Bölüm 19.

6.3K 369 73
                                    


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Rüzgardan..


Denizi kaybetmeyi göze alamazdım. Bu kadar yol kat etmişken.. Benim için en zor olanı başarmışken, Denizi kendimle konuşmaya ikna etmişken şimdi yanlış anlamalar ve bazı saklı kalan gerçekler yüzünden Denizi yalnız bırakmıyacaktım.


İşte bugün tamda bugün gidip Denizle yüz yüze konuşacaktım. Deniz harbi kızdır dilinde ne kadar kötü söz söylerse söylesin asla ama asla kalbinde kötülük barındırmaz. Asla ama asla biri için düşündüklerini gizlemez. 


Bende kendimi gizlemeyecektim. Gidip her şeyi onunla yüz yüze konuşacaktım ne olacaksa olsun artık. Fare gibi saklanmaktan, onu da kendimide abuk-subuk bir heyecanın içinde haps etmekten yorulmuştum. İşte büyük gün bugündü.


*************

benden...


Rüzgar okula gelir gelmez gidip sırasında oturdu. Eliyle yüzünü kapatıp derin bir nefes aldı. Ama yetmemişti. Karnındakı şu mide bulandırıcı kurtcuklar haraket etmeye devam ediyordu. Akciğerlerindeki oksijen sanki daha oraya varmadan buharlaşığ havaya karışıyordu. Elleri sıcakken parmak uçları buzdolabındakı su şişeleri gibi soğuktu. Hani elle tutulamayanlar gibi...


Saat daha erkendi. Denizin gelmeyeceği kadar erken. Bugün dayanamayıp erkenden gelmişti. İyi halt etmişti. İşte bu yüzden geberiyordu. 


Dayanamayıp ayağa kalktı. Cebinde her zaman bulunan küçük not defterini çıkarıp bir şeyler karaladı ve bunuda başaramayıp tekrar cebine koydu. Zaman geçmiyordu. Sanki hayat ağır çekimde irerliyordu. En son pes edip başını sıranın üzerine koydu. Böyle beklemek daha kolaydı.. Yani.. Sanki..


O sıkıcı dakikalar bir birinin iterek kakarak geçmeye devam ediyordu. Rüzgarın oturduğu sınıf yavaş yavaş doluyordu ve Rüzgarın o sıkıcı sessizliği yerini gülmelere, şakalara çocuk seslerini bırakıyordu. Herşey çok iyi olacaktı. Buna inanmak bile her şeye yeterdi..


Ve en sonunda zilin sesini duydu. Denizin sınıfında ilk ders bedendi. Muhtemelen spor salonunda oturmuş ve internetten bir şeyler izliyordu. Rüzgar için harika bir fırsattı. 


Hoca sınıfa gelmeden o gün hayatında il kkez bir şey yaptı ve zil çaldıktan sonra sınıfı terk etti. Sınıftaki diğer çocuklar Rüzgarın arkasından sanki uçan inek görmüşcesine baka kaldılar. E yani haksızda sayılmazlardı.


Rüzgar kimseye görünmeden spor salonunun olduğu kata düşmeyi başarmıştı. Kapıya vardığında derin bir nefes daha aldı ve giyinme odalarının olduğu bölüme doğru irerledi. İşte daha buradan Denizin senini duyuyordu. Biriyle konuşuyordu bi kızla..


Rüzgarın adımları aniden durdu...


İçeriden gelen sesler...


Bir Kız vardı. Ve Deniz onunla kavga eder gibi bir şey konuşuyordu. Rüzgar duyduklarının gerçekten kendi iç sesi olduğunu sandı ama yanılmamıştı bu ses Denize aitti..


"Kim dedim sana bu ananim? Bizden gibi aşığın mı var Deniz hanım?" diye kız bir şeyler söylüyordu. Rüzgar bir adım daha yaklaşıp kapının arkasından onlar görecek şekilde durdu.


"Selin o çocuğun korkak bir platonikten başkası olmadığını söylemiştim." Deniz işte şimdi gerçekleri söylüyordu.

"Kızım benden de mi sakladın sen bunu. Kaç gündür konuşmuşsun 2 haftadır okula gelmedim diye bi sevgilin olduğunu benden saklamışsın inanamıyorum bravo" Selindi. Denizin diğerlerine nisbette daha yakını olan kız.


"Selo saçmalama sevgilim olsa tutup elinden okulda gezmezmiyim telefonuma resimlerim yüklemezsmiyim. Salağın teki işte yazdı bana.. Tamam bak gerçekten ısındım ama kandırmış beni. allah bilir Mehmetcan felan işte ya önemsiz. Hem zaten gerçek olsa bile ilk başta karşıma çıkmayan korkağın tekini severmiyim ben?" 


Rüzgarın midesindeki kurtcklar kendilerini kuytu köşede bir yerde boğmuşlardı sanırım. Ve yerlerini kocaman bir yumruya bırakmışlardı. 

"iyi tamam be. Ciddi bir şey olsa söylersin zaten değil mi?"

"söylememmi selo ya. Hem ben napayım yakışıklı olamayan, zengin olmayan, okulda bi havası olmayan anne kuzusunu.. ben bad boylardan hoşlanıyorum biliyorsun." diye gülmeye başladı. Selinde ona eşlik ederken Rüzgar cebinden deminden beri bin bir hayalle cizdiği minik not defterine bir şeyler yazıp kağıdı yırtarak yere attı. Ardından hızlı adımlarla ordan uzaklaştı.


Deniz Selinle beraber giyinme odasından çıkarken yerdeki notu görüp kağıdı yerden aldı. Önce lise birlerin aşk mektubu zann edip eğlenmek istedi ama kağıttaki kocaman Mavi yazısını görünce kaşları çatıldı.


"Sanırım başından beri haklıymışım MAVİ. Ama biliyormusun iyiki seni duymuşumda o kapıyı açıp yanına gelmemişim. Tebrikler artık bad boyları rahatca kese bilirsin çünkü bu dakikadan itibaren arkanda seni izleyecek bir Rüzgar olmayacak DEniz!"


******

Evet bir güne iki bölüm hadi eyvallah. Devam edeceğiz merak etmeyin ve beklemeddde kalın.. Bysss))

Anonim : Mavi (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin