Ferayenin bu içten ve korkarak ağzından dökülen cümleler karşısında Efkan "tamam" demekle yetindi.
Ferayeyi sakinleştirmeyi başardıktan sonra Efkan; "Sen burda kal. Ben İzime bakmaya gidiyorum" diyerek doğruldu ve içnde patlamak üzere olan korkusuna rağmen kızının odasına gitmek üzere koridorda yürümeye başladı. Odadan dışarı çıkan Efkan merdivenlerin başına geldiğinde bir an duraksadı ve derin bir nefes aldı. Cesaretini iyice topladıktan sonra merdiven karşısında duran kızının odasına bir bakış attı. Ve yavaş adımlarla ilerledi. Attığı her adım da cıkan çıtırtı sesleri evin her köşesinde yankılanıyordu. Bu sesler herkesten çok Efkanın gerilmesine sebep oluyordu.
Efkan sonunda İzimin odasının önüne vardı ve tekrar duraksadı. Nefes alışı ve kalp atışı istememesine rağmen artmıştı. Tekrar cesaretini topladıktan sonra İzimin kapısına yavasca üç kere vurdu.
"Tık, Tık, Tık...."
Bu sırada hiçbir şeyden habersiz İzim odasında oturmuş son birkaç gündür yaşadıklarına bir anlam vermeye calışıyordu. Odasında olanları düşünüyor, babannesinin ölümüne üzülüyor, ormanda agaç kavuğunda gördüğü şeyi tanımlamaya çalışıyordu.
Tamamen iç dünyasına dalmış olan İzim kapıdan gelen ve oldukça yavaş duyulan tıklamayı duyduğu an korkuyla irkildi. Üzerinde olan gerginliğin etkisiyle kapıya doğru korku dolu gözlerle kilitlendi. Duyduğu bu ses yüzünden yaşadığı korku tarif edilemezdi. İzim tüm bu gerginliği yaşarken onu düştüğü bu korku denkleminin icinden kurtaracak ve gercek dünyaya döndürecek cümle dısarıdan duyuldu.
"İzim gelebilir miyim ?" Babasının seslendigini duyan İzim o kadar çok rahatladı ki o an dünyanın en guzel sesi babasının sesiydi onun icin. Kendini topladı ve "tabi baba gelebilirsin" diye seslendi. Bunun arkasından kapı aralandı ve Efkan iceriye korku dolu gözlerle yavasca girdi. Babasını gören İzimin korku denklemlerinin tekrar beyninde yakılanmaya baslaması uzun sürmedi.
Babasına neden bu kadar dehset dolu bir ifadede oldugunu korkakarakta olsa sormayı basardı. Efkan ise bu soruya "annen bayıldı ve bu yüzden korktum kızım" diyerek cevap verdi. Her şey normale dönmüştü artık. Efkan kızının gayet normal ve hicbir şeyden habersiz olduğunu anladığından sakinlesmisti. İzimde aynı sekilde babasının yanında olmasının verdiği huzurla korkularını bir kenara bıraktı.
Efkan her ne kadar rahatlamış olsada yinede göz ucuyla odanın icini kontrol ediyor, herhangi bir gariplik var mı diye de incelemeyi ihmal etmiyordu. İzim babasının gözlerine bakarak: "Baba annem neden bayıldı diye sordu. Efkan bu soruya kızının endişelenmesini istemediği için; " Son zamanlarda yaşadıkları ve anneannenin ölümü yüzünden duygusal çöküş yasıyor ve psikolojiisi pek iyi degil kızım" diye cevap verdi ve İzimin kafasında soru isareti kalmamasına özen gösterdi.
İzim daha sonra "baba neden geldin? Bir şey mi oldu?" diye yeni bir zorlayıcı soruyu Efkana yöneltti. Efkan küçük bir yutkunmadan sonra hemen yeni bir bahane üretti " Kızım seninde son yaşananlardan sonra etkilenmiş olabileceğini düşündüm ve kontrol etmeye geldim" dedi. Babasının yüzündeki gülümseme ve odaya yaydıgı güven duygusuyla İzim daha rahatladı.
"Baska bir şey yoksa ben yatacağım baba" dedi. Efkan "tamam kızım bir iihtiyacın olursa bize seslenebilirsin" diyerek kızına bir öpücük kondurdu ve odadan ayrıldı.
İzim tüm bu karmaşanın verdiği yorgunluk yüzünden yatağa uzanır uzanmaz uyuya kaldı. Efkan salona gittiginde Ferayede heycanla onu bekliyordu. Salona girer girmez Feraye; "bir gariplik var mı efkan?" diye heyecanla sordu. Efkan bir sorunun olmadığını ve anormal bir şey görmediğini Ferayeye iletti. Daha sonra artık uyumaları gerektigini, bugün çok gerildiklerini ve mantıklı düşünemediklerini söyleyerek onu yatmaya ikna etti. İkisi birlikte yatmak üzere odalarına yöneldiler.
Odalarına girdiler ve bu kabus gibi gecen günü sonlandıracak uykularına daldılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kısır Döngü
Mystery / ThrillerÇok farklı yerlerde, şehirlerde, köylerde,kasabalarda... Nerde olursak olalım hepimizin gerildiği, endişeye kapıldığı ve elimizin ayağımıza dolandığı anlar mutlaka olmuştur. Böyle anlar ne kadar çabuk bitsin istesekte, bittikten sonra hepimize heyca...