•45•

2.7K 161 198
                                    

You might not know this...
But I'd go out of my way just to make sure that you're okay.


Wade'in son sözlerinin ardından birkaç saat geçmişti, Peter'ın peşinden giderek ona açıklamaya yapmaya çalışsa da genç adam oralı olmamıştı çünkü Wade'e söylediği şeyler yüzünden oldukça kırgındı, düzgün düşünebilecek halde değildi. Wade de en iyisinin genç adamı yalnız bırakmak olduğunu düşünmüştü, Peter onun çoktan uyumuş olduğunu düşünüyordu.

Ancak Wade odasında volta atarak kendine küfür ederken, pişmanlıkla bakan gözlerinden süzülen yaşları silmeye devam ediyordu.

İkisi de birbirine kırgındı, burada haklı ya da haksız bir taraf yoktu, söylemek istediklerini söyleyememiş ve yanlış anlaşılmışlardı.

»»

"Eğer daha sakinsen anlatmaya başlayacağım."

Peter boş bakışlarla bahçeyi aydınlatan havuzu seyrederken duyduğu sesle ayaklarını toplayarak kendine çekti ve Wade ona doğru tereddütle bir adım atarken iyice doğruldu. Ayağa kalkmaya yeltendiğindeyse Wade'in sözleri ile duraksadı,

"Seni seviyorum."

Wade genç adamın kalkmaktan vazgeçtiğini gördüğünde bir adım daha attı ve devam etti,

"Ve söylediğim şeyler için üzgünüm; seni bırakıp gittim, hiçbir şey söylemedim ve daha önce de böyle bir şey yaşadık, bu sefer Rosie de bir şey söylemediği için gerçek olmasından korktuğunu biliyorum..."

Peter onunla göz teması kurmazken bundan faydalanarak genç adama yaklaşmaya devam etti.

"Ne düşündüğünü de biliyorum; yanında olmam gerekirdi, son zamanlarda senin gibi birinin başına gelmemesi gereken şeyler yaşadın ve sana destek olamadığım için üzgünüm, bunlar birinin kolay kolay kaldırabileceği şeyler değil. Elimden geleni yaptım, arkadaşlarınla iletişimi koparmadım ve seni ameliyat edecek en iyi doktoru bulmaya çalıştım ve yine biliyorum, bunlar aslında gerçekten önem verdiğin şeyler değil. Yanında olup sana destek olamadım fakat Pete, eğer senden uzaklaşmasaydım bir bıçaktan fazlası olacaktı."

Genç adam tahta şezlongun üzerinde otururken ona yaklaştı ve önünde dizlerinin üzerine çöktü.

"Beni senin ölümünle tehdit etti, eğer sana bir şey daha olsaydı kendimi affetmezdim, bacağındaki bu yara için de affetmedim... Az önce söylediklerimde kesinlikle ciddi değildim, hiçbir açıklama yapmadan gittim ve hatayı zaman zaman kendine aradığını da biliyorum, beni hala sevdiğini ve başkalarıyla olmanın nedenin kendini bir şekilde cezalandırmak olduğunu biliyorum, onlarla birlikte olmanın sonrasında kendine ne kadar berbat hissettiğini de. Seni gerçekten bıraktığımı düşünüp beni, bana karşı hissettiklerini unutmak için her şeyi yaptığını biliyorum."

"Başarılı olduğum söylenemez."

Wade'in yüzünde buruk bir gülümseme oluşurken Peter'ın dizleri üzerinde duran ellerini kavradı.

"Seni mahvettim, kırdım. Bunun için üzgünüm fakat yine olsa yine yapardım."

Genç adam sonunda karşısındaki adamın ela gözlerine bakabildiğinde Wade devam etti.

"Kendimi bile koruyamadım, seni nasıl korumamı bekliyordun?"

Üzerindeki bol tişörtü çıkarırken Peter kafa karışıklığı ile karşısındaki bedene baktı. Wade elindeki tişörtü bir kenara bıraktı ve bekledi.

Bound To YouHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin