Yatılı Okul

《45》Sırıttın

ERVA'DAN:

Eftalya'nın çığlıkları odayı doldururken onun bu güzellik takıntısını anlamaya çalışıyordum. Tayfanın geri kalanına göre pek güzel olduğum söylenemezdi ama ben bunu takmıyordum. Eftalya ise tırnağının kırılmasını bile takacak kadar duygusal bir kızdı.

Dediğim gibi anlayamıyorum çünkü odunum.

Kulak cızırtan sesini artık duymuyordum. Bunun iki sebebi olabilirdi. Ya ağlamayı kesmişti ya da benim kulaklarım işitme yeteneğini kaybetmişti.

Telefonuma gelen aramayla kıçımda titreşen aleti arka cebimden çıkardım. Annem arıyordu. Her ne kadar açmak istesem de telefonun ses tuşuna basıp titremesini engelledim ve telefonu yatağıma doğru fırlattım.

Bediz bana kaşlarını çatmış bakarken omzumu silktim. Dolabımı açıp pembe bornozumu, tarağımı, nem terapisi saç kremimi ve dökülme karşıtı şampuanımı bir poşete koydum. Kıyafetlerimi de yanıma aldıktan sonra banyoya ilerledim.

Sanırım Eftalya için yüzü neyse benim için de saçlarım oydu...

Duştan çıktıktan sonra hafta sonunun vermiş olduğu sıkıcılıkla telefonumla uğraşmaya başladım. Zümrüt ben duştayken yola çıkmıştı, Eftalya neredeydi bilmiyorum, Bediz ve Ahenk ise çarşı iznindeydi. Kesin ananas almaya gidiyorlar.

Telefonu açar açmaz gördüğüm 4 cevapsız aramayla şaşırdım. Ve onun karşılığı 7 mesaj...

İki mesaj ve bir arama ağabeyimdendi. Ona sonra arayacağıma dair bir mesaj bıraktım. İki mesaj ve iki arama annemdendi, özür diliyordu. Tek kaşımı kaldırmaya çalışıp-başaramadı- mesaja baktım.

Son arama ve 3 mesaj ise müdürdendi. Kaşlarımı çatmış telefona bakarken bu adamın neden beni bu kadar sevdiğini anlamaya çalışıyordum. Garipti...

"Günaydın Erva nasılsın canım iyi misin?"
"Mehmet hocandan bir şeyler duydum canım, özel ders vermek istiyormuşsun. Sana birini buldum."
"Oğlum, eğer onun kim olduğunu bir sır olarak saklarsan iyi bir fiyata anlaşma yapabiliriz. Sana olan güvenim sonsuz. "

Hocanın mesajlarına dünyaya inmiş masum uzaylı bakışları atarak baktım. Sır tutmakta iyi sayılırdım ,yani sanırım, ama müdürün bizim yaşımızda bir çocuğunun olmasını neden sakladığını bilmiyordum.

'Acaba yakışıklı mı?'

Azgın iç sesimi susturup saatlik ücretini öğrenmek üzere mesaj attım. Anında cevap geldi. Bu adam telefonun başında cevap mı yazmamı bekliyor?

Mesajı okur okumaz gözlerimden dolar işareti fışkırdı. Bu kadar yüksek bir rakam beklemiyordum. Saatlik ücreti 50-60 falan olur diye düşünüyordum çünkü ben de öğrenciydim. İki katını teklif etmişti ve bu da sus payıydı sanırım. Garip...

Hemen kabul ettim.

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Kocaeli ve Sakarya'daki neredeyse tüm otobüs hatlarını biliyor olmam elimdeki konumu bulmamı kolaylaştırmıyordu.

Buraya hiç gelmemiştim.

Etrafımdaki lüks evlere boş boş baktım. Lüks eşyalar/arabalar/evler vb. bana ait değilse hiç ilgimi çekmezdi.

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

1 saattir mahallede dolaşarak aradığım evi nihayet bulmuştum. Zile basarak kum bejı duvardan destek aldım. Yorulmuştum.

Kapıyı müdür açtı. Ona kısa bir baş selamı verip girmem için açtığı yoldan içeriye doğru girdim. Herif zengin abi.

" Yorulmuş gibisin. Birazcık dinlenir başlarsın. O sırada oğlumla tanış. Gerçi tanıyorsun ama... Dur ben onu çağırayım."