Dünya mükemmel bir şekilde dönerken, insanlar bu sırada koşuştururlar. İşlerine, yetişmeleri gereken yerlere, okullarına veya evlerine.
Jimin ise işine yetişmesi gereken bir insandı. Bugün, ilk defa çalışacağı hastaneye gidiyordu ve birazcık da heyecanlıydı. Yeni mezun bir hemşire olmasına rağmen bir hastane onu alabileceklerini söylemiş ve maaşını kabartmışlardı.
Şu sıralar bir akıl hastanesi için aranan en çok şey; hemşireydi. İnsanlar bu işin zorluklarını bile bile hemşire oluyor ve sonra bir akıl hastanesinde çalışmaya başladıklarında da bunu yapamayacaklarını söyleyip ayrılıyorlardı. Jimin onlardan tamamen farklı bir hemşireydi. Her şeyden önce işini seviyordu ve nerede çalışması gerekirse gereksin, her zaman zorlukların olabileceğini kabul ediyordu. Hem, Jimin'in en çok merak ettiği şeylerden biri de akıl hastalarının nasıl bu damgaya uygun görüldüğünü araştırmaktı ve işte, fırsat ayağına gelmişti.
Bir akıl hastanesinin içerisine adımını atıyordu.
Onun geldiğini gören hastane müdürü hızlıca genç hemşirenin yanına yaklaştı ve içten bir şekilde gülümsedi. Sevecen birine benziyordu. Jimin'e elini uzattı ve yüzünden ayrılmayan gülümseme ile çocuğu tanımak adına boğazını hafifçe temizledi.
''Sanıyorum ki Park Jimin sensin?'' Ardından hemşireden ufak bir baş sallaması aldığında devam etti. ''Ben bu hastanenin müdürü, Kim NamJoon. Seni aramızda görmekten gerçekten büyük bir mutluluk duyuyorum. İstersen hemen göreve başlayacağın yeri göstereyim?''
''Evet, efendim.''
Genç hemşire, önünde ilerleyen uzun boylu adamı takip ederken içindeki heyecanı bastıramıyordu. Bu ilk işiydi ve, tanrı aşkına yeni mezun olmuştu! Bu kadar çabuk bir iş bulabilmesi mucizeydi onun için. Tamamen beyazla kaplanmış koridorlardan geçerken de hala bunları düşünüyordu. Her şey bir rüya gibiydi. Jimin istediği işi yapacak ve yüklü miktarda maaş alacaktı. Bundan daha fazlasını isteyemezdi.
''Özel hemşiresi olacağın hastanın odası burası. 219 numaralı oda. Adı Jung Hoseok ve kişilik bozukluğu tanısı koyuldu. Sadece iki kişiliği var. İkinci kişiliği kendisine JHope diyor ve masum gözükse de oldukça tehlikeli.'' Jimin anladığını belirtmek adına kafasını salladı ve elini kapının koluna koymuş olan adama baktı. ''Bunları sana anlatıyorum çünkü bildiğime göre psikoloji derslerini almış ve ikinci dal olarak psikiyatri düşünüyormuşsun. Ayrıca bu bilgilere ihtiyacın olabilir. Şimdi, Hoseok ile tanışmalısın.''
Uzun boylu adam odanın kapısını açtığında Jimin'in beklediği şey yine koridordaki gibi beyaza bürünmüş duvarlardı ama bu oda tamamiyle gri renge ev sahipliği yapıyordu. Ayrıca Jimin'in bildiğine göre hastane odalarında tek kişilik yatak olurdu fakat bu odada çift kişilik bir yatak vardı. Yatağın karşısında ise kitaplık bulunuyordu. Onun hemen yanında da müzik aletleri vardı.
Jimin bu duruma bir hayli şaşırmıştı çünkü bu oda hastane kurallarına tamamen aykırı bir biçimde dizayn edilmişti. Bu yüzden kaşlarını çatmasına engel olamayarak hastanenin müdürüne döndü.
''Bu oda fazla... ayrıcalıklı değil mi?'' dedi etrafını işaret ederek.
Müdür de sanki Jimin'in bunu sormasını bekliyormuş gibi anında cevap vererek bütün merakı gidermişti. ''Hastanın iyileşme süreci için odasında bazı değişikler yapmasına izin veriyoruz.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Escape Moon × JiHope
FanfictionJimin yeni mezun olmuş bir hemşiredir ve Hoseok ise işleri zorlaştırmayı sever. |11.07.18|