//Yazarın anlatımından\\
Frisk sanki daha önce varmış gibi bir tepki verdi harabelerdekiler.
Sans ile birlikte Frisk ve Chara'nın buraya ilk düştüğü yerden başlamışlardı. Böyle hem daha zevkliydi hem de güzel bir Déjà Vu oluyordu.
-Hoş geldin Frisk! Hoş geldin Sans!
Hepsinin verdiği tepki aynıydı.S: Toriel ile konuşmaya hazır mısın Kararlılık Küpü?
*Sanırım...
S: Heheh. Bu evet demek mı oluyor?
*Eğer ben bir tsundere olup Hayır deseydim Evet demek olurdu. Ama ne tsundere yim de ne hayır dedim. Gitmek, ona sarılmak, anne sevgisini tekrar hissetmek istiyorum.
S: Tamam o zaman. Haydi gidelim.
İkisi de eve girdiler. Her zamanki gibi ev, tarçınlı kremalı turta kokuyordu.
S: Tori? Evde misin?*Evden ses çıkmadı*
S: Toriel? Sana birini getirdim!
Toriel merdivenlerden yukarı çıkarken seslendi.
T: Geldim Sans. Bana birini getirdim derken...?Merdivenlerin bitişinde Frisk'i görmüş ve buz kesilmişti.
T: M-Merhaba Frisk...*Merhaba... Anne ( ̄v ̄)
İkisi de birbirine yaklaşıp sarıldılar.
.
.
.
Kanlı bir el...
Kanlı bir bıçak...
Parçalanmış yüzderce canavar ruhu...
.
.
.
Karnından yara almış bir Toriel...
Kafası yerinde olmayan bir Papyrus...
Parçalanmış bir Mettaton...
.
.
.
Hepsi Genoicide kalıntısıydı
Daha önce...
Resetleyip oyuna dönmeleri ve...
Soykırım oyuncusunun varlığı...
Her şeyi bozmuş ve oyunun bütün ayarlarını alt üst etmişti...
Tabi bu bir oyunsa...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Ve Aydınlık-UnderTale
FanficYine 2 ayrı ırk. Siyah Ve Beyaz olarak kalmadı. Daha da renklendi. Bu iki kızın yer altından sonra yer yüzündeki hayatında nasıl bir değişiklik oldu bilmek istemezmisiniz? Eğer bilmek isterseniz bukitaba göz atabilirsiniz =)