Bölüm 24

100 13 3
                                    

Bill duasını bitirdikten sonra ayağa kalkıp kendi kendine mırıldanmaya başladı. O sırada bir ses duydu.

"Çok mu seviyorsun onu?" diyordu o ses. Bill ürküp silahını eline aldı. "Kimsin sen?" diye bağırdı.

"İsa olduğuma inanmazdın herhalde." dedi ses gülerek. "Ben Marty. Babam burada pederdi biliyorsun."

"Marty?" dedi Bill şaşkınlık dolu bir ifadeyle. "Burada ne yapıyorsun sen?"

"Evden kaçtım." diye yanıtladı Marty. "Bugünlük buradayım, daha sonra kalacak bir yer bulmayı planlıyorum. Neden yaptığımı soracak olursan, artık kaldıramıyorum Bill. Daha dün sırf onları uyuşturucu satarken gördü diye 10 yaşındaki bir çocuğu vurdular. Ve çocuk da öldü tabi. Tek bir vicdan azabı bile çekmediler. Artık çıkmak istedim. Babamla tartıştık ben de evden çıktım."

"Aslında yapmadığım şey değil." dedi Bill silahı beline sokarken. "Ama sebeplerim farklıydı tabi. Her neyse, çıkmakla en iyisini yapmışsın. Ben de şu borcu kapatır kapatmaz çıkacağım. Zaten tam olarak çetenin bir üyesi sayılmam.

"Ha evet o konuda sana bir teklifim var." dedi Marty. "Elindeki tüm paketleri alabilecek bir adam tanıyorum. O adama tüm paketleri sat, patrona parasını ver sonra bir daha da birbirinizi görmeyin. Bill, ben ciddiyim dostum. Bu çeteyi yok etmeyi en az ben de senin kadar istiyorum. Ama şu borcu kapatıp kendini güvenli hissettiğin zaman bir daha bulaşma derim. Bu durumda yaptığın şey bir intihar olurdu. Yapabileceğimiz bir şey yok."

"Pekala." dedi Bill. "Bu adam güvenilir mi peki?"

"Evet sözüne sadık birisidir onu iyi tanırım." dedi Marty çenesini kaşıyarak. "Yarın bu teslimati yaptıktan sonra rahat bir uyku çekebilirsin."

"Anladım." dedi Bill. 

"Bu gece sen de burada kalacaksın sanırım. Hadi üst kata çıkalım orada birkaç tane yer yatağı olacaktı. İyi bir uyku çek ve kendine çeki düzen ver. Adamı etkilersen daha iyi teklif verebilir."

Bill bir şey söylemeden kafasını sallayıp onaylamakla yetindi. Ardından ikisi birlikte merdivenleri çıkarak yer yataklarını hazırladılar. 

Marty güzel bir uyku çekmişti. Ancak Bill için aynı şey söylenemezdi. Düşünmekten uyuyamadı. Ellie'yi düşünüyordu, acaba gerçekten de abisinden bir farkı kalmamış mıydı? Ama hayır, her şeyi onu korumak için yapıyordu. Her şeyi...

Birkaç saat uyuyabilmişti ki sabahın yedisinde telefonun çalmasıyla irkilerek uyandı. Arayan Dale'di.

"Merak etmeyin temelli gitmedim Dale sadece birk..." sözünü tamamlayamadı. 

Dale endişeli bir şekilde konuşuyordu. "Bill, hemen buraya gel!" dedi. "Ellie çıldırdı. Elinde silah var. Ve paketleri bahçeye serdi. Bir de kibrit..."

"Ne diyorsun Dale!?" diye bağırdı Bill.

"Ellie paketleri yakıyor ve bunu durdurmak için yapabileceğim hiçbir şey yok! Çabuk ol buraya gel!" diye bağırarak karşılık verdi Dale de.

Benim İçin Gülümse (Smile For Me)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin