III
Cevap gelmeyince kafasını geri çekerek Sehun'a baktı. Ne çabuk uyumuştu öyle? Nefesini verdi üzgünce Luhan.
"Bütün gece hatta gündüz bile uyanmamı bekledin değil mi..."
Elini kaldırarak yumuşak yanakta gezdirdi parmaklarını. Ardından kulağına fısıldadı.
"Seni seviyorum.." Gülümsedi yavaşça Sehun..
III
-----------------
Hold My Hand
Part 17 - Yeni Görev-----------------
"Şunlara bir bak! Ne kadar tatlılar değil mi?"
Ren sarmaş dolaş olmuş çifti izlerken sessizce kıkırdıyordu. Jonghyun ona dönerek sırıttı."Sanırım başardık huh?"
Kafa salladı Ren daha sonra dudaklarını düz bir çizgi haline getirirken homurdandı."Ama Luhan bize bunu yaptığımız için kızgın.."
Jonghyun ona hak vererek dudaklarını büzdü ve bakışlarını çifte döndürerek kafasını salladı."Umarım bizi affedebilir..."
Ren muzipçe bakarak Jonghyun'a döndü."Sence öpmüşler midir?"
Jonghyun kaşlarını çattı."Sanane Ren. Ayrıca bu kadar azgın olmayı nasıl başarıyorsun?"
"Eeh~ bu az bile."
"Hey, hadi kafeteryaya gidelim. Acıktım."
Nefesini vererek Jonghyun'un elini tuttu Ren."Ben de. Hadi gidelim."
~~~~~
Wufan sessizce Luhan'ın son kontrollerini yaparak nefesini verdi ve tatlı çifte baktı. Üzerlerinde bir şey olmadığını görünce gözlerini devirdi ve örtüyü alarak söylene söylene üstlerine örttü (yanlış anlamayın kıyafetleri üzerlerinde, pike-örtü anlamında düşünün :3)
'İki şapşal işte. Tam birbirlerine uyuyorlar. Üzerinize örtü örtmek aklınıza gelmiyor mu hiç, hani hasta olabileceğiniz falan? Yok. Nerde~ Neyse, en azından Sehun'un bedeni Luhan'ı, Luhan'ın bedeni Sehun'u ısıtıyordur...Ah Tanrım Wu, bu kadar akıllı olmayı nasıl başarıyorsun? Sanırım kendime bir hediye almalıyım. Im-Tao'dan bir öpücük olabilir sanırım. Neyse.'
Wufan bir adım geri çekilip gülümseyerek çifti inceledi. Ne kadar huzurlu uyuyorlardı öyle. Kendi kendine kıkırdayıp yatağa yaklaştı ve Sehun'un saçından bir tutamı parmaklarının arasına sıkıştırarak çekiştirdi. Ardından kıpırdanmaya başlayan çocuğun kulağına eğilerek fısıldadı.
"Sakın onu bir daha üzeyim deme."
Sehun onu duymuştu tabiyki ama konuşmayacak kadar yorgun olduğundan acıdan sızlanarak yavaşça kafasını sallamakla yetindi. Wufan eline kağıtlarını alıp odadan çıktı. Pencerenin yanında duran eşinin yanına gitti.
"İyi mi?"
Ellerini beline koyarak kafa salladı Wufan.
"Evet, sadece yorgun düşmüş. Hatta durumunun kıpırdanmaya başladığını söyleyebilirim."Tao gözlerini büyüterek ona döndü.
"Nasıl yani? İyileşiyor mu!?"Wufan dudaklarını ısırarak kafasıyla 'eh' işareti yaptı.
"Mutlu olmanın verdiği bir fayda olmalı."
Tao gülümseyerek çifte baktı.
"Sehun ona iyi geliyor olmalı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hold My Hand
FanficBir olay. Gereken tek şey bir olay. İstediği tek şey bir olay. Ama bu olayın kötü mü yoksa iyi mi olacağını kimse bilemezdi.. -Klasik konulu bir Hunhan hikayesi.