Bölüm 7

686 30 11
                                    

Duvarlar üstüne üstüne geliyordu sanki Mücahit'in. Odası hayli sessizdi, bütün gürültü kafasındaydı.

Kim bilir şimdi arkadaşları hangi tehlikeli görevdelerdi? Mücahit olmadan. Böyle ayrı gayrı olur muydu be?!

Ve Leyla... Ah! En çok sesi bu konu çıkarıyordu işte. Son görüştüklerinde bir anda neler söylemişti öyle! Bütün o şeyler bir anda dökülmüştü Keşanlı'ın dudaklarından. Transta gibiydi o an. Konuştuğunu, ne dediğinin farkında değildi. Kendine hakim olmamıştı, olamamıştı.

Neler demişti? Neler demişti!

"Sırada Yılan var."

"Sana zarar veremeyecek."

Kafasındaki sesleri susturamıyordu. Delirmek üzereydi.

'Hayır, hayır. Gerizekalı!' diye düşündü sesleri bastırmak için. Bu sırada odanın kapısı açıldı.

"Abim, nasılsın?"
"Şuradaki yastığı bir versene Feyzullah."
"Dur abi ben koyarım sırtının arkasına."
"Yastığı arkama koymak için istemiyorum aslanım, kendimi boğacağım. Sen ver."

Feyzullah şaşkınlıkla Ateş'e baktı.

Keşanlı Mücahit Serdengeçti ölmek istiyordu.

Tamam, bu alışılmadık bir şey değildi ama operasyon dışında bir yerde ölmek istemesi... İşte bu yeni ve çok farklıydı.

"Hayırdır, dayıoğlu?"dedi Ateş
"Burada kös kös oturmak içimi kemiriyor!"

Feyzullah yüzünde bir gülümsemenin oluşmasına engel olamadı.

"Abi senin o içini kemiren şey Leyla Abla olmasın?"
"NE LEYLASI YA?!"
"Çok güzel kız, değil mi? Sarı saçlar, mavi gözler..." diye konuştu yüzünde muzip bir gülümsemeyle Feyzullah'ın imasını anlayan Ateş. Mücahit'in verdiği abartılı tepkiden zerre etkilenmemişti.

Bütün tim Leyla'yla tanıştıkları gün neler döndüğünü Ateş de sezmişti. Keşanlı'ya takılabilme fırsatının eline geçmesi hoşuna gitmişti.

Mücahit, Feyzullah ve Karabatak'ın söylediklerinden dolayı gerilmişti. Konuştu,

"Ne diyorsunuz siz ya? Benim Leyla'dan hoşlandığımı mı sanıyorsunuz? Yok öyle bir şey. Asker adamım ben. Benim gibi asker bir adamın aşkla meşkle işi olmaz."
"Abi sen değil miydin "Biz robot değiliz, makine değiliz. İnsanız, duygularımız var."diyen?"
"Evet, ama aklımda bir kadın olursa kafam karışır. Görevlere odaklamam. Operasyonlarda birbirimize canımızı emanet ediyoruz biz!"
"Orada dur Keşanlı. Ben Nazlı'yı seviyorum. Çaylak Su'yu, Fethi Eylem'i seviyor. Hiç birimizin bir operasyonda hata yaptığını gördün mü?"

Mücahit köşeye sıkıştığını hissediyordu. Ateş ve Feyzullah'ın önüne koyduğu şeyi kabul etmek istemiyordu. Belki de korkuyordu.

"Yavuz Komutanım'ın bile bir sevdiği var. Hiç dalgınlıkla bir görevde bizi tehlikeye attı mı?"diye mırıldandı Çaylak odada oluşan sessizliğin içine. Sonra da devam etti,
"Duygularının olması başka, duygularınla hareket etmek başka. Sen demiştin bunu."

Mücahit'in kafası çok karışıktı. Zihninde düzeltmesi, üzerine düşünmesi gereken şeyler vardı. Yalnız kalıp düşünmesi gerekiyordu. Çaylak ve karabatak da bunu anlayıp Keşanlı'ya veda ettikten sonra odadan çıktılar.

Mücahit Leyla'ya kapılmaktan korkuyordu.

Leyla'ya karşı tam olarak ne hissediyordu?

🍃

ÖĞRETMEN HANIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin