14.Bölüm

3.3K 142 0
                                    


MEDYA AZRA

Önerilen şarkı medyada...

Azra'dan:
Tüm Apartmanın duyabileceği bir çığlıktan sonra "TİMUÇİĞĞNNN" diye bağırdım. Tüm Apartmandaki kapılar açılınca tırstım ve Timuçini içeri çektim ve kapıyı hızla kapattım. Timuçin beni gülerek izlerken dayanamadım ve sarıldım. Sonra fark ettim aramızda birinin olduğunu. Başımı Timuçinin koluna çevirdim ve gördüğüm görüntü ile yine sevinçten çığlık attım. Yiğiti kucağıma aldım hemen. Timuçinde hemen yüzünü astı zaten.

Azra: Benim yakışıklı Timuçinim niye surat asıyormuş bakiyim.

Timuçin: "Yeğenini görünce Timuçini sattın bakıyorum."dedi somurtarak, bu hali bana nedensizce tatlı gelmişti.

Azra: "Oy oy oy, hemende kıskanırmış satma filan yok hep sen geliyordun Yeğenim gelmiyordu özlem gideriyorum bende. Ama çok özlediysen gel bidaha sarıliyim sana."dedim gülümsiyerek.

Timuçin kollarını açınca, Yiğiti kanepeye yatırdım ve kollarımı iki yana açtım sonrada ona sarıldım. O Ablamın kocası, Yeğenimin Babasıydı. Yeğenim doğduğunda Annesini kayıp etti, bende ablamı kayıp ettim. Aramızda çok fazla yaş vardı, ben 10Yaşında iken o 18idi. Timuçinde ondan bir Yaş büyüktü. Ablam (küçüklük dostu) 18ine bastığı günden 1 Gün sonra evlendiler. Timuçin şuan 27 Yaşında. Ablam 24 Yaşında Yiğiti doğurdu ve Yiğit Dünyaya gelirken hayatını kaybetti. Yiğit aşkım 3 Yaşında onun sayesinde toparlanabildim çünkü cidden annesine çok benziyor. Biz böyle sarılmaya devam ederken birden "Tize"diye birşey duydum, evet evet doğru okudunuz Tize. Anında Timuçinden ayrıldım ve Yiğiti yatırdığım koltuktan kucakladım. Sonra sarılıp Yüzünün her yerini öpmeye başladım. Gülmeye başlayınca bende güldüm ve Yiğiti Timuçine verdim. Benim Yağuşuklu Timuçinim yağuşuklu Yiğitimi benim Odama Yatırdı sonra uyutup yanıma geldi.

Azra: "Evin Adresini nerden biliyon?"

Timuçin: "Sanane?"

Azra: "Timuçin!"dedim uyardığımı belli eden ses tonum ile.

Timuçin: "Tamam ya, bir Arkadaştan seni takip etmesini istemiştim, o'da bana senin evinin Adresini verdi."dedi Mahcupça

Azra: "Şuan sana kızamıyacak kadar mutluyum Timuçincikk."dedim, sesim Mutluluk içeriyordu adeta.

Timuçin: "Niye kız?"

Azra: "Caneem yeğenim ve Caanem Timuçinim gelmiş tabi Mutlu olçam."

Timuçin: "Senin küçüklere ne oldu? Ve bu halin ne dayakmı yedin,"

Azra: "Oldu birşeyler sen Kafana takma Timuçincim, beni böyle görmelerini istemediğim için pek gidemedim doğrusu."

Timuçin: "Kalk Pansuman yapalım."

Azra: "Ge-"

Timuçin: "Kalk"dedi soğukluk içeren ses tonu ile.

Azra: "Aman tamam be!"dedim sinirle ve Banyoya girip gerekli malzemeleri Timuçinin önündeki Masaya fırlatır gibi koydum. Kanepede yanına oturdum ve Pansumanını bitirmesini bekledim.

Bana soğuk davranmasından nefret ediyordum ve Timuçin bunu biliyordu.

Sadece Yüzümdeki kuru kanlar, morluklar ve Patlamış yaralar vardı. Karnımdada çürükler vardı, galiba mutluluktan sarılırken ağrı hissetmemiştim.

Timuçin işini hızlı bitirdi ve bitirince yine soğuk ve sert konuşmaya başladı "Başka Yaran varmı?"dedi. Bu sefer mutlu değil bende onun kadar soğuk ve Sert cevaplamıştım "Yok"diye ama karnım vardı Yalan söyliyordum Timuçine ama bunu o istemişti. Kanepeden kalktım ve Odama geçtim. Yiğitin yanına uzandım ve bir elimi Aliçoya diğer elimi Yiğite sardım. Yiğitin kokusu (Hani küçük çocukların bir kokusu vardırya seni senden alır öyle bir koku) yüzünden mayışırken kendimi yine o uykunun huzurunda buldum.

Timuçin'den:
Azraya Sert davranmak istemiyordum ama onun inatçılığı ve kendine bilerek zarar vermesi ona Sert davranmamı sağlıyor. Bir Timuçin Kan olamasada iyi dövüşüyor Azra, dövüşlere katıldığınıda biliyorum. Yinede onu öyle görünce içim cızz ediyor. Eşim onu bana emanet etti, benimde onu üzmemem gerekir.

Biraz düşündükten sonra Özür dilemeye karar verdim ve Yiğiti yatırdığım Odaya girdim. Gördüğüm manzara ile gülümserken, Telefonumu çıkardım ve Fotoğraflarını çektim. Azra bir yandan Oyuncak ayısına sarılırken bir yandanda Yiğite sarılıyordu ve böyle uyuya kalmıştı.

Yiğitin ağlama sesi gelince Azra panikle uyandı ve Yiğiti kucağına aldı, sonra sallamaya başladı. Yiğit Azrayı görüdüğüne gülümserken Azrada Yiğitin gülümsemesine bakarak gülümsemeye başladı. Sonra Azra başını kaldırdı ve beni görünce yerinde zıpladı. Sonra bana Trip attığını belli eden bir hareketle Yiğite döndü. Bende bu hareketine gülüp "Özür Dilerim janeem"dedim. Sonra bana bakıp gülümsedi ve yanıma geldi kucağında Yiğit ile. Aramızda mesafe bırakarak sarıldı, ne de olsa Yiğitin nefes alması gerekiyor. Yiğit kıskanıp Azranın T-Shirtini çekiştirince gülüp ona sarıldık. Sonra Azra kahvaltı hazırlamak için Yiğit ile beni başbaşa bıraktı.

Yiğit: Bubu

Timuçin: Efendim oğlum.

Yiğit: Tize nidi gitti?

Timuçin: Bize kahvaltı hazırlamaya gitti.

Yiğit: Tiyim.

Azra bize seslenince Yiğitle birlikte Mutfağa gittik. Yiğiti kucağıma oturttum ve Sütünü içirmeye başladım.

Azrayla bu kadar yakın olmamızın nedeni Eşimin yani Nihan'ımın bizi birbirimize emanet etmesiydi. Zaten Azranın küçüklüğünü bilirim ben. Bana abi dediğinde kendimi yaşlı hissettiğim için Abi demesini yasakladım, ama bazen beni sinir etmek için söyler.

Yiğit sütünü bitirince ona çanak mamasından yedirdim. Ben gelirken getirmiştim, Azra'da yapmış sağ olsun. Yiğiti doyurunca bende kendimi doyurdum.

Kahvaltı bitince Azra masayı topladı bılaşıkları yıkadı sonrada kurulayıp yerine yerleştirdi. Tabi bu arada Yiğit Azranın bacağına sarılmış Azra nereye giderse oraya gidiyordu, bende onları gülerek izliyordum.

Her zaman İstanbula gelince gittiğim Dağ Evime gitmek için Azraya bavulunu toplamaya gitmişti Yiğit.

1 Ay felan gelirdim hep ama bu sene 3 Ay felan durmayı düşünüyordum. Azranında yeğenini görme hakkı vardı çünkü. Bu arada ben bir Mafyayım, Yiğit her ne kadar daha küçük olsada bu işleri biliyordu ve minnak olmasına rağmen bir kaç dövüş hareketi biliyordu. Onu ne kadar uzak tutmaya çalışsamda o bu konuya fazla meraklı görünüyordu.

Yiğit ve Azra gelince hemen Arabaya yöneldim ve bagajı açtım, Azra bavulunu içine yerleştirdikten sonra ön koltukta yerini aldı. Bende bagajı kapatıp Yiğiti arka koltuklara yerleştirdim, kemerinide bağladım. Sonra işte arabaya bindim ve sürmeye başladım.

◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇
Azra'dan:
Yaklaşık 4 Saat sonra Timuçinin Dağ evine varmıştık, her yerde tanıdık yüzler görmemle gülümsedim. Birsürü koruma vardı hepsinide tanıyordum orası ayrı bir konu...

Yerleşmiştim daha doğrusu Yerleşmiştik. Yiğit bacağıma yapışık bir şekilde olduğu için 2 Saat sürmüştü yerleşmem...

Akşama kadar Yiğit ile oynamıştım ve gerçekten çocukta öyle bir enerji vardıki yetişemiyordum. Bir ara yoruldum dedi 1 saniye oturdu sonra tekrar kaçmaya başladı. Zaten Akşam yemeğini yedikten sonra Odasına götürüp uyutmuştum onu...

Timuçincikle konuşurken Kapı çaldı, Korumalardan Mehmet abi Kapıyı açmaya gidince meraklandım. Kimin geldiğini bilmek istiyordum bu yüzden oturduğum koltuktan kalktım ve Kapıya gittim. Kapıda Mehmet abiyle konuşan kişiyi görünce bir an hayal görüyorum sanmıştım...

♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧
Bölüm Sonuuuu...

Nasılsınız giençliğğk..

Ben iyiyim savolun var olun.

Tatilden döndüm ve olabildiğince çok bölüm atmaya çalışacağım.

Bölüm nasıldı?

Sence kim geldi?

Beğendiyseniz Vote ve Yorum bırakmayı unutmayın!

Kendinize iyi bakın!

Hoşçakalın!

Gizemlilerin Aşkı [Mafya] (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin