Bölüm.19

28.4K 1K 44
                                    

"Ana"diye haykırdım tüm sesimle
Bunun hesabını soracaktım annem de olsa benim karımı hiç kimse  kovamazdı bu konak İkra'nında eviydi nasıl sürükleyerek getirip atardı avlunun ortasına bu nasıl bir cesaret'ti? Sesim tüm konağı inletiyordu tekrar bağırdım "Ana!"

Öfkeden deliye dönmüştüm hızla merdivenlerden çıkıp Annem'in odasına yöneldim o sırada Annem çıktı odadan konuşmasına fırsat vermeden "sen hangi hakla hangi cesaret'le benim karımı kovarsın ha?"diye bağırdım

Annem sakin bir şekilde "karın mı? sen kimden bahsedersin oğul o uğursuz yılan senin karın olsaydı sana karşı bütün görevlerini yapardı. Şimdi Ana'nın Ata'nın karşısında ne için kim için duruyorsun"dedi

Öfkeyle bağırdım "İkra benim karım bu evin'de tek gelini o nasıl sana saygı gösteriyorsa sende öyle yapacaksın bu sana ilk ve son uyarım Ana"

Annem "o yılan sana büyü yaptı yoksa benim oğlum Bedirhan'ım benim karşımda böyle durup bu lafları etmezdi"dedi

Sakin olmaya çalışarak "Ana sakın bir daha benim karım'ın adını ağzına alma benim işlerime de karışma dediğim gibi İkra'ya daygı göstereceksin"dedim ve hızla merdivenlerden indim

Annem arkamdan bağırıyordu "bizi birbirimize düşüren o kara yılan'ın hastaneden dönüşü olmaz inşallah"

Öfkeyle arkamı dönüp Annem'e baktım yanına gitmek için bir adım attım. aklıma İkra gelince vazgeçtim hızla konaktan ayrıldım

Hastaneye varmak üzereydim telefon çalınca cebimden çıkarıp arayan kişiye baktım Yakup arıyordu hızla frene basıp yolun ortasında durdum

Elimdeki telefona bakıyordum ama açamıyordum bir şey mi olmuştu neden arıyordu Yakup. Telefon kapanınca hızla geri aramaya basıp Yakup'u aradım ellerim terlemeye başladı İçimdeki korku büyüdükçe büyüdü nefesim kesiliyordu

"Kardeşim nerdesin?" Yakup telefonu açınca ses tonunun sakin oluşundan  bir sorun olmadığını anlayıp rahat bir nefes aldım "yoldayım kardeşim geliyorum"diyip telefonu kapattım.

****
İçimde büyük bir huzurla uyandım İkra aynanın karşısında saçlarını topluyordu. Saçlarını toplayıp aynaya baktı ve bana döndü "çok mu kilo aldım ben"diyip yüzünü düşürdü kahkaha atıp yatakta kendimi geriye attım

İkra"ay ne var neden gülüyorsun sabah sabah' çirkin olmak istemiyorum suçmu? Yani"diyince tekrar gülmeye başladım

"Kızma hanım ağam daha iki hafta önce hamile olduğunu öğrendin nasıl kilo aldığını düşünüyorsun ona gülüyorum"dedim tekrar yüzünü asınca yanına gidip yüzünü avuçladım gözlerinin içine bakıp
"sen yer yüzündeki en güzel en zarif kadınsın"diyip dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum "ve dünyanın en mükemmel Annesi'sin"dedim tekrar dudaklarımızı birleştirdim.

"O benim Annem bırak Annemi"diyip bacağımdan çekiştiren oğlumuzu kucağıma alıp yatağa geçtim ve yanaklarını öpüp gıdıklamaya başladım "onu ilk ben sevdim o önce benim karım sonra senin Annen anlaştıkmı arslanım"dedim Beni itip "hayır o önce benim Annem"diyince daha çok öpmeye başladım

Araya İkra girip "açlıktan ölmek üzere bir hamile var burada bilmem farkındamısınız"dedi

Sonra elini uzatıp "hadi bakalım Umut biz kahvaltı hazırlayalım Oğlum Baban ellerini yüzünü yıkayıp gelsin"dedi

Umut Annesinin uzattığı elini tutup yataktan indi ve "Anne söyle Baba'ma sen ilk benim Annem olmadın'mı"dedi

İkra'da "evet oğlum ilk senin Annen oldum"dedi ve odadan gülerek çıktılar arkalarından seslendim "evet oğlum Annen seni tek başına yaptı"

İkra da hemen cevabını verdi "Bedirhan!"

"Tamam hanım ağam sustum"diyip kahkaha attım.

Mutluluk denen şeyi gerçekten bulmuştum İkra' Umut' Yeni doğacak bebeğimiz herşey okadar güzeldiki.
Bu büyünün bozulmasından korkuyordum.

Ellerimi yüzümü yıkayıp hemen yanlarına gittim İkra mutfakta kahvaltı hazırlıyordu kapıya yaslanıp onu izlemeye başladım derin bir nefes alıp İçimden iyiki seni sevdim yüreği güzel kadınım dedim.

Omzumda hisssettiğim ağırlıkla gözlerimi açtım'

Etrafıma baktım İkra yoktu oğlumuz bebeğimiz hiç biri yoktu.

Kendimi sonu olmayan bir boşlukta hissettim büyü bozulmuştu rüyaydı hepsi İkra hala o yatakta yatıyordu.

Yakup elindeki kahveyi uzatıp "Yemek yemedin bari şunu iç iyi gelir"dedi
Kolumdaki saate baktım sabah saat yediydi Yakup'un elindeki kahveyi alıp bir yudum içtim midem bulanınca kahveyi bırakıp ayağa kalktım "neden hala uyanmadı"dedim sessizce' saçlarımı ellerimin arasına alıp duvara yaslandım

Saate bakıp duruyordum zaman geçmiyordu' benim için zaman durmuştu İkra'nın uyanmadığı her an cehennem'di benim için. Hiç bir yere sığamıyordum ne zaman uyanacaktı ne zaman kendine gelecek'ti? Düşünmekten kafayı yiyordum artık.

"Allah kahretsin"diye haykırdım tüm sesimle duvarları yumrukluyordum "Allah kahretsin' Allah kahretsin!"

Başıma toplanan insanlara bağırdım "sakın tek kelime etmeyin gidin başımdan gidin"

Beni bırakıp herkes yerine geçip oturdu Babam'ı karşımda görünce biraz toparlanmaya çalışarak yakamı düzelttim Babam yanıma gelip "Oğlum sen bu aşiretin Ağa'sısın böyle davranmak sana yakışmaz"dedi ve elini omzuma atıp "haydi dışarı çıkalım Oğlum biraz kendini topla"dedi

Elimi Babam'ın elinin üstüne koyup çaresizce"bekleyeceğim Baba İkra uyanana kadar hiç bir yere gitmem "dedim

O sırada bir koşuşturma oldu doktorlar İkra'nın olduğu odaya girince hızla arkalarından girdim hemşire "beyfendi buraya girmeniz yasak lütfen çıkarmısız"dedi kızı kolundan tutup ittim doktora bakıp "ne oluyor"diye sordum

Doktor cevap vermeyince öfkeyle bağırdım "ne oluyor dedim sana bir şey söyle"

"Doktor elindeki aleti bırakıp "gözünüz aydın İkra hanım kendine geliyor"dedi

Olduğum yere çöktüm dizlerim tutmuyordu Ellerimi açıp "şükürler olsun"dedim tüm kalbimle "şükürler olsun Allahım' sen her şeye yetensin"dedim gözyaşlarıma engel olamıyordum Hem ağlayıp hem kahkaha atıyordum mutluluktan delirmiştim.

*****

Yeni bölümü en kısa zamanda yayınlicam canlarım şimdilik kısa bir bölüm yayınladım çok beklettiğim için:) önümüzdeki bölüm Arslan ve Baran dan gelecek görüşmek üzere:)



MAHKUM GELİN (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin