Ahh ne gündü ama. Sonunda kaynanalarımızla tanışmıştık ve en önemlisi kazasız belasız atlatmıştık. Bu günü yorgunluğundan dolayı yarın tüm gün uyuycam demek isterdim ama malesef yarın nöbetim var. Ve ben gecenin 3'ü olmasına ramen hala kızlarla oturmuş çekirdek çitleyip bizimkileri çekiştiriyordum. Ayşenur'un yine o maviş gözlerinden alev fışkırıyordu.
"Ya kuzucan valla eniştem burda olsaydı bakışlarınla onu moleküllerine ayırırdın yeter da" dedim olayı yatıştırmak istercesine."O bana höst lan dedi değil mi sister? Benim jeton yeni düşüyor. Ulann!" Ayşenur tam o naçizane bayramlık ağzını açıyordu ki Esram olaya el attı.
"Eee neyse hazır böyle hep beraberiz. Hadi hayalimizde ki evlilik teklifini anlatalım birbirimize."
Esrakuşuma teşekkür dolu bakışlar ve minik bir öpücük attım. Elizya ve Nurgül ellerini çırpıp Esra'ya katıldıklarını belirttiler. En şirin bakışlarımdan biri ile Kuzcanıma baktım. "İyi tamam ama ben en son anlatırım."dedi Ayşenur. Yerimden kalkıp kocaman sarıldım. "Tamam sinir küpüm nasıl istersen." Esra, Elizya ve Nurgül de katıldı ve kocaman bir sevgi yumağı sarılması yaşadık. (İyi ki varlar... 😊)
"Ee kim anlatacak önce?" Elizya elini derste hocadan izin istermişcesine kaldırdı. "BENN" hepimizden onay bekliyor gibiydi. Bir kaç saniye içinde onay almıştı bile.
"Şimdi yine ben bir gün setten çıkıyorum. Buğra'yla buluşucam sahil kenarına geliyorum. Buğra'yla buluşacağım yerde Buğra yerine dev kocaman bir panda var..." Elizya'nın bu sözleri üzerine hepimiz gözlerimizi devirip gülmeye başladık. Elizya ve panda sevgisi. Bilmeyen yoktu. Elizya gözlerini kısıp bize baktı. "Tamam tamam devam et" dedi Esra..
"İşte sonra o pandanın kucağında dev bir hediye paketi. Etrafıma bakıyorum Buğra etrafta yok. Hediye paketinin üzerinde ismim yazıyor dayanamıyorum. Biliyorsunuz çatlarım açmazsam. Sonra paketi bir açıyorum içinden çikolatalar, cipsler maşmelolar falan böyle bir sürü abur cubur çıkıyor. E sevinçten kafa oluyor jüpiter. Neyse işte sonra Buğra geliyor diz çöküyor benimle evlenir misin diyor. Tabii onca abur cuburdan gözlerim kamaşmış teklifi kabul etmesem ayıp olur."
Heppimiz gözlerimizi kocaman açmış Elizya'ya bakıyorduk. Aramızda kendini ilk toparlayan ben oldum.
" Cankuşum sen ciddi misin ?" dedim.
Elizya kendinden emin bir şekilde kafasını salladı. Bunu üzerine Ayşenur lafa atladı.
" E hani yüzük?"
"Aman yüzük kolay ve ucuz iş sonra alırız. Asıl mesele o abur cuburların benim olması ve hepsini mideme gömmem!" dedi Elizya. Bunun üzerine Nurgül de ona hak verdi.
"Ben de bu konuda Elizya'ya katılıyorum. Ben de abur cubur görsem yÜzük sen kim köpek derim yani" dedi.Elizya şirin şirin gülümseyerek Nurgül'e baktı. Ve ard arda patlayan kahkahalarımız gecenin köründe salonu inletiyordu. Umrumuzda değildi. Biz özgürce gülüyorsak mutluyduk. Sesi saati zamanı mekanı önem arz etmiyordu.
Nurgül duruma el koyup kendi hayalini anlatmaya başladı.
"O zaman ben kendi hayalimi anlatmaya başlıyorum."diyerek anlatmaya başladı.
"Şimdi bir gün biz Furkan'la arabada yemek yiyeceğimiz restorana gidiyoruz. Her şey güllük gülistanlık. Ama birden ne olduysa arkadan bir araba Furkan'ı tahrik etmeye başlıyor. Furkan tabi doğal olarak sinirleniyor. Arabayı sağa çekip diğer arabanın söförüyle tartışmaya giriyor..."
"Hoppp kanka ne anlatıyorsun sen ya evlilik teklifi hayalini anlatman gerek aksiyon filmi sahnesini değil. " diyerek söze atladı Ayşenur.
"E bir dinle oraya da geliyorum. Neyse işte ben o sırada arabada korkudan tir tir titriyorum. Sonra Furkan birden geliyor ve beni elimden tutup arabadan indiriyor. Arabanın bagajını açıyor. Orada kırmızı üzerınde büyük bir kurdelesi olan devasa bir kutu var. Kutuyu açınca içinden gelinlik çıkıyor o sırada Furkan yerde diz çökmüş Gelinim olur musun hatun diyor tabii ben de kabul ediyorum bulmuşum yakışıklı çocuğu kaçırır mıyım hiç? "
Nurgül'ün son sözlerinden sonra hepimiz kahkahalara boğulmuştuk deli bu kız ya valla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇUK KAÇIK (Dostluk Hikayesi )
Kısa Hikaye☆Kendini olduğu gibi sevenlere ithaf edilmiştir.☆ Dün de, Bugün de, Yarın da... Kendini yalnız hissettiğinde kalbine dokun. Çünkü Uçuk Kaçık Dostların hep orada, seninle... Bu hikâye sadece başrollerin değil, belki de içinizden birilerinin hikâyesid...