4.BÖLÜM:''Kabus''

612 32 7
                                    

(DUYURU!  Arkadaşlar yanlışlıkla bölümü eksik yayınlamışım .Kusura bakmayın.Bölüm düzenlenmiş halidir.)

         Multide Araf var .

        Bölüm şarkısı - Frenship &Warren - Capsize    

Başladığınız saati buraya yazın ..



Etrafıma baktığımda herkesin fısıldaştığını gördüm. Aynı zamanda herkes endişeliydi. Hayır yani ne demek 'belanın göbek adı' ? Bir ben mi tanımıyorum bu çocuğu . Hem Emre nereden tanıyor? Görünüşe bakılırsa gerçekten sadece ben tanımıyorum. Okul müdürünün bile tanıdığı bu veledi ben niye tanımıyorum.

''Neden öyle dedin ki? Hem kim bu Araf Karabulut? '' diye sordum umursamazca. Neden korkacaktım ki ondan ?

''Hiç tanımasan senin için daha iyi ufaklık .'' Ali nin söylediklerine karşı kaşlarımı çatmakla yetindim. Aman canım neyse ne . Hem banane ki zaten .

Sınıfa geçtikten hemen sonra ders başladı. Ardından geçen iki ders gayet sessiz geçse de herkes bir şeyler fısıldaşıp duruyordu. Kızların yüzünde güller açıyordu. Hepsi Araf hakında konuşuyordu. Yok yakışıklı prensmişte , efendime söyleyeyim taş gibi çocukmuş da , miş miş de mış mış !

Hayır anlamıyorum , tamam yakışıklı olabilir ama bu kızlar bu kadar sert ve kaba birinden nasıl bu kadar etkileniyorlar ki. Bu bad boy hayranlığı nereden geliyor kızlar .

Belki önce ben de etkilenmiş olabilirim ama ben onu gördüğümde çok tatlı ve çok masumdu. Masum , sarhoş bir kedi yavrusuydu benim gördüğüm , kükreyen bir kaplan değil.

Uzay yine derslere girmemişti. Öğleden önceki son derse de birazdan girecektik. Ortalık sakin gibiydi . Diyecektim ki , Bela geliyorum demedi ve geldi.

Uzay yanında Araf ile beraber sınıfa girdi. Araf'ın yüzü hala gergindi. Tabi Uzay'ın da öyle.

Araf sınıfa göz gezdirdiğinde , kızlar ona yunan tanrıçası görmüş gibi bakıyorlardı. Bir de pişmiş kelle gibi sırıtıyorlar. Herkesin gözü onlardaydı.

Ne yani şimdi bu birde bizim sınıfta mı .Yok artık!

Gözleri bana takılınca durdu. Öylece yüzüme baktı. Ben ise heyecandan ne yapacağımı şaşırmıştım. Ellerimm terliyordu. Kalbim normalden daha hızlı atarken bunun heyecan değil de korku olduğunu anladım. Tabi ya korkuyorum. Ya beni ve dün geceyi hatırlıyorsa ? İçimden hatırlamaması için duva ederken Araf kısa bir süre gözlerini benden alıp Uzaya çevirdi. Kulağına bir şeyler fısıldadıktan sonra Uzay bize doğru gelmeye başladı.

Eğilip Defnenin kulağına bir şeyler fısıldarken gözleri onlardaydı. Defne gülümseyip başıyla onayladı onu , o da gülümseyerek karşılık verdi. Ben neler olduğunu anlamaya çalışırken Defne bana döndü ve mahçup olmuş gibi baktı.

''Masal , ben Uzay'ın yanında oturacağım.'' Gözlerim kocaman olurken bir Uzaya bir de Arafa baktım . Neler oluyor böyle ?

''Bu ne demek oluyor şimdi ?'' öfkelenmiştim çünkü haklıydım. Defne gözlerini Arafa çevirdi ve tekrar bana döndü.

''Bu konuyu sonra konuşalım Masal , lütfen !'' çok masum görünüyordu benim yavru kuşum. Gülümsemeye çalışarak başımla onayladım onu.

ANKA KOLEJİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin