III
"Dudakların, benim için bir uyuşturucu gibi.."
III
---------------
Hold My Hand
Part 19 (1/2) - İlk dokunuş---------------
[Uyarı: Smutumsu saheler bulunmaktadır.]
Sabah ilk uyanan Sehun olmuştu. Rahat yatakta gerinip kendine geldi. Uyanmaya çalışarak yatakta yavaşça doğruldu. Gözlerini ovuşturarak banyoya gitti ve yüzünü yıkadı. Odaya geri dönerken gözü Luhan'a takıldı.
Dün birlikte mi yatmışlardı?
Sevinçle gülümsedi. Sonrasında ses çıkartmamaya çalışarak Luhan'ı izledi.
Uyanmış mıydı ki?
"Luhan.." fısıldadı. Luhan'ın hala uyuduğunu gördüğünde gülümsedi ve sessizce yanına gitti. Luhan'ın yatarkenki halini görünce sesli gülmemek için kendini zor tuttu. Luhan kolları iki yana ayrık, ağzı açık bir şekilde salyalarını akıtarak sırtüstü yatıyordu. Sehun yavaşça yere çöktü. Luhan sanki onun varlığını hissetmişçesine sağa dönmüştü. Sehun panikleyerek geri çekilmişti ama Luhan'ın uyanmadığını görünce rahatlıkla nefesini verdi. Sağ elini uzatarak Luhan'ın çenesini kavradı ve hafifçe yukarı iterek ağzının kapanmasını sağladı. Luhan dudaklarının birleşmesiyle dudaklarını yaladı ama yaladığı şey sadece dudakları değildi. Sehun parmaklarını onun dudaklarında gezdirdiği sırada Luhan dilini çıkartmış ve Sehun'un işaret ile orta parmağına ince bir çizgi atmıştı. Sehun Luhan'ın bu istemsiz hareketine gözlerini büyüttü. Luhan onu her şeyiyle tahrik etmeyi başarıyordu. Ama..bu sefer farklıydı. Nefes almaya çalışarak elini geri çekti. Onu korkutmak istemiyordu ama kendisi kötü duruma düşmeye başlıyordu. Sehun gözlerini pijamasına çevirdiğinde orada bir çadır oluşmaya başladığını gördü.
Neden birden böylesine fazla tahrik oluvermişti?!
Panikleyerek hemen ayağa kalktı ve Luhan'ın uyanması ihtimaline karşı yüzünü izleyerek sessizce kapıya doğru yürüdü. Kapının kolunu tutmuş açıyordu ki arkasından gelen sesle donmuştu.
"Sehun..?" Luhan'ın uykudan uyanmış inlemeye benzer sesi Sehun'u zıvanadan çıkartmıştı. Dişlerini sıkarak kafasını Luhan'a döndürdü.
"Oh, günaydın. "
"Nereye gidiyorsun Sehun-ah?" Gözlerini ovuştururken söyledi Luhan. Sehun'un heyecandan eli ayağına dolandı. Ne diyeceğini bilemedi. Kelimeleri zarzor bir araya getirerek konuştu.
"B-Ben .. Mutfağa! Mutfağa gidiyorum. Im-aç mısın? "
Luhan sanki bunu bekliyormuş gibi patladı.
"Çok açım, Sehun-ah. Besle beni!"
Luhan'ın masumiyetle söylediği kelimeler, Sehun için daha farklı bir boyuttaydı. Hızla kafasını salladı ve banyoya koşmadan önce ekledi.
"Bir süre bekleyebilirsen sevinirim. Banyoya gireceğim."
Luhan yatakta doğruldu ve mızmızlanmaya başladı.
"Yah! Ben çok açım diyorum, sen duştan bahsediyorsun!"
Sehun soğuk terler dökerken Luhan hemen yataktan çıktı ve hızlı adımlarla Sehun'un yanına geldi. Onu kolundan tutarak kendine çevirdiğinde Sehun'un terler akan suratını gördü. Şaşkınlıkla ona yaklaştı ve elini onun alnına sonra da yanağına koydu. Sehun bu temasla irkilerek telaşlandı. Luhan'ın biraz daha yaklaşmasıyla bedeni Sehun'a deymişti. Bu durum Sehun'u fena halde zorlayarak içten dudaklarını ısırmasını sağlamıştı. Luhan onun kendisine ona dokunabilmesi için bilinçsizce verdiği izni sonuna kadar kullanıyordu. Fakat ona dokunduğunda alttan kendine değen sertlikle şaşkına dönmüştü. Sehun'un fena halde sertleşmiş penisi kendine değiyordu. Bununla şeytani bir biçimde sırıttı. Onunla bu konu hakkında oynayabilirdi. Muhtemelen kendisi yüzünden tahrik olmuştu. Bununla gururlanmasının yanında aşırı derecede mutlu olmuştu. Kendini Sehun'a daha fazla yaklaştırarak sanki onu kontrol ediyor edasıyla bedenine dokunmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hold My Hand
FanfictionBir olay. Gereken tek şey bir olay. İstediği tek şey bir olay. Ama bu olayın kötü mü yoksa iyi mi olacağını kimse bilemezdi.. -Klasik konulu bir Hunhan hikayesi.