Düşüş

366 38 30
                                    

   O umutsuz travmanın yerine, bu çiçek buketini al.
    Bu facia seni kirletse bile hayatta kalmanı istiyorum.(Monsta X-Dramarama)

   
    -Kim Mingyu

-----------

----------------Wonwoo'dan----------
  
     Mingyu'nun daveti üzerine kafeteryaya indim. Aramızı düzeltmek istiyordum ama o yüzünde ki mutluluğu bitirdi beni. Ben tüm gün boyunca bugünü düşünüp durdum fakat o hiç yaşanmamış gibi davranıyor. Morelim bozuldu biraz ama düzeltmeye çalıştım.
 
     Aslında tüm arkadaşları iyiye benziyordu. Pek konuşmadım onlarla. Tek gözüme çarpan Yuta denen kişiydi. Ya yemek boyu asıldı Mingyu'ya gerçi Mingyu'da istemiyor gibi değildi. Ne bu hareketler? Kaç kere sinirlendiğimi belli etmeme rağmen devam etti Yuta. Daha tanımadığı adamın her yerine dokunmasına birşey demeyerek de kendini koruyor beyefendi. Gerçekten tebrik ediyorum Mingyu'yu.

    En son dayanamayıp kalktım. Mingyu o kadar seslendi ne dediğini bile hatırlamıyorum. Kendini korumaya devam etmesini söyleyerek sandalyeyi tekmeledim ve oradan ayrıldım. O ne istiyorsa o.

     Ders başlayana kadar fakültemin bahçesinde biraz takılayım dedim. Tek kalıp düşünmeye ihtiyacım vardı. Ellerimde olmadan Mingyu'ya böyle hissediyorum.

Nedensizce yaptığı şeylere yoğunlaşıyorum, ona dokunmak istiyorum, her zaman görmek ve ne yaptığını bilmek istiyorum. Bana sorsun bazı şeylere beraber karar verelim istiyorum. Ama neden birden böyle olduğumu anlamıyorum. Gerçi baştan belliydi ona bunları hissedeceğim.

Onu ilk gördüğümde, kimseye gülümsemeyen ben, bir masa ötemdeki adama gülümsedim, tanımadan etmeden. Bunun sevgi olmamasını çok istiyorum.

    Düşüncelerin arasından biraz sıyrılmak adına telefonum ile uğraşmaya başladım. Arkadaşım Noh Taehyun ve Kim Namjoon yanıma geldiler.

Onlarla internet üzerinden tanışmıştım. Aynı okulda ve aynı bölümde olunca da haklı olarak yakınlaşmıştık. İkisi de çok zeki ve iyi insanlardı. Namjoon mükemmel bir zekaya sahiptir. Bir sınavda ilk %1'lik kısma girmiş.

IQ desen uçuyor zaten. Taehyun da sadece yüksek zekalı. Namjoon uzun boylu Taehyun onun tam zıttı baya kısa boylu. Ama arkadaşlıkları tek kelime ile efsane.
  
Namjoon--"Ne yapıyorsun burada Wonu? "
    
Wonwoo--"Öyle dersin başlamasını bekliyorum. Siz ne yapıyorsunuz?"
     
Namjoon ve Taehyun birbirlerine doğru gülerek.
    
Namjoon--"Geç kaldığımız derse yetişmeye çalışıyoruz. Sen daha bekle başlamasını. Aslında bunların hepsi yanılgı biliyor musunuz?Zaman diye birşey yok, hepsi kendi kurduğumuz şeyler..."
    
Diye konuşmaya başlamış ve devam etmişti. Tabi dediklerini anlamıyorum ama güzel konuşuyor. Anlamasan bile dinliyorsun. Birde kendi dili gibi İngilizce konuşuyor namussuz. Ahh Namuu gibi olmak istiyorum.

 Wonwoo--"Namjoon tamam bir dur. Devam edersen geç kalacağız hadi."
    
Diyerek koşmaya başladık. Taehyun önden uçmuştu bile. Biraz dikkatimi dağıtmışlardı. Arkadaşın anlamı da budur işte.

--------------Mingyu'dan---------------------

      Wonwoo sinirlenip çıkmıştı. Bu davranışları katlanılır gibi değildi. Tamam suçluyum biraz abarttım ama Yuta'yu tamamen yanlış anladı.

  Çocuğun alışkanlığı o. Ben sınıfta otururken gördüm, özelliği bu olduğu içinde birşey demedim. Ama o bilmiyor tabi.

    Yemeğimizi yiyip sınıfa çıktık. Xuan Xia Hao ile vedalaştıktan sonra gitti. Bunlara ne oluyor böyle? Bu Xuan' da az değilmiş. Neyse.

The Light || Meanie ~~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin