15-) Ev/2

570 56 4
                                    

Yeni bölüüüm!!

Karşımızda kibarlığından ve efendiliğinden ödün vermeyerek oturan başkana bakmayı sürdürürken Evrim getirdiği meyve suyunu başkana uzattı.

"Teşekkürler. Fazla kalmayacağım gençler kararınız ne?" diye sordu. Burada kalmak isteyeceğimize emindi aslında biraz da bunu istiyor gibiydi açıkçası eve kadar gelmesine şaşırmıştım.

"Bize bir gün daha ver." dedi Kuzey. Kalmak isteyeceğimizi söylersek buradan çıkışımız daha zor olabilirdi. Başkanın yüzü aniden değişti ve meyve suyunu sertçe cam sehpaya bıraktı.

Sakin kalmaya çalışarak "Pekala öyle olsun bu arada adım Mikael, sizi yanımda görmek istediğimi söylüyorum ve buradan gidiyorum. Yemekte görüşürüz çocuklar." dedi ve hızlı adımlarla evden çıktı. Kapanan kapının ardından Kuzey planı anlatmaya başladı. "Pekala hemen şu planı halledelim." Yemeğe bir saat kalmıştı ve hava kararmak üzereydi.

"Evrim ve Kıvanç yemeğe gideceksiniz şüphe çekmememiz gerekiyor eğer Mikael bizi sorarsa birşeyler uydurun. Biz de bu sırada karşıdaki eve gireceğiz" diye açıklama yaptı. Plan gayet açık ve netti kolay görünüyordu ancak eve nasıl gireceğimiz konusunda soru işaretleri oluşmuştu.

Evrim bu yapacağımızdan memnun değil gibiydi."Bak Kuzey o evde eğer birşey yoksa.."

"Var, buna eminim." diye lafını böldü Kuzey Evrimin.

Evrim sırtını koltuğa yaslarken "Peki o zaman umarım başımız belaya girmez." dedi. Bende korkmuyor değildim ancak dün ki kadın, Elliotun haritası ve buradakilerin garip tavırları beni şüphelendirmeye yetmişti.

"Sakin olun ve hiçbir şekilde açık vermeyin yeter" dedi Kuzey. Evrim ve Kıvanç bize çok katılıyor gibi değillerdi ama Kuzey kendinden o kadar emindi ki onun verdiği güven bana yetiyordu.

Birkaç dakika daha plan üzerine konuştuktan sonra Evrim ve Kıvanç yemek için evden ayrıldı. Karanlık iyice çökmüştü ve kar taneleri uçuşmaya başlamıştı.

Kuzey perdeden dışarı baktı ve gözlerini kısarak bir süre adamları izledi. "İki kişiler halledebilirim ama fazla gürültü çıkar bu yüzden işlerini tek tek bitirmemiz gerekiyor."

Şaşkınlıkla yanına giderken"Onları öldürecek misin?" diye sordum. Tamam ben de bu konu da çok masum sayılmazdım fakat o evde hiçbir şey yoksa masum iki insanı öldürmüş olacaktık.

Kuzey gözlerini devirirken "Hayır Aylin" dedi. Rahat bir nefes alırken planı anlatmaya devam etti."Bak şimdi gidip onlardan birini arka bahçeye çekeceksin yukarı katta arka bahçeye açılan bir balkon var oradan aşağı ineceğim. Bir adamın işini bitirdikten bir süre sonra diğeri gelecek." diye açıkladı Kuzey. Onlardan birini arka tarafa nasıl çekeceğim hakkında düşünceler zihnimde uçuşurken Kuzey kolumu tuttu.

"Aylin yapabilirsin" sesi bana inanılmaz bir özgüven aşılıyordu. Boğazımı temizleyip "Evet yapabilirim sende dikkatli ol." dedim gözlerinin içine bakarak.

Dudakları kıvrıldı ardından yaklaşarak yanağıma öpücük bıraktı. Bir heyecan dalgası bedenime yayılırken ona bakmayı sürdürdüm.

"Başlayalım." dedi ve mutfağa ilerledi çekmecedeki bıçaklardan birini eline alıp bana başıyla bir işaret yaptı. Kapıya doğru dönüp derin bir nefes aldım. Kapı kolunu indirip kapıyı araladığımda karşı evin kapısındaki iki adamın gözleri beni buldu.

"Yardım edin!" dedim onlara doğru hızlı adımlarla ilerlerken.

Sarışın adam beni şüpheli tavırlarla incelemeye başladığında esmer olan "Sorun ne?" diye sordu. Önüme uçuşan saçları kenara itekleyerek "Arka bahçede bir aylak var." dedim. Bir yandan da ağlıyordum. Normalde yalan söyleyebilen bir insan değildim ancak sıkışınca bir şekilde bunu yapabiliyordum.

KaçışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin