Sabah gözlerimi araladım. Arda hala yanımdaydı. İçimdeki tarifsiz anlam veremediğim bi huzur ve güven var. Sanki onun yanındayken kimse bana zarar veremeyeckmiş gibi tarifsiz ya anlatamamıyorum. Bende sanki uyumaya devam ediyormuş gibi gözlerimi yumdum çok geçmeden uyandı bizim ayı yogi. Olduğu yerde esnedi aşağı baktı yüzüme bakarak;
''Hala uyanmadınmı?? Ufaklık'' senin yfaklığına başlıycam ben şimdi, neyse sakin olmalıyım güzel bir sabah. Ne Sabahhı ya öğlen olmuş;
''Uyandım uyandım'' kafamı bahçe tarafına çevirdim bahçe kapısını açıp dışarı fırladım;
''Heyy ufaklık nereye''
''Wuuhhuuuu toprak kokusunu kim sevmez ya şu havaya bak keşke dün yağmurda ıslansaydım. of yaa'' dedim ve çimelerin üzerine yattım. Arda içeriden bahçeye geldi.
''Ufaklık sen nasıl kızsın ya saçların krilenir diye düşünmüyormusun hiç'' dedi ve yanıma uzandı;
''Ne saçmalama anı yaşamak lazım saçlarım temizlenir. Ama bu anı bir daha yaşayamayacağım o yüzden keyfini çıkartmak lazım. Ah birde dün ıslansaydım poof'' deyip oturma pozisyonuna geçtim.
''Korkudan dışarı bakamıyordun ufaklık ne ıslanması''
''Ya ben korkmadım şimşek çakıyordu irkildim KORKMADIM!! Ama şimşek çakıyor diye yağmurdan vazgececek değilim''
''Ama çıkamadın dışarı '' Deyip sırttı kafamı eğdim bende.
''Tamam ufaklık madem bu kadar ıslanmak istiyorsun gel benimle HOPPA'' dedi kucağına aldı buda hep kucağına alıo abi alışıcam yakında her yere götürsün beni hahaha :D. Sahile getirdi. Denizde beni döndürmeye başladı full ıslandık.(Medya Açelya Ve Arda) Ben bir yandan onu ıslatıyorum denizde koşuyoruz o bana atıo sırıl sıklam olduk. Bide kış ayındayız Su buz gibi çok zekiyiz biz;
''Wuhuu Aaa Hey Arda bak orada ne var'' dedim arkadsını döner dönmez yuzune suyu fırlatıp kaçtım
''Demek öyle hmm Sen kaşındın gel buraya ahhaahaha''
'hayır hayır olmaz aaaaa'' diye bağıra bağıra kaçıyordum. Tabi bana yetişti. Yaklayınca Kumlara düşmemiz bir oldu.
''şimdi kaç bakalım ufaklık'' dedi ve muzip muzip sırıttı. Donmuştum taki gözlerimin içine bakana dek vucüdum yanmaya başladı. Kan dolaşımım gene hızlanıyor kalbim çıkmak üzere;
''A-ama ama bu haksızlık ben hareket etmem lazım sayılmaz bu savaş''
''Sayılırı ufaklık ben kazandım'' hala üzerimde abisi kalksana ya
''Haksız rekabet sayılmaz'' sonunda üstümden kalktı. Elini uzatıp benide kaldırdı.
''Hadi eve gidelim ufaklık hava kararmaya başladı esiyorda''
''Yaaa ama daha yeni geldik sayılır''
''Açelya yeter bu kadar. Hem acımadınmı sen? Ben çok acıktım eger daha fazla kalırsak seni yiycem'' dedi yürümeye başladık.
''Yemeği sen yapma zehirleniriz diye korkuyorum hahaha'' Hava kararmaya başladı. Zaman daraldı Candan lara gidicem Denizle buluşucam. Belki onları Ardayla tanıştırırım. Neyes ki eve geldik.
''Pizza söyliycem yfaklık çok yordun bugun beni'' duyanda sanki beş yaşındayım bn onunla oyun oynadım zanneder. Donuyom ben ya off. Buz gibi suda dans etmemi ebem söyledi tabi. KAHRETSİN!!
''Pizza geldiiii'' dedim.
''of çok acıktım ufaklık ya'' Bu çocuğu boğabılırım. Pizzayı yedikten sonra.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UFAKLIK
Romance©Tüm telif hakları saklıdır. Hiç AŞK'ı mecburiyete sığdırmak zorunda kaldınız mı? Mecburen aşık olmak! Saçma ve anlamsız gibi dursa da bazen; Kaderinizin o olduğunu anlamak o kadar zor olmasa gerek! Ne dersiniz?