Wonder

590 77 13
                                    

Gri saçlı yağmurun altında sırımsıklak olmuş, hemen yakınlardaki bir kafeye girdiklerinde de ıslak kıyafetleri onu rahatsız etmeye başlamıştı ancak bunu umursayacak hali bile yoktu şu anda. Kızıl saçlı bütün gerçekliği ile karşısında duruyordu. O kadar sakindi ki, Jimin onun tanıdığı kişi olup olmadığını düşünmüştü.

Hem kendisi hem de Jimin için kahve siparişi verdi ve arkasına yaslandı. O da aynı Jimin gibi ıslaktı ama bundan rahatsızmış gibi görünmüyordu.

Gri saçlı kendisinde konuşacak gücü bulamadı. Ne diyeceğini, hislerini nasıl kelimelere dökeceğini bilmiyordu. Uzun bir aradan sonra onu görmek tuhaftı. Hoseok onun için bir anı olarak kalacak sanıyordu. Ama kalmamıştı. Hoseok bir anı olmak istemiyor gibiydi.

''İyi görünüyorsun.'' İlk konuşan kızıl saçlı oldu. Eliyle Jimin'i işaret etmiş ve bir tebessümün dudaklarını ele geçirmesine izin vermişti. ''Saçını boyamışsın.''

Kızıl saçlının ağzından kelimeler dökülür dökülmez Jimin derin bir nefes aldı. Sesi farklı geliyordu.

Ya da Jimin uzun bir süredir duymadığı için öyleydi.

''Nereye gittin?'' dedi kızıl saçlıdan küçük olan. Sesi titremişti ve bunu sadece kendisi hissetmişti.

''Her şey yoluna girdi mi senin için? Gitmen işe yaradı mı?''

Jimin sitem etmiyordu, sadece bir şeyleri merak ediyordu. Gerçekten de gitmesine değmiş miydi yoksa rol mü yapıyordu bunu anlamak istiyordu. Onda bir yara bırakıp giden kızıl saçlıyı unutmasına değecek miydi bilmek istiyordu.

''Hala çok soru soruyorsun, Jimin.'' dedi kızıl saçlı. Bu sırada kahveleri gelmişti. Garson kahveleri bırakıp gidene kadar başka bir şey demedi.

Daha sonra bakışlarını Jimin'e odaklayarak gülümsedi. Gözlerinde bir şeyler vardı.

''İyiyim. İsveç'e gittim bir süreliğine. Orada kafamı dinledim ve düşüncelerimi susturmaya çalıştım. Gitmeme değdi.''

Kızıl saçlı Jimin'in bir şey demesini beklemeden tekrar konuştu. ''Düşüncelerimi susturdum da. Artık hiçbir şey düşünemiyorum. İçimden ne geliyorsa onu yapıyorum. Yıllardır bana eziyet eden her şey uçtu gitti.''

Kızıl saçlı kahvesinden bir yudum alırken Jimin dediklerini anlamaya çalışıyordu. Düşüncelerini susturmaktan kastı neydi?

Islak kıyafetleri onu giderek rahatsız ediyordu çünkü söyleyecek bir şeyi yoktu ve ıslak kıyafetlerini düşünüp duruyordu.

''Sen neler yapıyorsun?'' dedi kızıl saçlı. Söylediği her kelime Jimin'in buradan uzaklaşmak istemesine neden oluyordu.

Kızıl saçlı nasıl bu kadar rahattı? Nasıl başarmıştı hiçbir şeyi düşünmemeyi?

Ya da nasıl bu kadar iyi rol yapıyordu?

''JHope'a ne oldu?''

Gözlerini karşısında oturan bedene sabitledi. Merak ettiği sorunun cevabını hem öğrenmek hem de öğrenmek istemiyordu. İçinde kaldığı ikilem gri saçlıyı öldürecek raddeye gelmişti. 'O' düşüncelerini susturmuş olabilirdi ama Jimin bunu yapamazdı.

''JHope benim, Jimin. Kendimden gidemem, onu yok edemem. Zaman geçtikçe bunu çok iyi anladım. Ne olduğumu asla değiştiremeyeceğim.''

Hoseok'un sakin ses tonu gri saçlıya azap gibi geliyordu. Bunu demiş olması imkansızdı. Yıllar önce acıdan kıvranan ve kişilik değişimi yaşayan o insanın bir anda bunları söylemesi hiç mantıklı değildi. Ne değişmişti o 2 yılda? Yepyeni bir insan mı olmuştu yoksa düşüncelerini susturduğunu söyleyip aslında onların konuşmasına izin verenin kendisi olduğunu mu belirtiyordu?

''Onu oluşturan da sensin Hoseok. O senin bir parçan değil, senin aklında yarattığın ve öyleymiş gibi davrandığın bir çıkış yolu.''

Jimin'in gözlerinden alevler çıkıyordu sanki. Damarlarında dolaşan kan akışı hızlanmış gibiydi ve Hoseok'a her baktığında onun söyledikleri aklına geliyordu.

Gri saçlı yavaşça ayağa kalktı ve Hoseok'a yaklaştı. Gözlerine baktığında hiçbir şey hissedemiyordu. Büyük olan o kadar boş bakıyordu ki, birinin onun içini boşalttığını dahi düşünüyordu.

''Haklı olabilirsin Jimin ancak onu kendi kendime yaratmadım. Onu tetikleyen ben değildim.''

Jimin birkaç saniye afalladı ve bakışlarını Hoseok'tan kaçırdı. Kızıl saçlı konuşurken dahi ruhsuzdu ve öyle bir ses tonuyla söylemişti ki bunu, kendisinin onun bu duruma gelmesinde bir payı varmış gibi hissetmişti.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Escape Moon × JiHopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin