tg.9

13.7K 1.5K 437
                                    

"Bakar mısınız?"

Taehyung odasının demir kapısının üst kısmında bulunan aralıktan koridorda yürümekte olan görevliye seslendi.

Görevli ona yaklaşırken "Ne oldu?" diye sordu. Bu kabaca yaklaşım rahatsız etse de yok saymayı tercih etti genç çocuk. Şu an bu adamın kendisine karşı olan kaba üslubuna takılmaktan daha aklını kurcalayan bir şey vardı. Min Yoongi...

Neredeydi? Ne yapıyordu? Neden gitmişti? Kafasında binlerce cevapsız soru dönüyordu. Endişelenmeden de edemiyordu Taehyung. Onu kanlar içinde sedyede yattığı an her gözlerini kapattığında zihninde belirirken nasıl endişelenmezdi?

"Yan odadaki kişi... Ondan haber var mı?"

Adam ukalaca göz devirdi. Hastanedeki çoğu kişi gibi bu da işinden bıkmış bir çalışandı. Amacı yalnızca ay sonunda alacağı parayken ilgilenmesi gereken hastaları yok sayıp köşede mesai boyu çay yudumluyordu.

"Bu seni ilgilendirmez. Kendi işine bak. Doktorun dışındaki bir doktorla konuşma. Meşgul etme insanları."

Kaşlarını çattı Taehyung. Onun doktoru yoktu ki.

"Benim doktorum yok."

Adam anlamazca kaşlarını kaldırırken biraz daha yaklaşmıştı kapıya. Demir kapının kenarına asılan kağıt parçasını yapıştığı banttan kolayca kurtarıp biraz göz gezdirdi. İstediği bilgiye rastladığında kağıdı Taehyung'a çevirdi ve parmağıyla bir yeri işaret ederek konuştu.

"Bak burada yazıyor işte. Senin doktorun Kim Nam Joon."

Kafasını olumsuzca salladı genç çocuk.

"Hayır, o benim arkadaşım."

Görevli ise alayla gülüp "Gerizekalı." diye mırıldandı ve kağıdı eski yerine yapıştırıp uzun koridorda ellerini arkasında birleştirerek yürümeye devam etti.

Taehyung üzülmüştü. Babası da hep 'gerizekalı' derdi ona. Neden insanlar bu kadar kabaydı? Birisinin kalbini kırmak o kadar kolaydı ki onlar için... Tek bir sözle birisinin gözyaşına neden olup sonrasında umursamadan hayatlarına devam edebiliyorlardı. Çok yanlış geliyordu bu çocuğa. Herkes yaptığı hareketlerinin sorumluluğunu almalıydı ve yaptıkları hataları düzeltmeliydi.

"Ayıp oldu yaptığı ama. Özür dilemeli..."

"Kim?"

Arkasından gelen tanıdık sesle tekrar kapıya döndü Taehyung. Evet, şu an ihtiyacı olan kişi tam olarak Namjoon'du.

"Namjoon. İyi ki geldin. Konuşmalıyız."

Başıyla onayladı karşısındaki küçüğünü doktor. Ardından eliyle yatağı göstererek çocuğun oturmasını sağlayıp kendisi de yanına yerleşti.

"Namjoon sen benim doktorum musun? Arkadaşım değil misin? Hem ben hasta falan değilim doktora ihtiyacım yok."

Bir süre düşündü Namjoon. Hangi beyinsiz çocuğun aklına bunu sokmuştu? Onların amaçları insanların hasta olduklarını yüzlerine vurmak değil, hastalıklarından arınmalarını sağlamaktı. Tabii bunun farkında olan kim kalmıştı ki artık hastanede?

"Bunu kimden duyduysan umursama Taehyung. Biz arkadaşız. Üstelik sen kendini hasta hissetmedikçe hasta değilsindir."

Gülümsedi Taehyung. Sahte bir gülümsemeydi fakat Namjoon'un onu hasta sanmıyor oluşu mutlu etmişti çocuğu.

"Şimdi asıl sorunu söyle bana Taehyung. Aklını kurcalayan ne?"

Yüzündeki gülümsemeyi silip başını önüne eğdi genç çocuk. Namjoon'un akıl okuma gücü falan mı vardı?

"Yoongi... O gitti Namjoon. Ya dönmezse?"

Namjoon kafasını onaylarca sallayıp elini küçüğünün omzuna koydu. Çevresindeki herkes ile arkadaş olmak için açık olan bu çocuğun birisine bu kadar çabuk bağlanması beklenemez bir şey değildi fakat bağlandığı kişinin Yoongi olması kafasını kurcalıyordu Namjoon'un. Yoongi'yi iyi tanıyordu. Sinir hastalıkları alanı olmadığı için onunla hiç iletişim kurmamış olsa da dosyasını okumuştu. Etrafındaki onunla konuşmaya çalışan doktorlara hiçbir şekilde dönüt vermeden direk kriz hâline geçen Yoongi, nasıl Taehyung'un onunla bir bağ kurmasına izin vermişti?

"Şimdi sana bir şey anlatacağım. Ama bunlar aramızda, sır tamam mı?"

Taehyung hızla onayladı büyüğünü. Anlayacağı şeyin Yoongi ile ilgili olabilme ihtimali heyecanlandırıyordu onu.

"11 yıldır burada çalışıyorum. Yoongi ise 10 yıldır burada. O, nasıl desem biraz sinirli bir yapıya sahip olduğu için kimseyle konuşmaz, odasında durur hep. Bazı zamanlar çok sinirlendiğinde hep böyle kaçar buradan. Burada çalışanlar da onu bulur ve odasına tekrar getirir. Burada bulunduğu 10 sene boyunca sayamadığım kez kaçtı buradan. Merak etme tekrar geri getireceklerdir onu."

Taehyung kaşlarını çattı.

"Eğer buradan kaçıyorsa burada durmak istemiyor demektir."

Namjoon yerdeki bakışlarını Taehyung'a yöneltti. Yoongi'nin özgür olabilmesini her ne kadar o da istese de hastalığı çok ileri derecede tehlike barındırıyordu. Kendi sağlığı için burada kalmalıydı.

Taehyung karşısındaki adamın boş bakışlarını yakaladığında devam etti.

"Kaçıyorsa istemiyordur. Yakalamasınlar, rahat bırakın onu."

__________

Güzel düşünceli Taehyung...

stupid // taegi✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin