Sonsuza Dek Kız Kıza

12-Ben Buyum.

Arkadaşlar mesajlardan dolayı bir bölüm daha yazdım :) resim Rüzgar :) Resim Yasemin

Tam karşımdaydı haftalardır beklediğim kadın. Onu o kadar çok özlemiştim ki elinde ikimizin olduğu çerçeveyi tuttuğunu bile daha sonradan fark ettim.

"Helena.Ben geldim tatlım.Evet biraz erken ama sana sürpriz yapmak istedim" dedi melek gibi gülümseyerek. Beni öldürüyordu resmen. Siyah göz kalemi mavimsi gözlerini ortaya çıkarmıştı. Gri bir kazak giymişti ve  ince bacaklarını siyah bir taytla örtmüştü.Saçları ise..

Herzamanki muazzam güzellikteydi. Ona birkez daha aşık olmuştum.

"Helena? Beni özlemedin heralde ?" diyerek yanıma yaklaştı. Soğuk elleriyle ellerimi tuttu. Boylarımız aynı gibiydi. Ama o benden çok çok daha güzeldi. Ve kendimi ara sıra ezik gibi hissediyordum.

"Hayır hayır. Sadece şaşırdım" dedim onu incelemeyi keserek. Gözlerime baktı. O öldürücü gülümsemesini yaptı tekrardan. 

"Bak evet şaşkın olman normal. Sana haber vermedim çünkü.Daha 1 haftam daha vardı.Ama ailem çok sıkıyordu artık beni.Bende işleri bırakıp geldim" dedi.Sadece gülümsedim.

"Ayrıca tatlım burada fazlasıyla tanınıyorsun galiba.Az önceki Okan da kimdi? Ve bu evi verdiğin adresle okulunun yanından geçerken birçok kişi seni konuşuyordu. İsimini çok duydum" dedi gülümseyerek.

Birçok kişi benimi konuşuyordu ? Aman Tanrım ne yapacaktım ben? Öğrenmiş olabilirlerdi Emine'den. Ve o havuç kafa kesinlikle söylemişti. Korkudan titremeye başladım. Ve bakışlarımı ondan kaçırmaya başladım.

Yatağa bakıyordum.Halıya, duvara,onun gözlerine.

Tanrım bakışlarımı bile ondan alamıyordum.. Derin bir nefes aldım hemen. Sahte gülümsememi ona gösterdim. Bana karşılık verdi.Gerçek gülümsemeyle.

"Eevet..Birkaç tane arkadaş edindimde.O yüzdendir " dedim kızararak. Güldü hemen.

"Birkaç tane? Pardon küçük burun ama okul bahçesindeki çoğu insanın dudaklarında senin adını duymuştum.Birkaç tane demekmiş." dedi.Ve yine sahte gülümseyişini gösterdim.

Ah bu konudan çok sıkılmıştım.

"O değilde sen bana nasıl eve girdiğini söyle?" dedim konuyu değiştirerek.

"Yakışıklı çocuk sağolsun" 

"Hangi yakışıklı çocuk??"

"Oo demek birsürü var ha?"

"Ah Yasemin.Saçmalama.Kimden bahsediyorsun?"

"Okan diye seslendiğin çocuktan tatlım" diyerek gülümsedi.Şaşkınca ağzım açık şekilde ona baktım.

"Anlamıyorum.Okan nerden bulmuş anahta__"

"Aa bu ne böyle? Daha yeni gelmişim sorguya çekiyorsun beni" diyerek sözümü kesti.Sahte gülümseyip kafamı kurcalamaya başladım.Okan nerden bulmuştu anahtarı? Ve bana sormadan.

"Aç mısın?" dedim ona bakarak. Kafasını "evet" anlamında salladı.Ardından ikimizde odadan çıktık.

  Mutfağa geldiğimde Yasemin odaya geçmiş televizyondan Amy Winehouse'dan- Back to Black dinliyordu.Ara sıra şarkıya eşlik ediyordu. Amy kadar güçlü sesi olmasada arada kaynıyordu ve güzel bir düet çıkıyordu. 

Dolaptan pizzaları çıkarıyordum bende.Belkide pizza yemekten bıkmıştım ama yemek yapmayı bilmiyordum.Tabi artık Yasemin burada olduğuna göre midem bayram ederdi. Herneyse birayıdaç çıkardım.O içmiyordu ama ben içiyordum.Ve beni "içme" diye zorlamıyordu.Çünkü ben ona "sigara içme" diye zorlamıyordum.Anlaşmamız vardı bu konuda.