Otuzüçüncü Bölüm

5.4K 503 141
                                    

Multi Medya | Min Yoongi

#bangtansonyeondanConversehigh

25.06.2018

▪▪▪

Min Yoongi Bakış Açısından:

"Hiçbir yerde yok abi, bütün hastanelere karakolları araştırdık. Bundan ayrı olarak kaçırabileceğini düşündüğünüz bütün adamları takipe alıp sorup soruşturduk.  Ama ismini ait ne bir kayıt var, ne de kaçıran herhangi biri. Hiçbir yerde, şüpheleneceğimiz bir iz yok."

Damarlarında gezinen sinir her saniye daha da artarken, gözlerimi yumarak sertçe elimde ki içki bardağını sıktım.

Neredesin be eko. 5 gün oldu.

(Kızın ensesine enjekte ettikleri ilaç yüzünden beşgün baygındı. Saçmalayın tabiki bunu geçen bölümde tabikide yazmayı unutmadım jsbsj)

5 gündür hangi cehennemdesin? Kimlesin? Ne yapıyorsun? Dahası nasılsın?

Hay sikeyim!

Sinirle gözlerimi açarak elimdeki bardağı sertçe karşımdaki duvara fırlattım. Bardak çarpmanın şiddeti ile kırılarak yere düşmüştü.

Barda olduğumuz için, çevredekilerin bakışları bize dönmüştü. Kaşlarımı çatarak dönüp bize bakanlara bağırdım.

"Önünüze dönün!"

Sinirliydim.

Gergindim.

5 gündür ortada yoktu. Aramadığım delik kalmamıştı ve artık elimden bir bok gelmiyordu. Yoktu işte.

Siktigimin şehrinde sanki yer yarılmış yerin dibine girmişti.

"O-o gün sadece telefonu kapandıktan sonra tekrar arayıp okuldan sonra annemin mezarına gidelim mi diye soracaktım. Bir anda sözü yarıda kesildi. Sonra pat diye ses geldi ki sanırım telefon düştü. Ardından telefonun diğer ucundan sesler geldi ve telefon kapandı. Ne olduğunu bile anlayamamıştım. Zaten huzursuz hissediyordum. Taehyung hyungla kalkıp oraya gittiğimizde yerde rastgele düşmüş bir telefon, kapısı açık bir araba vârdı. Fazla dağınıktı ve bu asla ona göre değildir. Birşey olmuştu. Çevredeki insanlar silahlı adamların bayıltarak kaçırdığını ve silahları oldukları için müdahale edemediğini söylediler. B-ben ne yapacağımı bilmiyorum."

Sean, beş gündür olduğu gibi transa girmiş bir şekilde aynı olayı defalarca kez anlatıp ağlıyordu.

Mahvolmuştu.

"Sakin ol sean, onu bulacağız" tae' da beş gündür yaptığı gibi seana sarılarak teselli etmekle meşguldü.

Sabırla dişlerimi sıkarak, boynumu çıtlattım.

O her anlattığında ben daha fazla sinirleniyor ve geriliyordum. Gerildikçe daha çok sinirleniyordum.
Sinirlendikçe daha da çok geriliyordum.  Ve bu döngü yaklaşık 5 gündür böyle devam ediyordu.

Sinir sistemim çökmüştü.

Sinirle ellerimi saçlarıma daldırarak, kafamı geriye doğru attım. Başım ağrıyordu. Midem bulanıyordu.

Beş gündür yoktu. Ve yokluğunu her saniye dahada fazla hissediyordum.

O gece sabaha doğru o uyanmadan kalkıp yanından gitmiştim. Sırf sabah uyandığında beni yanında görmesin, bağırıp çağırıp benden daha fazla uzaklaşmasın diye. Ama böyle olacağını bilsem, bir daha yüzümü görmek istemese bile yanında ayrılmazdım.

ᴀʟᴛıɴ ᴠᴜʀᴜş || ᴍʏɢHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin