The Light || Meanie ~~

İsteyişler

  Evet aynı anda hem yaşıyoruz hem de ölüyoruz ama şu an gözlerini açabilirsin.
   Çünkü herhangi bir filmde, tıpkı bir replik gibi;

     "Bütün dünya mavidir, ay ışığı altında."

   --Kim Mingyu

-----------------------------

    Mingyu ne yapacağını bilmeden evine doğru yürümeye başlamıştı. Fazla yavaş yürüyordu Mingyu, belki de Wonwoo'nun eve gelmesi umuduydu bu hızı.

    Niye Wonwoo'ya böyle birşey yapıyorlardı? Neden? Onu nasıl bulacaktı peki? İnanmadığı tanrısına dua etmeye başlamıştı. Telefonunun orada kırıldığını gördüğü halde de aramaya devam ediyordu. Yapacağı birşeyler olmalıydı ama o bilmiyordu işte.

    Sonunda siteye varmıştım. Varmak isteyip istemediğimi de bilmiyordum ki.

    Sitenin kapısında durup biraz izledim. Wonwoo'nun her zaman yürüdüğü tarafa baktım. Attığı adımları gözümün önünden geçirdim. Onu burada gözlerimde yaşlar ile hayal etmem çok tuhaftı. Yani demek istediğim daha bu sabah hatta 2 saat önce beraberdik ve onu öpüp kokluyordum. Ama şimdi..ondan bir haber bekliyorum. Kamera kayıtlarını da izlemeye cesaretim yoktu.

    İçeri girmeye karar vermiştim ki bir mal bana çarptı. Görmüyor musun ağlıyoruz burada? Ahh.. Tahmin edin o mal kimmiş.

    Jangjun--"Bizi kapıda mı bekliyorsun? Ne büyük incelik bari evinin kapısının önünde bekleseydin. Hey ne oldu böyle? Mingyu? İyi misin?"

    Jaehwan--"Çekilin bir. Mingyu ne oldu sana? Niye ağlıyorsun?"

    Jaehyun--"Peki sen ne diye ağlamaya başladın Jaehwan? Ruh halin mi bozuk? Onu evine çıkaracağımıza burada onunla birlikte ağlayacak mıyız?"

     Jaehwan da ağlamaya başlamıştı. O duygularını yoğun yaşayan biriydi o yüzden garipsemedim. Gözlerimi silip sessizce Jaehwan'a sarıldım. Daha sonra ise apartmana doğru yürümeye başladık. Herkes bu halimden dolayı susuyordu.

    Eve vardığımızda kapıyı açtım, içeri geçtik. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra salona yerleşmiş arkadaşlarımın yanına gittim.

      Mingyu--"Öncelikle hoşgeldiniz ve özür dilerim sizi düzgün karşılayamadığım için."

      Jaehyun--"Niye üzgünsün? Wonwoo nerede? Sürprizini gördün mü?"

      Jaehwan--"Jaehyun sürpriz bu niye söylüyorsun. Seni gerizekalı gel çabuk kucağıma."

     Ne sürprizinden bahsediyordu bunlar? Yani biliyorlar mı? Hiçbir şey anlamıyordum.

      Mingyu--"Jaehyun ne sürprizi lütfen anlat?"

      Jaehyun--"Wonwoo ikinizin için bir tatil hazırlamıştı. Biletleri biz aldık. O gelip parayı bize verdi. Bu yüzden buradayız zaten. "

     Jaehwan susturmaya çalışırken zorla konuşmuştu Jaehyun ama ben hiçbir şey anlamamıştım.

    Mingyu--"Jaehyun lütfen baştan anlatır mısın şunu? Gerçekten önemli. Jaehwan karışma."