23.BÖLÜM

3K 121 24
                                    

Bara gittikten 10 dakika sonra yedinci bardağım bitmişti. Bünyem bu kadar içkiyi kaldıramayıp sarhoş oldum. Aklınıza öyle fesat fesat şeyler gelmesin. Tabiki hemen bir taksi çağırtıp eve gittim.
~YAPRAK'TAN~
Evi buldum. Hemde eşyalı ve fiyatıda oldukça uygun. Yarın iş olduğu için direk uyudum.
Sabah kalkınca tam olarak lastik gibi gerindim. Yeni yatağım baya rahatmış. Duş aldıktan sonra rutin işlerimi halledip saçlarımı kuruttum. Üstümüde giyinip işe gittim. İşte ilk günüm olmayan ilk günüm ama heyacanlı filan değilim. Holding İtalya'da ki kadar büyük olmasada büyük. Haluk Beyle tanıştım. Kendisi şirketin patronu. Birde oğlu var. Onunlada tanışacağız birazdan. Bir süre sonra içeri giren Ali kadarda olmasa yakışıklı olan çocuğun pardon adamın Haluk Bey'in oğlu olduğunu anlamamak neredeyse imkansızdı. (En uzun cümlem galiba)
K:Kaan
K:Baba yine ne var,dedi bana bakarak. Sonra yüzünde tiksinmiş gibi bir ifade oluştu. Acaba çok mu çirkindim?
H:Yaprak Hanım bu oğlum Kaan. Kaan Yaprak Hanım yeni tasarımcımız.
Adının Kaan olduğunu öğrendiğim patronun oğlu suratındaki ifadeyi dahada beterleştirip elimi sıktı.
H:Oğlum hadi Yaprak hanımı odasını göster.
Haluk Bey böyle diyince odadan çıkıp odam olacak yere gitmeye başladık.
K:Sende aynısın.
Y:Ha?
Ne saçmalıyor bu çocuk?
K:Makyaj ve moda düşkünü. Oysa daha cana yakın birini tercih ederdim.
Y:Öyle olduğumu kim söyledi?
K:Dış görünüşün.
Y:Biraz ön yargılısın galiba.
K:Nasıl?
Y:Eskiden pantolon falan giyerdim. Ayrıca makyaj ve moda bağımlısı falan değilim.
K:İyi o zaman kanka,deyip yumruğunu uzattı. Ortada bir yumruk varsa tokuşturmamak ayıptır. O yüzden yumruk tokuşturmuş olduk.
K:Neden değiştirdin kendini merak ettim doğrusu.
Y:Odamda konuşalım Kaan Bey.
K:Kaan Bey mi? Kankanım ben senin,dedi kaşlarını çatıp.
Y:Tamam kanka,dedim bende gülerek.
Benim odam olan yere geldiğimde ikimizde oturduk. Kaan birini arayıp iki çikolatalı süt istedi. Evet yanlış duymadınız sayın seyirciler. Çikolatalı süt istedi. Hemde ben hiçbir şey söylemeden. Düşüncelerimi bir kenara bırakmamın bu seferki nedeni Kaan'dı.
K:Sanada sormadan çikolatalı süt istedim.
Y:Daha doğru birşey isteyemezdin. Çikolatalı süte bayılırım.
K:Sevindim bu-
Kapı çalınınca durdu Kaan.
K:Gel.
Mini etekli göğüslerini belli etmek için bilerek giyindiğini düşündüğüm kıyafetiyle çakma sarışın bir kız girip çikolatalı sütlerimizi bırakıp çıktı.
K:Salak!!!
Y:Ha?
K:Görmüyor musun kıyafetini. Tam bir sürtük!
Y:Aynen kanka,dediğimde yumruk tokuşturduk. Kaan çikolatalı sütünden bir yudum alıp masaya bıraktı. Sonra gözlerini pörtletti.
K:Aklıma gelmişken söyleyeyim. İki gün sonra şirketin 30.yılı için bir parti var.
Y:Tamam. Ha bu arada sevgilin var mı?
K:Nişanlıyım!
Y:Ne???
K:Niye bu kadar şaşırdın ki?
Y:Genç görünüyorsun. Ama mutluluklar dilerim. Tanışmak isterim kankamın nişanlısıyla.
Kaan çikolatalı sütünü kafasına dikledi. Bardak boşalınca masaya bıraktı ve kolunun tersiyle ağzını sildi.
K:Bana müsade kanka. Malum işlerim var.
Y:Müsade senin. Tanıştığımız için sevindim kanka.
Kaan odadan çıkınca çizim yapmaya başladım. Bir yandanda düşünüyorum. Ne demiş biri;düşünüyorum o halde varım. Ne saçmaladığımı inanın ben bile bilmiyorum. Kaan'ın nişanlı olmasına sevinmiştim. Bu durumda bana karşı bir duygu besleyip de ikinci Doruk vakası gibi bir olay yaşamayacağım. Bu arada boşandıktan sonra Doruk'u bir daha hiç görmedim. Aman şeytan görsün onun yüzünü. Sahi boşanmıştık biz değil mi? Parmaklarıma baktığımda yüzüğümü görememek yine,yeniden ve daha büyük bir yumru oturtmuştu boğazıma. İlk başlarda ona hak veriyordum. Kim sevdiğini o halde görse aynı tepkileri verirdi. Ama sonra ben anlattığımda bana inanmamış,bir lavuk anlatınca inanmıştı. Düşüncelerim daha da derinleşecekti eğer kapı çalmasaydı.
Y:Gel!
İçeri Haluk Bey'in girmesi ile ağzım bir karış açıldı.
H:Niye bu kadar şaşırdın kızım?
Y:Benim odama geleceğiniz aklımın ucundan bile geçmezdi Haluk Bey.
H:Aslında senininle Kaan hakkında konuşmak için geldim. Tabi müsaitsen?
Y:Tabi konuşalım.
Haluk Bey iç çekerek bana yakın bir koltuğa oturduğunda iç sesim devreye girdi. Malum bu aralar konuşulabilecek tek kişi o. Kişi sayılırsa tabi.
(İç sesi İS Yaprak'ın kendi konuşması YK)(Ne kadar açıklayıcı oldu😜)
YK :Acaba Kaan'a ne oldu?
İS:Susta adam anlatsın.
YK:Bana bak benimle doğru konuş.
İS:Konuşmassam ne olur?
YK:Senin çeneni yamulturum.
İS:Yalnız hatırlatarım ben senin iç sesinim ve benim çenem senin çenen oluyor. Bu durumda çenemi daha doğrusu çeneni yamultman işime gelir.
YK:Tamam sen kazandın. Şimdi sus çünkü Haluk Bey Kaan'ı konuşacak.
İS:Tamam sevgilim.
YK:Sevgilim?
İS:Ya hani telefonun ailenden birindeyken arkadaşına mesaj atma dersinde mal mal mesajlar atarya. Ben o bakımdan şey ettiydim.
YK:Kapa çeneni.
İç sesimle olan gereksiz konuşmamızdan sonra Haluk Bey'e baktım. Düşünceli görünüyor. Birden konuşunca bir parça neye uğradığımı şaşırdım açıkcası.
H:Kaan annesini kaybettiğinde 11 yaşındaydı. Annesi yani Nilüfer hiçbir zaman kız gibi değildi. Elbise felan nadir giyerdi. Kaan hep annesi gibi arkadaşlar edindi. Ve nişanlısı da annesine çok benziyor. Ne zaman annesine benzeyen biri görse çok mutlu olur ve seni odana getirdikten sonra yanıma geldi. Çok mutluydu. Sence sebebi ne?
Kaan'ın yaşadıkları beni üzdü açıkcası. Ama elden ne gelir. Ölenle ölünmez sonuçta.
Y:Bende öyleyim. Yani öyleydim. Yaşadığım bir olaydan sonra değişmeye karar verdim. Nedeni bu olabilir.
H:Anladım. Senden bir ricam olacak kızım.
Y:Tabi.
H:Ona gerçek arkadaşlık yap. Bazı arkadaşları parası için onunla yakınlaşmaya çalıştı.
Y:Merak etmeyin. Zaten benim sevdiğim var.
Evet yanlış duymadınız. Sevdiğim var. Ali...
H:Ben çıkayım o zaman.
~ALİ'DEN~
Sabah kalktığımda çektiğim baş ağrısı tarif edilemeyecek cinstendi. İki tane ağrı kesici aldıktan sonra duş aldım. Kıyafetlerimi giyip şirkete gittiğimde çoktan öğle olmuştu.
Odama girdiktin bir iki dakika sonra Gökhan odaya daldı. Girdi demiyorum çünkü ciddi ciddi daldı.
A:Oğlum insan kapıyı çalar.
G:Merve'den kaçıyorum abi. Neymiş efendim İz(Merve ve Gökhan'ın kızı) iki aylık olunca işe devam edecekmiş. Hayır iki aylık çocuk bakıcı ile ne yapsın. Haksız mıyım abi sen söyle?
A:Haklısın abicim. Neyse iki gün sonra Deran Holding'in 30.yıl partisi var unutma.
G:Bende onu söyleyecektim. Neyse gideyim de Merve'nin gönlünü alayım.
2 GÜN SONRA...
Parfümümüde sıktıktan sonra hazırım. Gri ceket ve pantolon artı siyah tişört ve ayakkabı içerisinde çok yakışıklı duruyorum. Gömlekten pek haz etmediğim için tişörtü tercih ettim. Ve şuan Deran Holding'in 30.yıl kutlaması yapacağı mekana çoktan geldim. Kapıdan içeri girdiğimde gördüğüm kişi ile ne yapacağımı bilemedim.
Yaprak buradaydı ve elbisesinin içinde çok güzel görünüyor. Burda ne işi olduğunu cidden merak ediyorum. Tam yanına gidecektim ki genç bir adam Yaprak'ın yanına gitti ve yumruk tokuşturdular. Ortada bir yumruk varsa tokuşturmamak ayıptır ama Yaprak sadece sevdiği insanlarla yumruk tokuşturur. Şuan her ne kadar yumruğumu adamın gözünü morartmak için kullanmak istiyorsam bunu yapmak bir o kadar imkansız. Adam Yaprak'ın elini öptüğünde imkansız diye bir şeyin olmadığına inandım. Resmen beynimdeki şarteller atmış gibiydi. Sakinleşmek için gözlerimi kapatıp saymaya başladım. Bu sıçtığım yöntemi kim bulduysa hiçbir işe yaramıyor. Gözlerimi açtığımda Yaprak yoktu. Aklıma ilk gelen yer olan girişe baktığımda bizimkilerle girişin önünde sarılıyordu. Aniden verdiğim kararla Yaprak'ı kolundan tutup dışarı çıkardım. Yaprak'ı arabaya bindirdikten sonra bende bindim ve kapıları kilitledim.Şaşkınlık ve kızgınlık ile bana bakıyor.
Y:Ne yaptığını sanıyorsun?
A:Seni kaçırıyorum bir parça. Ve ister itiraz et ister etme. Her türlü seni kaçırıyorum.
Yol boyunca o kadar konuştu ki o kadar soru sordu ki sırf onu üzmemek için susmak zordu. Deniz kenarındaki evi neredeyse kimse bilmediği için oraya gidiyoruz. Eve geldiğimizde anahtarı bulup kapıyı açtım. Yaprak hala bir tepki vermiyor ve biliyorum ki bu fırtına öncesi sessizliği. Adamlarımdan birini arayıp ihtiyacımız olacak şeyleri almasını istedim.
~YAPRAK'TAN~
Partiye geldikten bir süre sonra Kaan yanıma geldi.
Yumruklarımızı tokuşturduktan sonra beni baştan aşağı süzdü ve elimi öptü.
Y:Nişanlınla gelirsin diye düşünmüştüm.
K:Nişanlım doktor ve şuan ameliyatta. İşi bitince gidip onu alacağım.
Y:Sevindim.
Girişe doğru baktığımda bizim çeteyi gördüm.
Y:Ben misafirlerle ilgileneyim.
Kaan "Tamam" anlamında başını sallayınca çetenin yanına gittim. Tam sarılmanın son yudumlarındayken biri kolumdan tutup beni sürüklemeye başladı. Aliydi.Beni arabaya bindirdikten sonra kendiside bindi.
Y:Ne yaptığını sanıyorsun?
A:Seni kaçırıyorum bir parça. Ve ister itiraz et ister etme. Her türlü seni kaçırıyorum.
Verfiği cevabın üstüne yüzlerce soru sordum. Sustu. Beni üzmemek için sustuğu o kadar belliydi ki. Deniz kenarında durduğumuzda harika bir ev gördüm. Ali beni arabadan indirip cebinden bir anahtar çıkarıp kapıyı açtı. İçeri gittikken bir süre sonra yanıma geldi. Koltukların üstündeki beyaz çarşafı kaldırdı ve oturdu. Ben ise ayakta mal mal Ali'ye bakıyorum.
A:Oturmayacak mısın?
Y:Hayır. Beni buraya neden getirdiğini söyle. Sonra gideceğim zaten.
A:Sorunlarımızı halledene kadar buradayız. İlk sorundan başlayalım. O çocuk kimdi ve neden senin elini öptü?
Y:Sanane?
Ali'nin sinirlendiği boynundaki damarlardan belli oluyor. Ama inat değil mi? Söylemeyeceğim.
A:Güzelim beni çıldırtma ve o piçin kim olduğunu söyle.
Piç mi? Kaan'a piç demesine sinirlenip merdivenlerden koşmaya başladım. Eğer biraz daha konuşursak birbirimizi kıracağımızı bildiğim için öneme gelen ilk odaya girdim. Ali'nin bağırmalarını ve kapıyı yumruklamasını duymamak için kulaklarımı kapattım ve bu odaya girdiğime bilmem kaçıncı lanetimi gönderdim. Neden mi? Çünkü oda fotoğraflar boş içki şişeleri,kan ve kırık eşyalarla doluydu. Bu tahminen şu demek oluyor;Ben yokken benim fotoğraflarıma bakmış bir yandanda içmiş. Sonra sinirlenip eşyaları kırmış. Ve yine tahminen bir yeri kanamıştı. Ben tahminlerimi yürütürken aşşağıdan telefonumun çalma sesi ile irkildim. Telefonun sesi kesildiğinde bir kırılma sesleri duydum. Hemen odada telefon aramaya başladım. Odada olmadığı için başka odalara bakmaya başladım. Girdiğim ikinci odada bulduğum ev telefonuyla numarasını ezbere bildiklerimden biri olan Oğuz'u aradım. Üçüncü çalışta açtı.
O:Oha abi! Yaprak'ı orayamı getirdin?
Y:Oğuz benim Yaprak. Ali altta ve galiba birşeyleri kırıyor. Burası neresi bilmiyorum ama çabuk gelin.
Sesimin korku dolu olduğunu farketmiş olacak ki hemen beni sakinleştirme çalışmalarına başladı.
O:Bacımsu şimdi sakin ol. Arasıra öyle şeyler yapar. Biz geliyoruz sen Ali'yi sakinleştirmeye çalış.
Oğuz telefonu kapattınca koşarak aşağı indim. Ortalık cam kırıkları ile dolu ama Ali ortalıkta yok. Aklıma ilk gelen yer olan bahçeye koştum. Ali elinde silah gözleri kapalı halde duruyordu.
Y:Ali!
Bir anda gözlerini açıp silahı kafasına dayadı.
A:Yaprak yaklaşma!
Y:A-Ali bırak o silahı!
A:Sen benden nefret ediyorken beni sevmiyorken yaşamak istemiyorum.
Y:Senden nefret falan etmiyorum. Sadece kızgındım ama artık değilim.

Arkadan Oğuzların sesini duyduğumda bir parça rahatladım. Ali onları hiç takmadı.
A:Bunu yapmayayım diye böyle demene gerek yok. Ama şunu sakın unutma. Seni hep sevdim. Şimdi de seviyorum ve her zaman seveceğim.
Duyduğum silah sesinden sonra tek duyduğum şey birinin "Yaprak" diye bağırmasıydı.

SELAMLAR.BELKİ BANA KIZGINSINIZ.HAKLISINIZ AMA CİDDEN HİÇ YAZMAK İSTEMİYORDUM.YAZDIĞIM ZAMANLARDA İNTERNET OLMADIĞI İÇİN ATAMADIM.YORUMLARA CEVAP VEREMEZSEM DE BU YÜZDENDİR.ÖKÜZ OKUL BİZE DENEME SINAVI YAPACAK.AMA MERAK ETMEYİN SINAVLARA ÇALIŞMAYAN BİR TİP OLDUĞUMDAN ÇALIŞMAYACAĞIM.O YÜZDEN YAZARIM HERALDE.YENİ BİR KİTAP YAZMAK İSTİYORUM AMA 4N1K'YI ZATEN ÇOK YAZAMADIĞIM İÇİN BİRAZ ERTELEDİM.KAAN'I SEVDİNİZ Mİ BU ARADA? KENDİSİ YAPRAK'TAN FALAN HOŞLANMAYACAK.BELİRTEYİMDE SONRA KAAN HAKKINDA ÇOK KÖTÜ YORUMLAR GELMESİN. BİR DE HAKKIMDA MERAK ETTİĞİNİZ BÜTÜN SORULARI SORABİLİRSİNİZ.CEVAPLAYACAĞIM.BİR ARKADAŞ Kİ ONA TEŞEKKÜR EDİYORUM RAHATLAMAM İÇİN PİZZA YEMEMİ SÖYLEMİŞ.YİYEMİYORUM ÇÜNKÜ YAPAN YOK.DIŞARIDAKİ ŞEYLERE KARŞI OLAN KİŞİLERLE YAŞADIĞIM İÇİN DIŞARIDAN YEME GİBİ BİR İMKANIMDA YOK.GALİBA WATTPATTA BİR SORUN VAR 10K FALAN DİYOR.CİDDİ Mİ BİR ŞEY SÖYLEYİN. YENİ BÖLÜM NE ZAMAN GELİR BENDE BİLMİYORUM ÇÜNKÜ SÜREKLİ UYKUM GELİYOR.
NEYSE...

SEVİYORUM SİZİ💕

4N1K 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin