İkra
Acımasız olan hayat değil
İnsanlar'dı
Bizimde bir kalp taşıdığımızı unutup her türlü acıyı yüklüyorlardı küçücük yüreğimize.
Oysa bizim de kalbimiz hayallerimiz küçücük bir dünyamız vardı ama bunu kimse göremedi yada görmezden geldiler bilmiyorum.****
Annem'in getirdiği sütlaçtan bir kaşık yiyip kase'yi sehpanın üstüne bıraktım derin bir nefes alıp yatağa uzandım
Olanları tekrar düşünmeye başladım günlerdir binlerce kez düşünmüştüm neden ben bunları yaşıyorum? Neden bu olanlar benim başıma geldi?
Neden ben? Neden ben? Neden? Aklım almıyordu bu olanlar çok saçmaydı. beynimin uyuştuğunu hissediyordum başımı yastığa gömüp derin bir of çektim okadar yorgundum ki ömür boyu uyuya bilirdimKapının açılma sesini duyunca başımı yastıktan kaldırıp yatakta doğruldum Annem ellerini beline koymuş kaşlarını çatmış bana bakıyordu.
"Ben sana ne dedim İkra!"
Dudaklarımı büzerek omuzlarımı düşürdüm "ne dedin Anne"
Annem iç çekerek "sütlaçını bitir aşağı gel dedim ama sen bildiğini yapmışsın yine"diyip yanıma geldi kase'yi alıp yanıma oturdu kaşığı sütlaç doldurup "aç şu ağzını hadi"diyip kaşığı ağzıma uzattı
İstemsizce ağzımı açıp Annem'in bana sütlaç yedirmesine izin verdim Annem kase'deki bütün sütlaç'ı bana yedirdikten sonra "işte bu kadar basit İkra sutlan"diyip burnumu sıktı gülümseyerek Anneme baktım gözleri okadar çok güzeldiki Babam'ın aşık olmaması mümkün değildi okadar şey yaşamasına rağmen hala gencecikti ve benden daha güzeldi saçları açık kestane renginde. gözleri yemyeşildi
Bu kadına hayrandım benHeyecanla yatakta bağdaş kurup "Anne Babam'la nasıl evlendiğinizi anlatsana"dedim
Annem iç çekip gülümsedi "kaç defa dinledin bıkmadın mı kızım sen?"
"Ya hayır Anne bıkmadım hadi anlat lütfen"diyip Annem'in dizlerine başımı koydum ellerini de çekip saçlarıma koydum gülümseyerek "hadi Anne!"dedim
Annem gülümseyerek saçlarımı okşamaya başladı "ben on dokuz yaşındaydım Baban da yirmi sekiz.
"Eee!"diyip gülümsedim
Annemde gülümseyerek tekrar iç çekti "ben ünüversite için buraya geldim Babam istemedi Annem izin vermedi ama ben ilk tercih'e Harran ünüversitesini yazmıştım hep Şanlı Urfa'yı merak ediyordum dört yıl burada kalma düşüncesi bile beni heyecanlandırıyordu istediğim olmuştu Harran ünüversitesini tutturmuştum ve sevinçten yerimde duramıyordum.
Sonra buraya geldim bir yıl okula gidip geldim Urfa'nın tarihi yerlerini gezdim her hafta farklı yerlere gidiyordum. gezmeye görmeye doyamıyordum.
Bir gün arkadaşlarla toplandık Mardin'e gidip birde Mardin'in tarihi yerlerini gezelim diye çıktık yolaYolda kiraladığımız araç arızalandı üç kız iki erkek'ten oluşan bir grup'tuk
Kerem arabayı itmemizi istedi bizde arabadan inip itmeye başladık ama halimize gülmekten itemiyorduk bile
Sonra bir petrol'a kadar arabayı zar zor götürdük Kerem tamirci çağırmıştı bize bekliyorduk ben oturmaktan sıkıldım fotoğraf makinasını aldım bir kaç fotoğraf çekip koloksiyon'uma eklemek istemiştim tam karşı yola geçecekken kendimi yerde buldum Araba aniden durdu ve o muazzam kişi eşi benzeri olmayan adam arabadan indi
Ben babanı görünce düşmenin etkisiyle vucudumda oluşan ağrıları unutup onun bakışlarının esiri olmuştum.
ilk defa yaşıyordum böyle bir şeyi kalbim hem duracak gibi hemde yerinden fırlayacak gibi çarpıyordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHKUM GELİN (TAMAMLANDI)
Teen FictionKin ve nefretin olduğu kalpte aşk yeşerebilirmiydi? Aşk intikam hırsıysa yanıp tutuşan bir kalpte çiçek açarmıydı? Öfkeden kurak çöller gibi kuruyan Bedirhanın kalbinde aşk yeşerip çiçek açsada intikam hırsı uğruna hayatı mahfedilen İkra herşeyi unu...