13

12 1 3
                                    

Bölüm #4/3

Kız gittikten sonra yansımalar birbirine döndü. Nefis , rahat halinden sıyrılıp toparlandı . Yüzünü sertleştirip konuşmayı başlattı.

- Urufu ! Kızın aklına mı girdin sen ?

Kurt yattığı yerde ciddileşti. İki ayağının üstüne oturdu. Bugün çelik mavisi olan gözlerini Nefis ' e dikti. Gelen saldırgan üslubu kurtlara özgü hayvani vahşilikle karşıladı. İfadesinin aksine sesi sakindi.

- Sadece düşüncelerini netleştirmesine yardımcı oldum.

- Onu yönlendirmişsin . Bunu yapmamalıydın.

- Fikirlerimizi ona söylediğimizde zaten onu yönlendirmiş oluyorduk.

Nefis , elini alnına vurdu. Sinirlenmişti. Ve o , sinirini dışarıda yaşayanlardandı .

- Azıcık kendinize saygınız olsun. A-zı-cık ! Gonca ' nın peşinden mi koşacağız şimdi de ?

İris ortamın birden gerilmesini anlayamamıştı . Barışçıldı o , kavga gürültüyü sevmezdi . Sakinleştirmek için elini Nefis ' inkine koydu. Melodik sesiyle Nefis ' e hitap etmeyi denedi.

- Fazla gurur yapıyorsun kardeşim.

Ama Nefis bir kez sinirlenmişti. Elini çekti. Kendini tutmasa olduğu yerde tepinecekti. Hararetle başladı , hızlı el kol hareketlerini uzun zamandır öfkesini içinde tutmasına yordu Urufu.

- Anlamıyorsunuz . O bunu yapmamıza değecek hiçbir şey yapmadı. Özür yok , konuşma çabası yok , ses soluk yok. HİÇBİR ŞEY YOK ! Hak etmeyeni bırakmayı öğrenmeli Mehtap . Sürekli kendinden fedakarlık yapıp affedeni mi oynayacak ? Nereye kadar ? Bu durum onu bitirmeyecek mi ? Onu hiç mi düşünmüyorsunuz ?

Nefis ' in her bir sorusu bir öncekinden yüksek perdede çıkıyordu. Söyledikleri bittiğinde bile burnundan soluyordu. Bir karşılık verilmesini bekledi. Ezip geçeceği bir karşılık. Haklı olduğunu düşünüyordu. Kendi doğrusunu savunmaktan zerre çekinmezdi. Öbür yansımalarsa söz birliği yapmışçasına susuyordu. Söyleyecek bir şey olmadığı için değil , öfkeli birine laf anlatmanın zorluğundan dolayı . Biliyorlardı Nefis' in huyunu . Onların mantıklarını dinlemeyecekti , dinlese de idrak edemeyecekti. Nefis ' in soluklarına somurtan yüzü de eklendi. Ellerini yumruk yapmış , bekledikçe sakinleşecek yere daha da sinirleniyordu. Hırsla konuştu.

- Beni çileden çıkarıyorsunuz . Kütük mü yuttunuz ? Konuşsanıza !

Urufu kulaklarını dikti. İris parmaklarıyla oynadı . Defne oturduğu masadan ilgiyle onları izlemeye devam etti.

- Bak ya , hala susuyorlar. Siz beni delirtmek mi istiyorsunuz ?

Urufu , Nefis ' in sakinleşmeyeceğine ikna olmuştu. Bunun için fazla doluydu. Ayaklandı. Yansımanın yanına yürüdü. Nefis son lafını söyledikten sonra başını aksi yöne çevirmiş , dudak kemiriyordu. Elleriyle bedenini sarmış , kendini mantık çerçevesinde tutmaya çalışıyordu. Haliyle Urufu patilerini dizlerinin üstüne koyana kadar onu fark etmedi. Urufu ' nun gözleri soğuk maviden sıyrıldı . Şimdi bir çift ela göz içine kapanan yansımayı dikkatlice süzüyordu. Nefis , üzerine dikilen gözlerden rahatsız oldu . Kollarında duran parmaklarını sıktı , dişlerini kenetledi. Kendini tutuyordu ama ne için tuttuğunu unutmuştu. Bedenini kastığının farkındaydı . Bunun sağlıklı olmadığının da .

- Neden kendini bu kadar kastın Nef ?

Urufu sesinin dostça çıkmasına özen göstermişti. Boğuk tabiatlı sesi bu özenle birleşince yaşlı ton ton bir bilgenin sevecenliğini kazanmıştı.

Zihnimin KıvrımlarındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin