçasına kadardı. Benimde uzundu ama bu kadar değildi. Ve parlaktı onunki. Aynı portakal rengiydi resmen. Umarım boya değildir. Boyaysa da bayağı yakışmıştı.

"Hayrola? Lez misin ? Emine'yi süzüyorsun da sabahtan beri. Ben utandım yani " dedi birden kalın bir ses. Aniden silkelendim ve arkamı döndüm. Boş bir masanın üzerine oturmuş kahverengimsi düz hafif kalkık saçları olan küçük yüzlü çocuğa baktım.

"Arkadaşım o benim. Sizi ilgilendirmez." dedim bir çırpıda.

"Tamam fıstık kızma ya." dedi o da yarım ağız gülerek.  Gözlerimi devirdim.              

 Daha çok sinrimi bozmuştu aslında. Eğer böyle tipler karşıma daha çok çıkacaksa okulu bırakabilirdim aslında.                         

"Sen yeni misin?Daha önce hiç görmemiştim de. Hemen yanlış anlama da." Dedi gülerek.                                                                      

"Evet." Dedim ona bakmadan. İnsanları izliyordum ve içimden Emine nin hemen gelmesi için dualar ediyordum.

"İyi.Sana okulu tanıtacak kimse yok mu? İstersen ben tanıtı__"

"Yok kalsın, var zaten." Diyerek sözünü kestim. Çocuğa bakmıyordum ama onun bana baktığını hissediyordum.

"İyi sen bilirsin. Bu arada adım Murat" dedi gülerek ve masadan inip karşıma geçti. Elini uzattı.

İçimden -koyuyumda tur at- gibi salakça bi espri geçti ama yapmadım. Sonuçta nası tepki vereceği belli olmazdı. Kafamı kırabilirdide.

"Bende Helena." Diyerek elini sıktım. Şaşırmıştı o da. Ama bir şey sormadı Allah tan. Sadece gülümsedi.

"Teşekkürler.Sen Türk değil misin diye sormadığın için. " dedim gülerek.           

"Ne demek. Sende koyuyumda tur at esprisi yapmadığın için sağol " dedi gülerek. Evet  yapmamıştım.

Ardından telefon numaramı istedi bende vermiştim. Belki vermemeliydim ama sonuçta daha çok isteyen olacaktı. Onlara vermezdim en azından.

"Görüşürüz sonra fıstık" dedi gülerek.

"Fıstık?? Bence demesen iyi olur." Dedim.

"Tamam sen bilirsin fıstık" diyerek merdivenlere doğru yürümeye başladı. Ara sıra arkasını dönüp bana bakıyordu ama gözlerimi kaçırıyordum hep.  Çünkü beni ilgilendirmezdi o. Daha ilk gündü yani, diye düşünürken Emine yi gördüm. Gülümseyerek yanıma yaklaştı.

"Kusura bakma ya çok sıra vardı. Bundan sonra dışarıda yiyelim" dedi ve elindeki iki tepsiden birisini bana uzattı. Aldım ve Murat ın oturdugu masaya geçtik.

"Baksana. Sen kimsin?" diye sordu bana bakarak. Hamburgerimi tam yiyecekken durdum.

"Anlamadım?" diyerek hamburgeri bırakıp ellerimi birleştirdim.

"Bana bak kızım. Buraya gelmişsin diye tüm erkeklerin gözü sende olacak değil. Hele Murat'ın! Uzak dur o çocuktan. Kim olduğunu biliyorum zaten Helena!" dedi yüksek sesle. Ama kalabalıktan onu  kimse duymamıştı.

Ve ben ne olduğunu anlayamamıştım bile. O melek gibi görünen kız bir anda şeytan çıkmıştı besbelli. Ağzım açık kalmıştı.

"Uzak dur o kadar." Dedi tıslayarak. Ardından  kendi tepsisini alıp ayağa kalktı. Kafamdan aşağıya bırakacak sandım bir an. Ama yapmadı. Yapamazdı zaten. Bir sebep yoktu ortada ?

"Seni anlamıyorum Emine?" dedim hemen sessizce. Yüzümü inceledi ve kahkaha attı.                                                                                                                                                    

"Adımı da öğrenmişsin. Bana bak kızım. Ayağını denk al. Yenisin diye adın çıktı. Herkes seninle tanışmaya gelicektir. Ama olduda Murat gelirse tanışma! Hatta hiç konuşma da onunla!" dedi ve sandalyesini ayağıyla arkaya atıp masadan uzaklaşmaya başladı.

Bu kız deliydi.


Zır deliydi  hemde. Birçok kız tanımıştım ama bunun gibisini hiç görmemiştim.

Anladığım kadarıyla ya Murat la sevgiliydi  ya da platonik aşığıydı.

Her neyse yinede biraz korkmuştum.

İlk günden bu  olduysa bir ay sonra falan ne olacaktı tahmin bile edemiyordum.!

Sonsuza Dek Kız KızaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin