Evet söz verdiğim gibi Salı günü yeni bölüm:)
Öncelikle desteğini esirgemeyip yorum yapıp oy veren herkese çok teşekkür ediyorum:) ve sizi bölümle yalnız bırakıyorum
Keyifli okumalar:)
***********************
***Alaz***
O gece Arin'le konuşmaya çalışsamda konuşmamıştı benimle, sabah erken uyanmış ve avluya inmiştim kimse ortada olmayınca mutfağa yöneldim. Duyduklarımın yanlış olmasını dileyip Arin'e sorduğum da anlatmıştı, duyduklarımla Arin'e bağırsamda kendime de kızıyordum aslında, o süreçte Arin acısını yalnız yaşamıştı. Ben yanında olup destek olamamıştım!
Hani derler ya, baba evladını kucağına alınca baba olduğunu anlar,ama anne daha öncesinde yani bebeği ilk karnına düştüğü an anne olmuştur. Üzüldüm belki dağıldım,hem kendim için hem Arin'in yanında olamadığım için. Ama çok iyide biliyordum ki Arin herkesten herseyden çok yara alıp üzülmüştü. O sinirle bağırmış mutfaktan çıkmıştım, nasıl affedecegimi bilemiyorum dedim evet. Ne olursa olsun benimde bebeğimdi bilmeye hakkım vardı. Mutfaktan çıktığımda Jinda beni durdurup "Arin'in zor zamanlar geçirdi sen yoktun!" Demesi beni daha fazla sarsarken ordan uzaklaştım.
Ne kadar dolansamda kafamın içinde Arin'e haksızlık yaptığımı söyleyen sesler varken, bir yanım da en azından bana söylemesi gerektiğini söylüyordu.
Bu şekilde araba kullanıyordum sonunda bir yerde durduğumda karşımda gördüklerime bakmıştım, Arin ve Jinda karşımda duruyorlardı. Arabadan inip yanlarına gittiğimde Jinda bizi yalnız bırakıp gitmiş, bizde hiç konuşmadan öylece durmuştuk.
Sonra yine zamana bırakmış ve Arin'in babaannesinin yanına gelmiştik, tanışmış kısa bir sohbet etmiştik,daha sonra Arin tarlada ki kişilerin yanına gidecegini söyleyip kaçar bir şekilde yanımızda ayrılmıştı. Babaanne bana uzunca baktıktan sonra
"Dı kurmânci zâni nê?"(Sen kürtçe biliyorsun değil mi?" Dediğinde Gülümseyip yanına yaklaştım.
"Êrê zânımê."(Evet biliyorum.)" Başını iki yana sallayıp
"Sıbê vırdâ cırâ nâbêji?"(Sabahtan beri neden söylemedin?)"
"Mı nê pırsi wâ, miji nâgot."(Siz bana sormadınız bende söylemedim.)"
"Dê xusi nêgot êm cı şorêgınsê dê gudêri gır!"(Sen bilerek söylemedin,biz ne konuştuysak onları dinledin!)" Hemende anlamıştı babaanne Arin'in ise bunlardan haberi yoktu.
"Arin cıdo nızânê, dı kurmânci zâni?"(Arin nasıl bilmiyor senin kürtçe bildiginiz?)"
"Nê pırsi mıji nêgot."(Sormadı bende söylemedim.)" Dediğim de başıyla onayladı. Ben ayağa kalkıp
"Êji hêrım cêm Arin'e"(Bende gideyim Arin'in yanına.)" Dediğimde tamam demiş bende çıkıp Ceylan ablaya nerde olduğunu sormuş söylediği yere doğru yola çıkmıştım, yürüyecektim yakındı gittiği tarla. Bir süre yürüdükten sonra tarlanın içindeki kalabalık dikkatimi çekti o yöne doğru yürümeye başladım,öncesinde önümde duran adamlara selam verip kısa bir sohbet ettik ardından Arin'i göre bilmiştim üzüm kesiyor bir taraftanda sohbet ediyordu yanına yaklaşıp
"Kolay gelsin!" Dediğimde Arin dönüp baktı onunla birlikte etrafındaki bir çok kızda bana dönüp bakmıştı.
"Nasıl geldin Ceylan ablayla mı?" Deyip yanıma yaklaştı Arin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARİN~Sabrın En Güzeli 2.Seri~Tamamlandı
Ficção GeralKan davası bitsin diye kendimi feda edip Aslında ilk görüşte aşık olduğum adamla evlenmemle başlıyor hikayem ama hesaba kalmadığım "Hayat" Sen plan kurarken Başına gelenlerdir aslında" Bu sözün doğruluğuydu kimse tanımadan aşık olmazmış... Başlang...