Zihnimin Kıvrımlarında

17

Nefis nefes nefese söylenmeye devam ediyordu.

- Bok mu var Mehtap ! Bizi öldürmeye mi çalışıyorsun GERİZEKALI ?!

Nefis ' in yanından koşarak geçen Urufu genizden bir kıkırtı koyverdi.

- Daha hızlı olsan iyi edersin sona sen kaldın.

Nefis panikle arkasına anlık bir bakış fırlattı. Son hız koşuyordu ama damarlarında akan adrenalinin de bir sınırı vardı.

- Topuklarım kıçımda koşuyorum zaten Urufu ! Hadi seni anladım ama Defne o çantayla nasıl benden hızlı koşar ?

Urufu  ağzından kurtsu bir kahkaha kaçırdı. Horlamakla hırlamak arası çıkan sese Nefis tebessüm etti.

Arkalarındaki yoğun karanlık sis gittikçe yaklaşıyordu. Uzun zamandır onları takip etmesi de cabasıydı . Nefis kaşlarını çattı. Kaçmakla bir yere varamıyorlardı. Yüzleşmeleri mi gerekiyordu ? Şu bilinçaltını bir türlü anlayamıyordu !
Adımları yavaşladı.

Kurt 6. hissiyle kafasını çevirdi. Gördükleriyle kulakları dikildi , gözbebekleri büyüdü. Hırlayan kelimelerle haykırdı .

- Nefis , seni salak !  Koş , sana yetişiyor !

Nefis ' in yavaşlayan adımları durdu. Gözlerindeki inatçı parıltılarla baktı.

- Diyorsun.

Kollarını iki yana açtı. Bedenini geriye bıraktı . İki adım arkasındaki karanlığa kendi iradesiyle itildi. Bilinçaltının koridorları keskin bir çığlıkla doldu.

Kurt hızla geriye atıldı . En öndeki Defne korkuyla tökezledi . Ve zaman durdu.

Sisin içindeki yansıma dört bir yana savruldu. Bedenindeki her bir kasın kasıldığını hissetti. Dişlerini kenetledi . Kapadığı gözlerini zorla açtı. İçerinin dışarıyla alakası olmadığını itiraf etti kendine. Binlerce harfin döndüğü sis duvarına gözlerini dikti. Harfler kimi zaman birleşip kelime öbekleri oluşturuyor , birkaç tur o halde dönüp eski hâllerine dönüyordu . Yansıma dikkatli bakınca bazı kelimeler tanıdık geldi. Gözüne kestirdiği kelime dizisine uzandı , parmak uçlarıyla son anda dokundu.

Güçlü ol !

Kelime dizisi parladı , öyleki ona bakan gözü kamaştırdı. Hemen ardından yok oldu. Nefis akabinde omuzlarını çöktürecek bir ağırlığın kendine yüklendiğini fark etti . Bacakları kısa süreliğine titredi. Yansıma yere sağlam bastı , meydan okurcasına diklendi. Bir kelimeye daha uzandı. Sis çevresinde daha hızlı döndü. Görüşü bulanıklaştığından tam okuyamamıştı. Kelimeyi sönmeden önceki son parlamasında gördü , tedirgince gülümsedi .

Dişilik

Subliminal mesajlarla karşılaştığı yer aklına geldi . Bu kelime öncekinden daha çok korkutuyordu onu.

Birkaç dakika acı çekmeyi bekledi. Hiçbir şey olmadı . Tek hissettiği üstündeki kıyafetin dar gelmesi oldu. Şaşkınca bedenine çevirdi bakışlarını.

- Ciddi olamazsın.

Elleriyle yokladı .

- Mehtap sen ne tür bir sapıksın ?

Dedi kahkaha dolu bir tınıyla.

- Ulu tanrım . Göğüslerim büyümüş .

Gözlerini kapattı. Giysisini bir yenisiyle değiştirdi. Turkuaz sarmallı siyah paltosu üzerinde belirince yeni bedenini süzdü .

- Biraz dişiliğin zararı yokmuş. Sırada ne var ?

Dönüp duran kelimelere tekrar göz gezdirdi . Mehtap olsaydı nasıl sonlandırırdı ? Sonlandırmak ... Mehtap her ne kadar edebiyat parçalamayı sevse de hedefine dolaysız giden bir insandı . Dudağı yukarı kıvrıldı. Diğerlerinin aksine sabit duran kelime dizisine uzandı .

Ve son.

Işık gözlerini aldı . Sis dağıldı ve zaman aktı. Gördüğü ilk şey kendine doğru yavaş çekim uçan Urufu oldu.

- Yapma ya.

●●●

- Urufu azarladığın yetmedi mi artık ?

Kurdun bakışları keskinleşti. Hırsını bir türlü alamıyordu. Azarlıyor , aradan 5 dakika geçiyor ve hırslanıp tekrar azarlıyordu. Nefis ' in başlardaki mahcubiyeti yerini açık bir bıkkınlığa bırakmıştı.

- Hayır bak anlıyorum benim zat-ı şahanemi kaybetme korkusu tabiki herkesin kaldırabileceği bir şey değil ama artık aşmalısın , bu kadar da olmaz ki canım.

Urufu tehditkârca köpek dişlerini gösterdi. Nefis göz devirdi. Bir türlü sakinleşemiyordu bu kıl yumağı. Belini verdiği kayadan uzaklaşıp ondan tarafa meyletti. Hafif temkinlice kurdun yatan gövdesine yanaştı . Tehlike gelmediğini görünce başını yumuşak karna yasladı .

- Çok başıma buyruk hareket ettim, biliyorum . Ama kızma artık . Hem bir konuda fikrine ihtiyacımız var.

Kurdun kulakları dikildi. Ne olduğunu sorarkenki sesi huysuzdu . Defne ve Nefis o yokkenki tartışmalarını aktardı.

- Ne düşünüyorsun Urufu ? Endişeyi nasıl yenebilir Mehtap ?

- Fark ettiğim belli başlı problemler var.

- Ne gibi ?

- Olayları akışına bırakamama mesela. Her riski kontrol altında tutma çabası ... Yok başına bu gelebilir yok şu gelebilir. Hepsine şimdiden hazırlıklı olmana gerek yok ,  o an gelince müdahale etsen yeter. Kafanda büyütüyorsun bir de. Başına gelse atıyorum 5 şiddetinde olan bir şeyi kafanda evirip çeviriyorsun ve ona o kadar odaklanıyorsunki hissedilen şiddet 7 ' ye 8 ' e çıkıyor. Ne gerek var bu kadar kendini yıpratmaya ? Mevcut gücünü geçmişin olmuş bitmişiyle ve geleceğin bilinmezliğiyle harcarsan şimdiyle nasıl başa çıkacaksın ?

Urufu Nefis ' ten tarafa değil mi ama bakışı attı .

- Değerlendirilesi bir teori . Ekleyeceklerin bu kadar mı ?

- Sonra güven problemin de var sanki.

Nefis alaycı bir gülüş takındı.

- Hayatımda aksilik yaşanmayacağına dair sarsılmaz bir inanç mı duymalıyım ?

- En azından seni yaratana biraz daha güvenebilirsin. Bir aksilikte O' na başvurunca işlerinin kolaylaşacağına inanabilirsin. Yani teknik olarak her şeyin sahibi O. İsterse her şey hallolur.

- Neden istesinki ? Bana yardım edeceğinin bir garantisi yok sonuçta.

- Ne derler bilirsin. Bir dilek tut belki gerçekleşir belki gerçekleşmez. Ama dilek tutmazsan asla gerçekleşmeyeceği kesin.

- O ' nun en sevdiği kişinin bile başına onlarca bela gelmiş Urufu. Neredeyse başa gelen belaların daha makbûl olduğuna inanacağım.

- Belki de öyledir.

Nefis kaşlarını çattı .

- Kulağa biraz psikopatça geliyor.

- Eleme oluyor işte. Biraz lütûfta bulunuyor şükrediyor mu diye bakıyor. Az zahmet çektiriyor isyan ediyor mu diye bakıyor. Bir tutam bela ekliyor , kulum acizliğini bildi mi , beni bilip benden yardım isteyecek mi diye yokluyor.

- Tuhaf bir düşünme şekli . Ama rahatlatıyor da. Başına kötü bir şey geldiğinde bunu bir felaketten ziyade sonsuz mutlu yaşama atılan bir adım olarak düşünebilirsin.

- Anlamaya başladın.

Yansıma omuz silkti .

- Gene de söylediklerin işime gelmedi.

●●●